Zımni kelimesi, Türkçede ve hukuk dilinde önemli bir yer tutar. Zımni anlamda yapılan anlaşmalar, genellikle açıkça ifade edilmemiş, ancak tarafların davranışlarıyla kabul edilen koşulları tanımlar. Bu nedenle, zımni kelimesi günlük hayatta, hukukta ve iş dünyasında sıklıkla karşılaşılan bir terimdir.

Zımni kelimesi, çeşitli alanlarda farklı şekillerde kullanılabilir. En yaygın kullanım alanlarından bazıları şunlardır:

Hukuk alanında zımni, taraflar arasında açıkça ifade edilmeyen ancak davranışlar ve durumlar sonucu kabul edilen anlaşmaları tanımlamak için kullanılır. Zımni anlaşmalar, sözleşme hukukunda önemli bir yer tutar. Örneğin, bir kiracı ve ev sahibi arasındaki zımni bir anlaşma, sözleşmede belirtilmeyen ancak her iki tarafın da uyduğu belirli kuralları içerebilir.

ZIMNİ KABUL NEDİR? 

İş dünyasında, zımni kabul, bir teklifin açıkça onaylanmaması durumunda dahi, davranışlar veya sessizlik yoluyla kabul edildiği durumları tanımlar. Örneğin, bir çalışan, işvereninin belirli bir politikayı uygulamasına karşı çıkmıyorsa, bu durumu zımni olarak kabul etmiş sayılabilir.

SOSYAL VE KÜLTÜREL KONULARDA ZIMNİ ANLAŞMALAR

Toplum içerisinde, zımni anlaşmalar, yazılı olmayan ancak toplum tarafından kabul gören kuralları ifade eder. Bu tür zımni anlaşmalar, sosyal normlar ve gelenekler aracılığıyla belirgin hale gelir. Örneğin, bir arkadaş grubunda, herkesin birbirine belirli bir saygı göstermesi, zımni bir anlaşma olarak kabul edilebilir.

ZIMNİ TEHDİT NEDİR? 

Zımni kelimesinin daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç örnek vermek faydalı olacaktır:

Bir kişinin karşısındakine doğrudan tehditte bulunmadan, ima yoluyla tehdit etmesi durumudur. Örneğin, bir işverenin çalışanına "Performansın böyle devam ederse işin tehlikeye girebilir" demesi, zımni bir tehdit olarak kabul edilebilir.

Bir durumu veya teklifi doğrudan onaylamadan, kabul edildiğini göstermek. Örneğin, bir sözleşmede belirtilen maddelere itiraz edilmemesi, zımni onay anlamına gelebilir.

Taraflar arasında yazılı olarak yapılmamış ancak herkes tarafından kabul edilen bir anlaşmadır. Örneğin, bir komşuluk ilişkisinde, karşılıklı yardım etme zorunluluğu yazılı bir kural olmasa da, zımni bir anlaşma olarak kabul edilebilir.