Diyarbakır’ın Bağlar İlçesinde hırsızlık suçundan aranan bir zanlının takibi sırasında açılan ateş sonucu polis Atakan Arslan’ı şehit eden Muhammet Emir Cura’nın saklandığı evi ararken yanlış evin kapısını kırıp Menice ve Şeyhmus Yılmaz çiftinin üzerine köpek salarak yaralanmalarına neden olan polis S.G’nin yargılanmasına Asliye Ceza Mahkemesinde devam edildi.

MADDİ GÜÇ UNSURU OLARAK KULLANILIYORLAR

Mahkeme olayla ilgili köpek eğitiminden sorumlu 3 kişilik Jandarma bilirkişi heyetinden rapor aldırdı.

Raporda, operasyon köpeklerinin maddi güç unsuru olarak toplumsal olaylar ve spor müsabakalarında ise topluluğu dağıtmak için caydırıcı güç unsuru olarak eğitilip kullanıldığının altını çizdi.

Operasyon köpeklerinin şüpheli şahısları etkisiz hale getirmek için kullanıcısı olan personelin komutuyla ya da komut beklemeksizin köpeğin tahrik edilmesi, idarecisine karşı fiziki müdahalede bulunma teşebbüsü halinde öncelikle ısırmak üzere eğitildiği vurgulandı.

Operasyon köpeklerinin şüpheli şahsı etkisiz hale getirdikten sonra yalnız idareci personelin fiziki müdahalesiyle ısırmayı bırakabileceği belirtilen raporda şöyle denildi:

-Operasyon köpekleri şüpheli şahıs tarafından yönlendirilememesi maksadıyla ısırma anında herhangi bir şekilde verilen komutları yapmamak üzere eğitilmişlerdir. Operasyon köpeklerinin doğru kullanımı üç madde ile özetlenmelidir.

KÖPEĞİN SALDIRMASI OLAĞANDIR

-İkazlara uymayan şahısları etkisiz hale getirmek amacıyla maddi güç unsuru olarak kullanılırlar.

-Bina veya meskende yapılacak operasyonlarda kolluk ekipleri tarafından alınan istihbari bilgiler kıymetlendirilerek operasyon köpekleri kayışsız serbest olarak kapısının açılmasıyla birlikte zaman kazanmak ve personel zayiatını önlemek için hedef şahsa doğrudan müdahale etmelidir.

-Operasyon köpekleri idareci personelin komutuyla ya da komut beklemeksizin şüpheli şahsa saldırarak etkisiz hale getirmek için eğitilirler.

-Korkuya bağlı ani refleks gösteren ve yüksek sesle bağırarak tahrik eden şahıslara köpeğin saldırması olağandır.

YERE DÜŞÜNCE BU KEZ ÇOCUKLARIMA SALDIRDILAR

Mağdur Menice Yılmaz, şöyle konuştu:

-Çocuklarım ve eşim ile birlikteydik. Dışarıdan patlama sesi geldi, ne olduğunu anlamadan kapımız kırılarak içeri girildi. Uykulu olan çocuklarım korkmasın diye onları alıp en gerideki odaya geçtim.

-Eşim de yatak odasında uyuyordu. Polisler köpeklerle birlikte odanın önüne gelip ‘Kapıyı aç’ diye bağırdı. Ben de ‘Çocuklarım var, köpeklerden korkuyorlar. O köpekleri çekin açayım’ dedim.

-Israrla kapıyı açmamı istediler. Ben de açtım, köpekler bize doğru saldırınca çocuklarım arkama saklanıp ağladı. Sonra eşimin uyuduğu odaya yöneldiler.

-Eşimi görür görmez ‘Emir burada, fail burada yakaladık’ dediler. Ben de ‘Biz kiracıyız, Emir diye birini tanımıyoruz. Siz yanlış eve girdiniz. O benim eşimdir adı Şeyhmus’tur’ dedim.

-Köpeklerin ikisini eşimin olduğu yere, birini de bizim kaldığımız odada bıraktılar. Köpekler benim yakınımda, çocuklarım da arkamdaydı.

-Köpekler bana saldırınca karnımda bir yanma hissettim, yere düşünce köpekler bu kez çocuklarıma yöneldiler. Ben de bağırdım. 7, 9 ve 11 yaşında olan çocuklarımın psikolojisi bozuldu, sanıktan şikâyetçiyim.

KAPIYI KIRIP KÖPEKLERİ ÜZERİME SALDILAR

Şeyhmus Yılmaz ise, şöyle konuştu:

-Uyuduğum sırada binadan sesler gelince ne olduğunu anlamaya çalışırken kapımız kırıldı.

-Polisler içeri girer girmez ‘Emir burada vurun, öldürün’ dediler. Yüzüstü yere yatırıp tekme, tokat dövdüler. Israrla adımın Emir olmadığını, Şeyhmus olduğumu belirtmeme rağmen ‘Yok lan sen Emir’sin’ dediler.

-Polisler üzerimden çekilince bu kez ‘Yakala oğlum, tut onu’ diyerek üzerime iki köpek saldılar. Köpekler beni ısırmaya başladı. Sonra köpekleri üzerimden çekince çocuklarım çok korktuğu için onların odasına koştum. Telefonu alıp ambulansı arayacaktım.

-Bu kez de telefonu elimden alıp masanın üzerine fırlattılar ve ‘O telefona dokunursan senin kafana sıkarız’ dediler. Köpeklerin bana saldırması 3 dakika sürdü.

-Sonra evden çıkıp gidince ambulans gelip beni ve ailemi hastaneye götürdü. Sanıktan şikâyetçiyim.

KÖPEĞİN KULLANILMASI ZOR KULLANMA YETKİSİ KAPSAMINDA

Duruşma savcısı daha önce kasten yaralama suçundan ceza istediği sanık polis hakkındaki mütalaasını bilirkişi raporundan sonra değiştirip beraat talebinde bulundu.

Mahkeme de bu talebe uyarak polis hakkında beraat kararı verdi. Mahkeme gerekçeli kararında, sanığın köpeği zor kullanma yetkisi kapsamında kullandığını belirtti.

Olayın vahameti dikkate alındığında geçmişteki bazı olaylarda kolluk kuvvetlerinin firari zanlıları yakalamak için girdikleri konutta karşı taraftan patlayıcı madde kullanılmasıyla kolluk kuvvetlerinde görevli kişilerin yaralandığı ve ölebildiği de değerlendirildiğinde sanığın fail kişiye dair son adres olan mağdur karı, kocaya ait adreste arama yapmak için önden polis köpeğini kullanmasının zor kullanma yetkisi kapsamında olduğunun altını çizdi. 

Mahkeme, zor kullanma yetkisini aşacak şekilde kuvvet uygulamadığının anlaşıldığı gibi kasten yaralama suçunun da gerçekleştirmediğini vurguladı. 

Bilirkişi raporuna göre sanığın herhangi bir sorumluluğunun olmadığı belirtilmesi nedeniyle sanığa yüklenecek herhangi bir sorumluluk olmadığından ayrıca taksirli yaralama açısından sanığın kendisine verilen zor kullanma yetkisi açısından kullandığı kuvvet neticesinde doğacak zarar açısından sanığın kusuru bulunmaması nedeniyle hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğini ifade etti.

Ailenin avukatı karara karşı Bölge İstinaf Mahkemesine itirazda bulundu.