Yüksek kârlı fon vurgunu davasının dördüncü duruşmasında bugün Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera'nın ifadelerine başvuruldu. Ünlü sporcular ifadelerinin ardından Çağlayan'dan ayrılırken duruşmada diğer müştekiler de söz aldı.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'ndaki İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük getirilirken, tutuksuz sanıklardan Nazlı Can, Asiye Öztürk ve Atilla Yörük de duruşmaya katıldı. Müştekiler ile çok sayıda taraf avukatı da duruşmaya iştirak etti.
"HERHALDE SES KAYDI VARDI"
Tanık olarak dinlenen Seçil Erzan’ın eşinin dayısının torunu Nilgün Arabacı "Arada Seçil’in evine temizliğe gidiyordum. O gün Sermin hanım geldi. Seçil’e 'Üzülme kızım ne varsa anlat bize' dedi. Sonra içeri gittiler. Ben arada çay ve kahve götürmeye gittiğimde 'Sus’ yaptılar. Herhalde ses kaydı vardı. Para konusunda sıkıntısı olduğunu biliyordum. Bankayla ilgili olduğunu düşündüm. Biz Seçil’e borç olarak para verdik. Sermin hanımın eve geldiği gün 'Çok korkuyorum’ dedi ve Sermin hanıma sarıldı. Darbedildiğini görmedim ama kuzenleri tarafında sözlü şiddet vardı dedi.
Bu cümle sonrasında Seçil Erzan, 'Yenge doğruyu söyle' dedi.
"'ÜZÜLME, BİZ ARKANDAYIZ' DEDİ"
Arabacı ifadesinin devamında "Para konusunda konuşuyorlar ve bağırıyorlardı. Sermin hanım kapıda 'Hiç üzülme biz arkandayız senin. Paran da yanında kalacak' dedi ve gittiler. Elinde bir kere para gördüm onu da 'Sistem kapandığı için yanımda getirdim' dedi. Birkaç kez birilerine para götürdüm. Ancak kim olduklarını bilmiyorum" dedi.
ERZAN'DAN YENGESİNE: LÜTFEN HATIRLAR MISIN
Duruşmada söz alan Seçil Erzan yengesi Nilgün Arabacı’ya "Lütfen hatırlar mısın" diye sordu ve ardından sesi titreyerek, "Bana uçak biletini kim aldı?, Kaçmamı istediler mi?" diye konuştu. Tanık Nilgün Arabacı bu sorulara, "Evet" yanıtını verdi.
"PARAYI BANKA DIŞINDA TESLİM ETTİK"
Müşteki İnci Çeviker’in oğlu Tanık Çevik Çeviker ise şunları anlattı:
- Bankanın Florya şubesinin dışında Ali Yörük ve Atilla Yörük’e para teslim edildi. Annem parayı çekti ve teslim etti. İçeride teslim edeceğimizi düşünmüştük. Beyaz bir araba geldi. Takım elbiseli iki adam bize doğru geldi. Paraları bagaja koyup gittiler" dedi.
Ali ve Atilla Yörük’ün avukatı ise müvekkillerinin hiç takım elbise giymediğini söyleyerek, takım elbiseli fotoğraflarının olup olmadığını sordu. Sorular duruşma salonunda tepkilere neden oldu.
"BANA KÖTÜ BİR ŞEY YAPABİLECEĞİNİ AKIL EDEMEDİM"
Tutuksuz sanık Asiye Öztürk, “Okan Turan parayı bana teslim ettiğini söyledi. Okan beyin kullandığı krediyi dolara çevirmiştik. O zaman para alışverişi oldu. Gişe mahallinde parayı bize verdi. Yaptığım tüm işlemlerin dekontları mevcuttur. Kamera kayıtlarında var. İş dışında para alışverişi mümkün değil" dedi.
Tutuksuz sanık Nazlı Can, "Halen ne yaşadığımı anlamış değilim. Film gibi. Seçil halen birilerini suçluyor. Hırsızın hiç suçu yok durumuna geldi. Bir arabam vardı o da gitti. Seçil'in bana çektirdiği krediyi ödüyorum. Seçil her şeyin ödemesini benim üzerimden yapıyordu. Seçil'in bana kötü bir şey yapabileceğini akıl edemedim. Herkesi kandırıyordu. Çok iyi bir ikna kabiliyeti vardı" dedi.
Can, Seçil Erzan'ın Bozcaada'daki evine büyük bir tadilat yaptırdığını, seramikleri İtalya'da getirttiğini ve bir keresinde evde verdiği davetinde yemek firmasına 50 bin dolar ödediğini öne sürdü.
Tutuksuz sanık Atilla Yörük’e olayların patlamasından iki gün sonra telefon sıfırlamasının nedeni sorulunca "Yeni telefon aldım” dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine "Neden Ali Yörük ile aynı anda sıfırlıyorsunuz amacınız neydi?" sorusuna Atilla Yörük, "Ekstra özel bir amacımız yoktu" dedi. Ne sıklıkla telefon değiştiğine dair soru sorulan Atilla Yörük, telefonlarını yurt dışından aldığını, kayıt ettirmediğini ve 7-8 ayda bir telefon değiştirdiğini söyledi.
Tutuksuz sanık Hüseyin Eligün de 30 yıllık birikimini Erzan’a parça parça verdiğini, eşinin tarlalarını sattığını ileri sürerek "Param birikiyor sanıyordum. Beni hep öteledi. 'Abi dur şu büyükler aradan çıksın, senin paranı vereceğim’ diyordu. Ev aldım parayla onu da satıp geri verdim. 45 gün sonra evi geri alacağımızı söyledi” dedi.
"EN MASUM BENİM"
Tutuklu sanık Ali Yörük ise "Herkesi dinliyorum, şu an en masum benim. Seçil 17 yıl boyunca beni kullandığını kendi söylesin. Ben suçlu değil, gerçek mağdurlardan biriyim. Ben de paramı kaptırdım. Jandarmayla geliyorum diye suçluymuşum gibi davranılıyorlar" dedi. Telefonunu sıfırlamasına yönelik sorulara “Biz telefonlarımız sık sık değiştiriyoruz" diyerek teknolojiden anlamadığını ileri sürdü. Duruşmada, tutuklu sanık Seçil Erzan'ın savunmasına geçildi.
