Narin'in abisi Baran Güran Narin'in ölümü sonrası Milliyet'e konuştu. "Biz Molla Gürani’nin torunlarıyız. Bu aile eskiden beri ağadır. Herkes bizi ağa olarak biliyor. Köklü olduğumuz için eleştiriliyoruz. Köklü bir aile olmanın nesi kötü. Bize ‘Mala Bag/ağa’ deniliyor. Biz cani bir aile olsaydık, burada güçsüz o kadar aile var, onların arazilerine de konardık. Zengin olduğumuz iddia ediliyor öyle zengin bir aile falan da değiliz. Arazilerimiz var tarımla uğraşıyoruz o kadar. Babamın arabası FIAT, muhtar olan amcamın arabası yok, DNA içinde bulunduğu söylenen araba ailenin araziye gittiği araç, ailede herkes kullanıyor." şeklinde konuştu.
Abi Güran'ın açıklamaları sonrası gözler Molla Güran'ın kim olduğuna çevrildi.
MOLLA GÜRAN KİMDİR?
Molla Gürani Wikipedia'da yer alan bilgilere göre İslâm âlimi, müderrris, kadı, kazasker, şehzade hocası, Osmanlı Devleti'nin dördüncü şeyhülislamı.
Tam ismi, Şemsüddin Ahmed bin İsmâil bin Osman Gürânî'dir.
Fatih Sultan Mehmed henüz şehzade iken hocalığını yapmıştır. 1480-1488 yılları arasında İstanbul müftülüğü ve şeyhülislamlık yapmıştır. 1488'de İstanbul'da öldü. Cenaze namazı bizzat II. Bayezid tarafından kıldırılmıştır.
Kökeni
Kökeni tartışmalıdır. Bir torunu Türk diğeri de Arap olduğunu iddia etmiştir. Aslen Şehrizor Kürtleri'nden olduğu söylenir.Doğum yeri hakkında çeşitli rivayetler vardır. Makrîzî Şehrizor’da, Sehavî Gurân’da doğduğunu söyler.
Gurân’ın nerede olduğuna dair muhtelif rivayetler vardır. Kimisi Irak’ta bulunan Şehrizor’a bağlı olduğunu kimisi İran'ın Nişabur havalisindeki İsfeyarin’de bulunan bir köy olduğunu söyler. Bikaî ise Diyarbakır’da Hiler adında bir köyde doğduğunu belirtir.
Hayatı
Molla Gürani'nin 1410 yılında Diyarbakır ili sınırları içinde yer alan Gürân kasabasında doğduğu çoğunlukla kabul görmektedir. Fakat bu kasaba günümüze ulaşamadığı için doğum yeri ile ilgili çeşitli rivayetler vardır...
Küçük yaşta Kur'an'ı ezberledi. Bilgisini artırmak için Bağdat, Diyarbakır, Hayfa ve Hınıs şehirlerine (ilçelerine) gitti. On yedi yaşında Şam'a giderek oradaki alimlerden dersler aldı. Kahire'de kıraat, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerini öğrendi. Dönemin ünlü alimi İbn-i Hacer Askalani'den hadis ve fıkıh dersleri aldı. Sahih-i Buhari'nin eserlerini çalıştı.
Kahire'de ders vermeye başladı. Zamanla tanınan ve sayılan bir alim oldu. Şam'da dersler verdi. Genç Mehmed'i okumaya teşvik etmek için tüm çabalar başarısız olunca o, iman esasları ve Kuran okuma öğretimini reddettiğinde; babası, Kürtler'in sehrisur bölgesindeki Kuran (Güran) köyünden ünlü molla Ahmed Gürani'yi (kuran), molla yegan vasıtası ile çağırdı.
Anadolu'ya doğru yol aldı ve Padişahın isteği üzerine I. Murat'ın Bursa'da yaptırdığı medresede görev aldı. Sonradan Yıldırım Medresesi'ne tayin etti. Taviz vermez tavrı padişahın hoşuna gitmişti. Görünüşe göre asi prensi iradesine boyun eğdirecek kadar enerjiye ve prestije sahip bir adam olarak Manisa'ya çağrıldı.
Şehzade Mehmed Molla Gürani sayesinde kısa zamanda Kur'an'ı hatmetti ve birçok alanda bilgi sahibi oldu. II. Murad oğlunun Kur'an'ı hatmettiğini duyunca Molla Gürani'ye büyük miktarda mal ve para armağan etmiştir.