Çağdaş Türk sanatının uluslararası alanda tanınan ismi Halil Altındere, daha önce Ahmet H. Uysal ile Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) yararına “Dünya için Koşan Adam” projesini gerçekleştirmişti. Sanatçı, bu projeyle sanat ve toplumsal faydayı bir araya getirmişti.
Altındere, bu kez 7 kıtada 7 günde 7 maraton koşarak TEGV’e destek olan Ahmet H. Uysal ile yeni bir projede buluştu. “İstanbul: Koşmanın Sanatı” adlı özel çalışma, koşuyu bir ifade aracına dönüştürerek İstanbul’un sokaklarını daha fazla çocuğu nitelikli eğitimle buluşturmak için sanat hattına dönüştürdü.

Altındere ve Uysal, proje öncesi Mardin gezisinde buluştu.
‘SANATSAL SINIRLARI ZORLADIK’
Bu kez koşuyu, kentle ve teknolojiyle iç içe geçirdiklerini belirten Halil Altındere şöyle konuştu: ‘’Ahmet Uysal’la yollarımız yine TEGV için kesişti. Böylelikle dayanışmanın sınırlarını genişletmek, sanatsal sınırları da zorlamak istedik. TEGV’in uzun soluklu ve zorlu koşusuyla Ahmet’in fiziksel ve çevresel zorluklara karşı koşusu, bence büyük bir benzerlik taşıyor.”

Eser TEGV’in 30. yılı yararına sınırlı sayıda 30 edisyon olarak satışa sunulacak.
‘Küçük adımlar büyük değişimler yaratabilir’
Ahmet H. Uysal da projeyle ilgili şunları söyledi: ‘İstanbul: Koşmanın Sanatı’ ile koşuyu bir ifade aracına dönüştürerek İstanbul sokaklarını sanat hattına çevirdik. Çizdiğimiz rota, TEGV’in 30 yıllık eğitim yolculuğuna adandı ve her adımda bir çocuğun daha nitelikli eğitime ulaşma hayalini düşündüm. Bu projeyle, sanatın, sporun ve dayanışmanın kesiştiği noktada, küçük adımların büyük değişimler yaratabileceğine inanıyorum.”

Günlük hayatın içinden geçen bu rota geleneksel bir parkurdan fazlasını temsil ediyor.
ROTADAN SANAT ESERİ
Proje kapsamında Ahmet H. Uysal, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın (TEGV) 30. yılına özel, İstanbul’un farklı semtlerinde, Küçükçekmece’den Beşiktaş’a uzanan zorlu bir rotayı koştu. Bu rota, GPS teknolojisi aracılığıyla “TEGV 30” yazısını oluşturacak şekilde özel olarak planlandı. Koşucunun performansı, sanatçının kurguladığı bu metinsel kompozisyon aracılığıyla bir sanat eserine dönüştü.