Araştırmanın başyazarı Princeton Üniversitesi doktora öğrencisi Lauren Wilson, “Bu kadar ‘ilkel’ kuşlardan bu denli gelişmiş davranışlar beklenmiyordu” diyerek bulgunun önemini vurguladı. 

Göç etmiş olsunlar ya da uzun Arktik kışını atlatmış olsunlar, bu kalıntılar kuşlarda bilinen en eski göç veya kutup kışı stratejisine işaret ediyor. Günümüzde fildişi martısı ve kar baykuşu gibi bazı türler Arktik’te yuvalansa da, davranışın kökeni dinozorları yok eden göktaşından çok önceye dayanıyor.

Fosiller, dalıcılara benzeyen hesperornithes, martı benzeri ichthyornithes ve modern ördeklere yakın birkaç türü içeriyor. Buna karşın Kretase devrinin baskın grubu enantiornithes bulunamadı; araştırmacılara göre bu kuşlar yumurtalarını geç kuluçkaya yatırıyor, büyümeleri yıllar sürüyor ve toplu tüy dökme döneminde neredeyse çıplak kalıyorlardı.

Bölge o dönemde bugünden sıcak olsa da dondurucu soğuklar, kar ve dört ay süren karanlık hüküm sürüyordu; yaz mevsimindeyse altı aylık kesintisiz gün ışığı ve böcek patlaması, hızlı büyüyen kuşlara avantaj sağlıyordu.

Yaşam sadece iklimle sınırlı zorluklar taşımıyordu; Pachyrhinosaurus gibi otçul devler ve 11 metrelik etçil Troodon, küçük kuş yavrularını avlamakta tereddüt etmiyordu. Araştırmacılar, Fairbanks’ten 800 kilometrelik kara yolculuğu, küçük uçak uçuşu ve şişme botla Colville Nehri’ni aşarak Prince Creek Formasyonu’na ulaşıp donmuş toprakta dişçi aletleriyle “turuncu, çakıllı” tortu tabakasını oydular.