Yaklaşık 1 metre uzunluğunda ve 0,5 metre yüksekliğinde olan bu küçük dinozorun iskeleti, 2021-2022 yılları arasında Dinosaurs of America LLC adlı özel bir fosil şirketi tarafından Colorado’daki Morrison Formasyonu’nda ortaya çıkarıldı. İskelet daha sonra Nanosaurus olarak tanıtılarak satışa çıkarıldı, ancak Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi fosili satın alıp incelemeye başladığında bunun aslında Nanosaurus olmadığını fark etti.
Morrison Formasyonu, Jurassic Dönemi’nde yaşamış ikonik Stegosaurus ve Allosaurus gibi dinozorlarla ünlü bir bölge olmasına rağmen, küçük dinozorlar üzerinde yapılan çalışmalar sınırlı kalmıştı. Doğa Tarihi Müzesi’nden araştırmacı Susannah Maidment, şimdiye kadar büyük ve etkileyici dinozorların odak noktası olduğunu, küçük dinozorların ise çoğu zaman göz ardı edildiğini belirterek, bölgede hâlâ keşfedilmeyi bekleyen birçok küçük dinozor olabileceğine dikkat çekti.
Araştırmanın ortak yazarı Paul Barrett, Nanosaurus’un aslında çok az fosil kemiğe dayanarak isimlendirildiğini ve bu kemiklerin kumtaşına basılı zayıf izlerden oluştuğunu ifade etti. Barrett ve Maidment, geçmişte Nanosaurus grubuna dahil edilen fosilleri yeniden incelediklerinde, modern standartlara göre bu türlerin ayırt edici özelliklere sahip olmadığını ve geçerli sayılmadığını belirledi.
Yeni çalışmada, araştırmacılar sözde Nanosaurus olarak bilinen fosili detaylıca inceleyerek 3D taramalar gerçekleştirdi ve bacaklarındaki benzersiz özelliklerin bu dinozoru diğerlerinden ayırdığını tespit etti. Bu analiz sonucunda dinozorun, Çin’de yaşamış Jurassic dönemi otçulu Yandusaurus hongheensis ile yakın akraba olduğu belirlendi.
Araştırmacılar, bu yeni türe Enigmacursor mollyborthwickae adını verdi. “Enigmacursor” ismi, Latince “gizem” anlamına gelen “enigma” ve “koşucu” anlamındaki “cursor” kelimelerinden türetildi. Tür ismi “mollyborthwickae” ise fosilin müze tarafından satın alınmasına katkıda bulunan bağışçı Molly Borthwick’e ithaf edildi.
Araştırmacılar, bu keşfin küçük dinozor gruplarının çeşitliliğini ve evrimsel ilişkilerini netleştirdiğini vurgulayarak, Jurassic Dönemi’nin hâlâ çözülmemiş pek çok sırrı barındırdığına dikkat çekti.