Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Uludağ, son dönemlerde kentlerin toprak ve iklim yapısına uymayan bitkilerin dikildiğini ifade etti. 

Doğal ortama dışarıdan gelen türlerin etkilerinin tahmin edilenin üzerinde olduğuna dikkati çeken Uludağ, "Biyolojik çeşitliliği korumalıyız. Bununla birlikte insan sağlığını korumalıyız. Polenlerin ortaya çıkardığı alerjilerden bahsediyoruz. Biyoçeşitliliği korumak için bölgemize rastgele bitkiler dikmemek gerekli" dedi.
 
Yabancı türlerin geniş alanlara dikilmesiyle istilacı hale gelmeye başladığını anlatan Uludağ, bu bitkilerin doğal türlerle rekabete girdiğini dile getirdi. 

"BÖLGENİN YAPISINA UYGUN BİTKİ TÜRLERİ TERCİH EDİLMELİ"

Uludağ, kent peyzajında bölgenin yapısına uygun bitki türlerinin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. 

Yerel bitkilerin o bölgenin şartlarına uyum sağlamış, insan sağlığına ve diğer canlı türlerine etki etmeyen türler olduğuna işaret eden Uludağ, şunları kaydetti: 

"Bazen dışarıdan bitki getirip o türlerin toprağı hızla kaplayacağı ve erozyonu önleyeceği düşünülüyor. Belki erozyon olmaz ama başka bir bitkiye de yaşam hakkı tanımaz. Biz farkında olmayabiliriz ama yanlış bitkiler ekerek bölgemizdeki endemik bitkileri ortadan kaldırmış olabiliyoruz."

"Çok farklı bir ağaç ve bitki dikmek güzel görünebilir ve mutlu olabiliriz ama sonrası bir felakete yol açabiliyor. Bölgeye uyumlu olmayan bir bitkiyi getirip diktiğinizde o bitki her tarafı kaplıyor. Oradaki diğer yerli bitkilerin hayat alanı kalmıyor. Yabancı bitkiler yayıldıktan sonra onun polenleri alerjiye neden oluyor ve bize zarar veriyor. Dünyada az da olsa polen alerjisinden ölenler de var. Dolayısıyla yerli bitkileri tercih etmemiz lazım."