Dünya genelinde ekonomik belirsizlikler arttıkça, birçok işletme mali zorluklarını yönetmek için konkordato gibi hukuki süreçlere başvurmaktadır. Konkordato, şirketlerin faaliyetlerine devam ederken borçlarını yeniden yapılandırmalarına olanak tanıyan bir süreçtir ve iflas başvurusuna alternatif bir çözüm sunar.
Konkordato Nedir?
Konkordato, bir borçlu ile alacaklılar arasında yapılan, borçlunun iflasa gitmeden borçlarını yeniden yapılandırmasına olanak tanıyan hukuki bir anlaşmadır. Bu süreç genellikle mali sıkıntı yaşayan ancak faaliyetlerine devam etmek isteyen işletmeler tarafından tercih edilir. Konkordato, şirketin alacaklılarıyla müzakere ederek borç miktarlarını azaltması, geri ödeme sürelerini uzatması veya her ikisini birden yapması için bir çerçeve sağlar.
İflastan farklı olarak, genellikle şirketin varlıklarının tasfiyesiyle sonuçlanan iflasın aksine, konkordato işletmenin faaliyetlerine devam etmesine olanak tanır. Bu süreç, şirketlerin mali sorunlarından kurtulup ekonomiye katkıda bulunmaya devam ederken iş gücünü korumalarına fırsat verir.
Neden Daha Fazla Şirket Konkordatoya Başvuruyor?
Son yıllarda, konkordatoya başvuran şirketlerin sayısında önemli bir artış gözlemlenmiştir. Bu eğilime katkıda bulunan birkaç faktör şunlardır:
Ekonomik Durgunluk: Küresel ekonomik durgunluklar, özellikle COVID-19 pandemisi gibi olaylar, işletmeler üzerinde büyük bir baskı oluşturmuştur. Birçok şirket, azalan gelirlerle birlikte mali yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanmaktadır.
İflastan Kaçınma: Şirketler konkordatoyu genellikle iflasa tercih eder. İflas, işletmenin sona ermesine yol açarken, konkordato borçları yeniden yapılandırma ve hayatta kalma şansı sunar.
Devlet Desteği: Bazı ülkelerdeki hukuki düzenlemeler ve devlet politikaları, konkordato sürecini daha erişilebilir hale getirmiş ve zor durumda olan işletmeleri bu yola teşvik etmiştir.
Konkordato Süreci Nasıl İşler?
Konkordato süreci ülkelere göre farklılık gösterebilir, ancak genel adımlar benzerdir. İşte konkordato sürecinin genel işleyişi:
Konkordato Başvurusu
Süreç, bir şirketin mali yükümlülüklerini karşılayamayacağını fark etmesiyle başlar. Şirket, konkordato başvurusu için mahkemeye dilekçe verir. Bu dilekçede, şirketin borçlarını yeni şartlar altında nasıl ödemeyi planladığına dair ayrıntılı bir finansal plan yer alır.
Geçici Hukuki Koruma
Konkordato başvurusu kabul edildikten sonra, mahkeme şirketi alacaklılara karşı geçici bir hukuki koruma altına alır. Bu dönemde şirket, faaliyetlerine devam ederken borçlarını yeniden yapılandırmak için alacaklılarıyla müzakerelerde bulunur. Bu süre zarfında alacaklılar hukuki işlem başlatamaz veya şirketi iflasa sürükleyemez.
Alacaklılarla Müzakere
Mahkemenin onayının ardından, şirket alacaklılarıyla müzakerelere başlar. Bu müzakereler, yeni bir geri ödeme planı oluşturmayı amaçlar ve bu plan borç miktarlarının azaltılmasını, geri ödeme sürelerinin uzatılmasını ya da diğer kolaylıkları içerebilir.
Konkordato Anlaşmasının Mahkeme Onayı
Anlaşmaya varıldıktan sonra, önerilen planın nihai onay için mahkemeye sunulması gerekir. Mahkeme, anlaşmayı adil bulursa ve tüm tarafların çıkarlarına uygun olduğunu düşünürse konkordatoyu onaylar. Şirket, bu yeni ödeme planına uymakla yükümlü hale gelir.
Takip ve Uyum
Konkordato onaylandıktan sonra, mahkeme veya atanan bir yönetici, şirketin anlaşmaya uyup uymadığını takip edebilir. Şirket yükümlülüklerini yerine getirmezse, alacaklılar mahkemeden anlaşmanın iptalini talep edebilir ve bu da iflasa yol açabilir.
Konkordatoya Başvurmanın Şirketler İçin Faydaları
Mali zorluklarla karşılaşan şirketler için konkordato birçok önemli fayda sunar:
Borç Hafifletme: Konkordatonun en önemli faydalarından biri, borç hafifletmesidir. Müzakereler sonucunda şirketler, borç miktarını azaltabilir ve mali yüklerini hafifletebilir.
Faaliyet Sürekliliği: İflastan farklı olarak, konkordato şirketin faaliyetlerine devam etmesine olanak tanır ve gelir elde etmeye devam etmesini sağlar. Bu, iş gücünün korunmasına ve tedarikçi-müşteri ilişkilerinin devam etmesine katkıda bulunur.
Hukuki Koruma: Konkordato sürecinde şirket, alacaklıların baskısından korunur. Bu süreç, şirketlere yeniden yapılanma ve toparlanma için gerekli zamanı sağlar.
Mali Sağlığın İyileştirilmesi: Borçların yeniden yapılandırılması, şirketin mali istikrarını yeniden kazanmasına ve karlılığını geri kazanmasına olanak tanır.
Konkordatoya Başvurmanın Potansiyel Dezavantajları
Konkordatonun birçok avantajı olsa da, bazı olası dezavantajları da vardır:
Uzun Vadeli Yükümlülükler: Şirket, borç hafifletmesi sağlansa da, yeni ödeme planına uymak zorundadır. Bu yükümlülükler yerine getirilmezse hukuki sonuçlar doğabilir.
Kontrol Kaybı: Bazı durumlarda, mahkeme şirketin faaliyetlerini denetlemek üzere bir yönetici atayabilir, bu da işletme sahibinin karar alma üzerindeki kontrolünü azaltabilir.
İtibar Riski: Konkordato süreci, bir şirketin itibarını ve alacaklılar, müşteriler ile iş ortaklarıyla olan ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Bu da gelecekte finansman sağlamayı zorlaştırabilir.
