Diyarbakır’ın Kayapınar İlçesindeki 75 metrelik Bulvar üzerinde bir kafeteryaya ateş açılarak suç örgütüyle hiçbir husumeti bulunmayan ve tesadüf sonucu burada müşteri olarak bulunan Mervan Yalçın’ın öldürülmesi ve CİMER’e yapılan şikâyetler üzerine Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri harekete geçti. Adreslerine düzenlenen eş zamanlı baskınlarda çok sayıda tapu, çek, senet, silahlar ve suç delilleri ele geçirildi. Polisten kaçmaya çalışan zanlılardan bazıları yatak odasında rulo halindeki halının içinde, bazıları da helikopter ve Drone takibiyle açık arazide kaçarken yakalandı.

MÜTALAA HAZIRLANDI

Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada suç örgütü lideri olmakla suçlanan tutuklu sanıklardan Cengiz Koyun ile cinayete azmettirildikleri ileri sürülen Bünyamin Koyun ile Muzaffer Koyun duruşmada hazır bulundu. 14’ü Koyun ailesine mensup 41 sanıklı çete davasında, savcı delillerin toplandığını belirterek mahkemeye 260 sayfalık mütalaasını verdi.

TİCARET ADI ALTINDA TEFECİLİK

Savcı mütalaasında, çete üyelerinin fikir ve eylem birliği içinde silahlı illegal bir yapılanma içinde hareket ettiklerini belirtti. Sanıkların genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, mala zarar verme, kasten yaralama, tehdit ve cebir suçlarını işleyerek halk üzerinde korku, baskı panik ve infial ortamı oluşturduklarını kaydetti. Bölgenin illegal hâkimiyetini ele geçirmeye çalışarak kentteki esnafları tehdit edip, zorda kalan ve bankalara borcundan dolayı nakit paraya sıkışan esnaflara “Ticaret yapma” adı altında belli bir faizle nakit verip tefecilik yaptıklarını ifade etti. Faizle para alan ve geri ödemekte zorlanan esnafları silah zoruyla tehdit ettikleri, halkın can güvenliğini tehlikeye attıkları, temin ettikleri ruhsatsız silahlarla hiyerarşik bir yapı içinde hareket ettiklerini vurguladı. Mütalaada, muhbirlerin polis, savcılık ve CİMER’e yaptıkları ihbarlarda savcının mütalaasında yer aldı. Muhbirlerin ihbarlarında şu bilgilere yer verildi.

FAİZCİLİKLE YÜKSEK MİKTARDA MAL VARLIKLARI VAR

“Koyunlar olarak bilinen aileden Cengiz Koyun 75 metrelik yol ile Elazığ Bulvarı kavşağında oto galeri işletiyor. Ortaklarıyla konut inşaatı ve oto galericilik görüntüsüyle tefecilik yapmaktadır. Cengiz Koyun çetenin lideridir. Senetle yüksek faizle araba satıyorlar. Farklı oto galericilerde Cengiz’in para kaynağıdır. Cengiz yüzde 3-4 faizle farklı galericilerden aldığı parayı bankalara kredi borcu olan ve zorda kalan vatandaşlara yüzde 10’la veriyor. Birçok insanı yüksek faiz altında çökerttiler. Cengiz Koyun’a borcu olan çok sayıda işadamı var. Cengiz kendisine borcunu ödeyemeyenlerin ellerindeki ev, araba ve arsa gibi taşınmaz mallarını zorla alıyor. Bunlardan aldığı yüksek meblağlı çek ve senetleri icraya veriyor. Kimse Cengiz’den şikâyetçi olamıyor. Çünkü etrafında hem ailesinden, hem de arkadaşlarından çok sayıda silahlı adamı var. Kalabalık ve belalı bir sülalesi var. Cengiz adamlarını alacaklarının tahsilâtında kullanır. Toplu hareket ederler. Adamlarının hepsi Cengiz’in talimatlarıyla iş yaparlar ve Cengiz’in suçlarını üstlenirler. Ellerinde çok sayıda tabanca ve uzun namlulu silahları vardır. Bu silahları kendi villasında ya da babası Muzaffer Koyun’un villasında saklıyor. Başlarına herhangi bir olay geldiğinde hemen toplanırlar, mekân ve araç kurşunlar, adam döverler. Bu şahısların çok yüklü miktarda mal varlıkları vardır. Bu mallar yüksek faizle borçlandırdıkları ve borcunu ödeyemedikleri kişilerden zorla aldıkları mallardır. Kardeşi Zafer, Cengiz’in tahsilât ve çökme işlerine bakar. Diğer kardeşi Hüseyin ise Cengiz Koyun’un kara kutusudur. Cengiz’in tefecilik hesaplarını imam nikâhlı eşi Sevda tutuyor. Borcu olanların kayıtlı olduğu defteri evinde saklıyor. Telefon görüşmelerini dinlemelere takılmamak için genellikle WhatsApp üzerinden yapıyorlar.”

