Bazı Doğu Asyalıların özellikle de Korelilerin, terlerinin neden kötü kokmadığı yıllardır merak edilen bir konudur. Aslında ilk bakışta bu durum hijyen alışkanlıkları ya da yaşam standartları ile açıklanabilir gibi görünse de gerçekte bu fenomenin ardında oldukça ilginç bir biyolojik ve genetik neden yatıyor.
TERİN KENDİSİ KOKUSUZ
Vücudumuzun serinlemek amacıyla ürettiği ter, aslında kokusuzdur ve terin kötü kokması vücutta yaşayan mikroorganizmaların terdeki bazı bileşenleri metabolize etmesiyle ilgilidir. Bu mikroplar da herkeste aynı etkiyi yaratmaz. Koreliler gibi bazı toplumlarda da terin kokusuz kalmasının ardında genetik faktörler yatıyor.
APOKRİN TER BEZLERİ VE KÖTÜ KOKU
Ter, cildimizdeki ekzokrin bezler tarafından üretilir ve bunlar terin yanı sıra gözyaşı, tükürük gibi maddeleri de üreten bezlerdir. Özellikle apokrin ter bezleri, koltuk altı, kasık bölgesi ve saç derisinde yoğunlaşır ve vücuda özgü teri üretir. Bu ter, yağ asitleri, lipitler ve hormonlar açısından zengindir fakat bu terin kötü kokuya dönüşmesi, terdeki maddelerin, ciltteki mikroplar tarafından metabolize edilmesiyle oluşan uçucu bileşiklerin sonucu olarak meydana gelir. Bu kokuların başlıca nedeni ise Corynebacterium ve Staphylococcus türleri gibi bakterilerdir.
GENETİK FAKTÖRLER VE TER KOKUSU
Peki, Koreliler neden ter kokusu konusunda bu kadar şanslı? Bunun cevabı, genetiklerinde yatıyor. ABCC11 adı verilen bir gen, apokrin ter bezlerinden çıkan terin kokulu bileşenleri taşıyan bir proteini kodlar fakat bu gen, bazı bireylerde mutasyona uğrayabilir. Bu mutasyon, terin kokusuz kalmasına neden olan temel faktör olurken, mutasyona uğramış ABCC11 geni, vücuda terin kötü kokulara dönüşmesini sağlayacak maddeleri taşıyacak taşıyıcı proteini üretme yeteneğini kaybeder. Böylelikle bu kişilerde, mikropların metabolize edeceği kokulu bileşenler bulunmaz.Bu genetik mutasyon ise özellikle Korelilerde yaygındır, bu özellik Güney Korelilerin yaklaşık yüzde 95’inde bulunur.