Dünya Kadınlar Günü'nün Türkiye’deki ilk kutlaması, 1921 yılında iki komünist kız kardeşin öncülüğünde gerçekleşti.

Dünya Kadınlar Günü, Türkiye'de ilk kez 1921 yılında kutlandı. Bu kutlama, iki komünist kız kardeş olan Rahime Selimova ve Cemile Nuşirvanova'nın öncülüğünde gerçekleştirildi. Ancak, bu tarihten sonra uzun yıllar boyunca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamalarına izin verilmedi. 1975 yılında ise Birleşmiş Milletler'in "Kadın On Yılı" ilanıyla birlikte Türkiye'de bu özel gün daha geniş kapsamda kutlanmaya başlandı.

Emekçi Kadınlar Günü'nün tarihçesi

Emekçi Kadınlar Günü'nün tarihçesi, kadınların eşitlik, özgürlük ve hakları için verdikleri mücadelenin simgesidir. 8 Mart, ilk olarak 1857'de ABD’nin New York şehrinde tekstil işçisi kadınların daha iyi çalışma koşulları talebiyle greve gitmeleriyle anılmaktadır. Ancak, bu grev polis müdahalesi ve çıkan yangın nedeniyle trajik bir şekilde sonlandı ve birçok kadın hayatını kaybetti. Bu olay, kadınların eşit haklar için verdiği mücadelenin bir dönüm noktası oldu.

Yıllar sonra, 1910'da Danimarkalı sosyalist lider Clara Zetkin, kadın hakları mücadelesinin sembolü olacak bir gün belirlenmesini önerdi ve bu öneri, 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edilmesine yol açtı. 1921’de Sovyetler Birliği'nde 8 Mart resmen kutlanmaya başlandı ve dünya çapında yayılmaya başladı.

Birleşmiş Milletler, 1977’de 8 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü olarak ilan etti. Bugün, bu özel gün, kadınların toplumsal, ekonomik ve politik alanda eşitlik için verdikleri mücadeleyi anmak ve bu mücadelenin devam etmesine destek olmak amacıyla dünya çapında çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.