CENGİZ’İN TALİMATLARINA SIKI SIKIYA BAĞLI BİR ÇETE

Savcı, sanıkların çok sayıda gayrı meşru olaya karıştıklarını, sürekli silahlı gezdiklerini, ihtilafa düştükleri konularda zor kullanarak tehdit ve baskı kurup sorunlarını kendi çıkarları doğrultusunda çözüme kavuşturduklarını vurguladı. Sanıkların işledikleri suçlardan dolayı yakalanmaları halinde alakasız ve tutarsız ifadeler verdikleri, belli iş bölümü ve dayanışmayla mağdurlarla irtibata geçerek gerek üstü kapalı, gerekse açıkça tehditle mağdurları şikâyetlerinden vazgeçirdiklerine dikkat çekildi. Çetenin suç işlemeyi alışkanlık haline getirdiklerine vurgu yapılan mütalaada, bu sayede haksız maddi çıkar sağladıkları ve kendi aralarında hiyerarşik yapılanma içinde suç işledikleri ifade edildi. Suç örgütü üyelerinin örgüt lideri Cengiz Koyun’un talimatlarına sıkı sıkıya bağlı oldukları, Cengiz Koyun’un imam nikâhlı eşi sanık Sevda Efe’nin evinde ele geçen 1 adet fişek üzerinde ‘Cengiz Koyun için özel olarak üretilmiştir’ ibaresinin yer aldığı bildirildi.

EYLEMLERİNİ RUHSATSIZ SİLAHLARLA GERÇEKLEŞTİRİYOR

Sanıkların eylemlerini ruhsatsız silahlarla gerçekleştirdikleri ve ruhsatsız silah yakalattıkları da göz önüne alındığında operasyonda ele geçen silah, fişek ve şarjörlerin suç örgütüne ait olduğu ve örgüt faaliyeti kapsamında kullanılmak üzere potansiyel olarak sanıkların ev ve iş yerlerinde bulundurulduğu hususunda tereddüt bulunmadığı ifade edildi. Savcı, suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen tutuklu sanıklar Cengiz Koyun ile Muzaffer Koyun ve Bünyamin Koyun’un müebbet hapis ve suç örgütü kurmak, kasten adam yaralamak suçlarından da ayrıca 50 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını ve hükmen tutukluluk hallerinin devamını istedi. Diğer tüm sanıkların ise “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kurulan örgüte üye olmak, kasten yaralama ve silahla tehdit” suçlarından 10 yıldan 25’er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

CEZAEVİNDE KANSER OLDUM DEDİ MAHKEME RAPOR İSTEDİ

Sanık Cengiz Koyun savcının mütalaasına katılmadığını belirterek, “Bacağımda dört adet kist var. Kanser teşhisi konuldu. Üç yıldır cezaevindeyim. Yeterli tedavi göremiyorum, biz yurt dışından bir doktor gelmesini bekliyorduk, bu doktor gelip teşhis koydu. Zaten cezamın infazını da tamamladım. Engellilerin kullandığı aparatları kullanarak koğuşta kalıyorum, bu nedenle tahliyemi talep ediyorum dedi. Sanık Muzaffer ve Bünyamin Koyun ise, “Pişmanız, tahliyemizi istiyoruz” dediler. Mahkeme, üç sanığın tutukluluk halinin devamına, 25 sanık hakkında ise adli kontrol hükümlerinin aynen devamına karar verdi. Mahkeme, kendisine kanser teşhisi konulduğunu ileri süren Cengiz Koyun’un ise tam teşekküllü bir hastaneye sevkinin sağlanması için tutuklu bulunduğu Ceza İnfaz Kurumuna yazı yazılarak cezaevi koşullarında kalıp kalamayacağına dair rapor aldırılmasına karar verip duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.