Sidney Üniversitesi ve Universidad Europea’dan araştırmacıların yürüttüğü çalışmada, 40-79 yaş aralığında ve günde 8 bin adımdan az yürüyen 33 bin 560 kişi 8 yıl boyunca takip edildi. Katılımcılara takılan bilekliklerle hem adım sayıları hem de yürüyüş süreleri ölçüldü.
UZUN YÜRÜYÜŞLER RİSKİ AZALTIYOR
Araştırmanın sonucuna göre, günde en az bir kez 10-15 dakika aralıksız yürüyenler arasında kalp krizi ya da felç geçirme riski sadece yüzde 4 oldu. Buna karşılık, gün içinde birkaç dakikalık çok kısa yürüyüşler yapanların riski yüzde 13’e kadar çıktı.
En dikkat çekici bulgu ise en hareketsiz grupta görüldü. Günde 5 bin adım veya daha az yürüyen kişiler, yürüyüş düzenlerini değiştirdiklerinde en büyük faydayı elde etti. Bu kişiler sadece günde 15 dakika yürüyerek, kalp-damar hastalığı risklerini yüzde 15’ten yüzde 7’ye düşürdü.
Aynı grupta ölüm riski de çarpıcı şekilde azaldı: Günde kısa yürüyüş yapanlarda ölüm oranı yüzde 5 civarındayken, günde 15 dakika yürüyenlerde bu oran yüzde 1’in altına düştü.
'SADECE ADIM SAYISINA BAKMAYIN'
Araştırmanın kıdemli yazarı Prof. Emmanuel Stamatakis, yalnızca toplam adım sayısına değil, yürüyüşün nasıl yapıldığına da odaklanmak gerektiğini vurguladı. Stamatakis, “Genellikle sadece toplam yürüyüş miktarına bakıyoruz ama örüntüler yani yürüyüşün düzeni de kalp sağlığı için kritik rol oynuyor” dedi.
Sidney Üniversitesi'nden Dr. Matthew Ahmadi ise “En hareketsiz kişiler için, kısa yürüyüşlerden daha uzun süreli, kesintisiz yürüyüşlere geçmek sağlık açısından belirgin faydalar sağlayabilir” diyerek özellikle az hareket eden kişileri cesaretlendirdi.
Araştırmanın sonuçları, prestijli tıp dergisi Annals of Internal Medicine’da yayımlandı.
