Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Şam ziyaretinde önemli açıklamalarda bulundu. SDG'nin , Suriye yönetimine katılmakta yavaş davranmasını, YPG terör örgüte bağlı yapının 'İsraille olan temaslarına' bağladı.
Fidan, "Maalesef, değerli meslektaşımın da ifade ettiği gibi, orada kendi izlenimleri, (SDG'nin) çok fazla ilerleme kaydetmeye niyeti olmadıklarını görüyoruz. Burada tabii bunun sebepleri üzerinde de konuştuk. Orada SDG'nin belli faaliyetlerini İsrail ile koordinasyon içerisinde götürüyor olması gerçeği, aslında Şam ile yürütülen görüşmelerde de şu anda büyük bir engel teşkil etmekte."
Fidan Şam'daki görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada, SDG'nin Suriye'nin devlet yapısına entegrasyon sürecini ilerletme niyetinde olmadığını söyledi.
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de SDF güçlerinin entegrasyon anlaşmasını hayata geçirme konusunda ciddi bir irade göstermediğini vurguladı. Fidan "Suriye'nin istikrarı, Türkiye'nin istikrarı demektir" diye konuştu.
SDG, İSRAİL'İN DESTEĞİNİ İSTİYOR
6 Ekim'de BBC'ye konuşan SDG lideri Mazlum Abdi,, “İsrail bize yönelik saldırıları önleyebilir ve halkımızın öldürülmesini durdurabilirse, bunu memnuniyetle karşılar ve takdir ederiz” demişti.
Abdi, “Haklarımızı destekleyip başarılarımızı korumaya yardımcı olabilecek dünyadaki herkesi memnuniyetle karşılıyoruz. Genel bir cevap vereyim. Herkesten gelen desteği memnuniyetle karşılıyoruz” diye ekledi.
Bununla birlikte, YPG terör örgütünün 'uluslararası tugayları' başı Kerim Françeski, X üzerinden yaptığı paylaşımında "İmralı süreci kaçınılmaz olarak çöktüğünde, Türkiye ordusunun sınırda, bizi kaldırmaya hazır olacaktır." dedi
Türkiye ve Suriye ordularıyla SDG'nin tek başına başa çıkayamacağını ifade eden Françeski, "böyle bir savaş duruumda SDG kazanamaz. Peki geriye ne kalıyor? Colani ve Türkiye'yi kontrol altında tutmak için doğrudan stratejik çıkarı olan tek bölgesel aktör olan İsrail'e yönelmek." diye konuştu.
Françeski, "İsrail'in İran'dan varoluşsal bir korkusu yok. Türkiye'den varoluşsal bir korkusu var." diye ekledi.