Yemen’de İran destekli Husilerin siyasi büro üyesi  Ali el-Kahhum, bölgede yaşanan gerilimle ilgili açıklamalarda bulundu. 

Kahhum, “Yemen’den Amerikalılara şunu söylüyoruz: Yemen'e yönelik tüm hareketleriniz ve saldırılarınız başarısızlıkla sonuçlanacak, saldırılarınıza tüm gücümüzle karşı koyacağız. Yemen'in kudretini göreceksiniz ve bölgeden aşağılanmış bir halde çekileceksiniz. Kibrinizi kıracak, sözde heybetinizi yıkacak Yemen caydırıcılığını göreceksiniz” dedi.

"BİR FETİH VE CİHAT"

Yemen’in, devletiyle, halkıyla ve ordusuyla ABD ile bir savaşa hazırlandığına dikkati çeken Kahhum, şunları söyledi:

“Yemen devleti, liderliği, silahlı kuvvetleri ve halkı tetikte ve ABD ile açık bir savaşa girmeye hazırlanıyor. Filistin ve ümmetin tüm davaları uğruna, Amerika, İngiltere ve İsrail'in temsil ettiği Büyük Şeytan'la doğrudan karşı karşıya gelmek büyük bir onurdur.”

Kahhum, ABD ile savaşın “vaat edilen bir fetih ve cihat” olduğunu söyledi.

"SALDIRILAR ETKİSİZ"

​​​​​​​ABD’nin Yemen’deki saldırılarının etkisiz olduğunu savunan Kahhum, “ABD ve İngiltere'nin Yemen'e yönelik saldırılarının hiçbir etkisi olmadı ve olmayacak. Bu, egemenliği ve uluslararası yasaları çiğneyen bir saldırı ve suçtur” değerlendirmesinde bulundu.

"YEMEN'E SAVAŞ İLAN ETTİLER"

Kahhum, “ABD ile İngiltere’nin vurduğu hedefler daha önce bombalanan bölgelerdeydi ve bu yeni bir şey değil. Bununla birlikte Yemen'e savaş ilan ettiler ve dolayısıyla Yemen’in onlara yönelik yapacağı saldırılara ve Yemen'in stratejik caydırıcılığına katlanmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Ali el-Kahhum, “Bu terörist ABD’dir ve bu da onun işlediği suçudur. Bu açık bir savaştır ve devam ediyor. Saldırılarında pişman olacaklar ve bedelini ağır ödeyecekler. Yemen, yüce milletiyle, devletiyle, liderliğiyle, silahlı kuvvetleriyle, güçlü eliyle ve askeri yetenekleriyle büyüktür” şeklinde konuştu.

Kahhum, ABD’ye zafere ulaşana dek savaşacaklarına dikkati çekerek, düşmanlarına karşı tepkilerinin sert ve acıklı olacağını öne sürdü.

KÜRESEL TİCARETİ TEHDİT EDİYORLAR

İran'ın desteklediği Yemen'deki Husiler, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırılarına tepki olarak, 31 Ekim'den bu yana Yemen açıklarında İsrailli şirketlere bağlı olduğunu iddia ettikleri ticari gemilere el koymaya ve bazılarına da drone ve füzelerle saldırılar düzenlemeye başladı.

ABD güçleri bu süreçte birçok kez Yemen'den atılan füze ve kamikaze droneları düşürdüğünü duyurdu.

Husilerin eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı aldı.

ABD, küresel deniz ticareti güvenliği tehlikeye girdiği gerekçesiyle 18 Aralık'ta bir grup ülkenin katılımıyla Husi güçlere karşı "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu "deniz görev gücü" oluşturulduğunu açıkladı.

Kızıldeniz'de 31 Aralık'ta İsrail'le bağlantılı gemiyi ele geçirmeye çalışan Husilere ait 3 sürat teknesi ABD helikopterleri tarafından ateş altına alındı.

Husiler, 10 Ocak'ta da İsrail'e destek olduğu gerekçesiyle Kızıldeniz'de ABD'ye ait bir geminin füze ve kamikaze dronlarla hedef alındığını bildirdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 11 Ocak'ta ABD ve Japonya tarafından sunulan ve Husilerin Kızıldeniz'deki saldırılarının acilen sonlandırılmasını talep eden karar tasarısını kabul etti.

Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan Süveyş Kanalı üzerinden küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12'si yapılıyor.