29 Ekim’den bu yana geçen talihsiz pek çok olayda tam 37 can kaybettik. Talihsiz olaylar zinciri, Gebze’de 7 katlı binanın durup dururken çökmesiyle başladı. 4 kişinin öldüğü olayda, bölgedeki metro kazısının binaları tehlikeye soktuğu anlaşıldı, çevre binalar da boşaltıldı, ihmal olduğu açıktı.

Sonra Kocaeli’nde parfüm deposunda yangın çıktı, 7 kişi öldü, ölenler birkaç kuruş için sigortasız, güvencesiz çalışan talihsiz insanlardı, işyerinin defalarca şikayet edilmesine rağmen kimsenin ilgilenmediği ortaya çıktı. Askeri bir kargo uçağının Gürcistan’da düşmesi ve 20 askerimizin şehit olmasının şokunu yaşadık. Uçağın neden düştüğü hâlâ belirsizliğini koruyor.

HEPSİ SABIKALI

İstanbul Fatih’te otelde kalan ailenin zehirlenmesi ise bir başka şoktu. Ailenin iki minik çocuğu ile genç anne öldü, baba tedavi ediliyor. Ama ortaya çıkan gerçekler acıydı, bu aileye yemek satanların neredeyse hepsi sabıkalıydı.

Ve önceki gün İstanbul’daki Kabataş iskelesi yakınındaki M7 metro şantiye hattında bir göçük yaşandı, bir işçi hayatını kaybetti. Kazada tünel göçüğü meydana gelmediği açıklandı.

Son olarak da dün Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesine bağlı kırsal Kısas Mahallesi’nde tek katlı bir iş yeri inşaatında beton dökümü sırasında göçük meydana geldi. Çökme sonucu göçük altında kalan 5 işçiden ikisi, kaldırıldıkları hastanede yaşamını yitirdi.

Ve tüm bunları tek tek ekranda sıralayan SÖZCÜ TV’den Simge Fıstıkoğlu, sordu: “Bu ölümler kader mi, fıtrat mı, ihmal mi?”