8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle, Taksim'de düzenlenmek istenen gece yürüyüşüne karşı Beyoğlu Kaymakamlığı, çeşitli yasaklamalar getirmişti.
Kadıköy, Şişhane ve Taksim metro istasyonlarının kapatılmasının yanı sıra, Kabataş Finüküler hattı da askıya alınmıştı. Polis, gün boyunca turistler ve bölgedeki esnaf ve çalışanlar dışında kimsenin Taksim ve çevresine girmesine izin vermedi. Akşam saatlerinde ise güvenlik önlemleri arttırıldı.
Ancak kadınlar, polis engellemelerine rağmen, Cihangir Otopark civarında toplanarak Sıraselviler Caddesi'nde bir yürüyüş gerçekleştirdi. Binlerce kadının katıldığı bu yürüyüşte, "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Jin, Jiyan, Azadi", "Kadın, yaşam, özgürlük" gibi sloganlar atıldı. Polis megafonla bazı sloganlara müdahale etse de kadınlar kararlı bir şekilde yürüyüşe devam etti.
Yürüyüşün sonunda yapılan açıklamada, kadınların hala eşitlik ve özgürlük mücadelesine devam ettikleri vurgulandı. Açıklamada, kadınların hala erkeklere karşı çıktıkları için şiddet gördükleri, öldürülebildikleri ve toplumsal eşitsizliklerin devam ettiği ifade edildi. Şiddet, eşitsizlik ve ayrımcılıkla mücadele etmenin, feminizm mücadelesinin temel unsurları olduğuna dikkat çekildi.
Kadınların Ortak Açıklaması:
Kadınlar, kadınların gücünü, feminist mücadelelerinden, Arjantin’deki kadınlardan, Kürt kadınlardan, Filistinli kadınlardan, ABD’deki transfobiye karşı direnenlerden aldıklarını belirttiler. Ortak açıklamada, "Savaşla yeniden kurmakta oldukları dünyaya isyan ediyoruz" denildi.
Ayrıca, İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi ve "Aile Yılı" ilan edilmesine karşı çıkıldığını, otoriter muhafazakar rejimlerin kendi ahlak anlayışlarını yasaya dönüştürmeye çalıştığı belirtildi. Kadınların sesini duyurmak, şiddet ve eşitsizliklere karşı direnmek adına feminist mücadelenin önemine vurgu yapıldı.
Son olarak, kadınlar, "Haksız yüzyılların hesabını soruyoruz" diyerek, patriyarkanın adını koymaya ve ona karşı durmaya kararlı olduklarını belirttiler. Mücadelelerinin, ayrımcılığın, şiddetin, eşitsizliğin ve sömürünün olmadığı bir dünya için devam edeceğini ifade ettiler.
