Altın, Türkiye’de hem yatırım aracı hem de hediye olarak en çok tercih edilen kıymetli madenlerin başında geliyor. Ancak uzmanlara göre tüketiciler kuyumcudan altın alırken çoğu zaman estetik detaylara odaklanıyor, en önemli kriter olan ayar kontrolünü ise arka planda bırakıyor. Doğru ayarın kontrol edilmemesi, altının gerçek değerinden daha yüksek ya da düşük fiyata alınmasına yol açabiliyor.
AYAR BİLGİSİ NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
Altının saflığını gösteren ayar, ürünün fiyatının belirlenmesindeki en temel unsur olarak kabul ediliyor. 14, 18 ve 22 ayar gibi farklı seçenekler arasında yapılan tercihler doğrudan fiyat farkı yaratıyor. Uzmanlar, ayar kontrolü yapılmadan alınan altınlarda alıcıların ciddi kayıplarla karşılaşabileceğini belirtiyor.
KUYUMCUDA MUTLAKA SORULMASI GEREKEN DETAY
Uzmanlara göre altın alırken ilk bakılması gereken şey, ürünün ayarının hem etiket üzerinde hem de sertifikasında doğru şekilde belirtilmiş olması. Ayarın net olarak işlenmemesi, ürünün standarda uygun olmadığını ya da güvenilir olmayan bir üretimden geçtiğini gösterebiliyor. Bu nedenle kuyumcudan altın alırken mutlaka sertifika istenmesi, ayarın damga ve etiketle doğrulanması öneriliyor.
TÜKETİCİLER EN ÇOK BU HATAYI YAPIYOR
Birçok kişi, altının tasarımına ve işçiliğine bakarak karar veriyor ancak işçilik maliyeti bazı durumlarda ayar değerinin önüne geçebiliyor. Bu da yatırım amaçlı alımlarda istenmeyen sonuçlara neden oluyor. Uzmanlar, özellikle yatırım için alınan altınlarda sade modellerin tercih edilmesini ve ayar değerinin öncelikli kriter olmasını tavsiye ediyor.
ALTIN ALIRKEN BİLİNÇLİ HEREKET ETMEK KAZANDIRIYOR
Kuyumcudan altın alırken yapılacak küçük kontroller, uzun vadede ciddi kayıpların önüne geçebiliyor. Ayar doğruluğunun incelenmesi, güvenilir sertifika talep edilmesi ve fiyat karşılaştırmasının yapılması, uzmanlara göre tüketiciyi koruyan en temel adımlar arasında. Altın yatırımının güvenle yapılabilmesi için, alıcıların bilinçli tercihlerde bulunması büyük önem taşıyor.