Yaklaşık her altı hamilelikten biri düşükle sonuçlanıyor ve yaşanan her düşük, bir sonraki hamilelikte düşük riskini artırıyor. Bugüne kadar düşüklerle ilgili yapılan çalışmaların çoğu embriyonun kalitesine odaklanırken, rahim zarının bu süreçteki rolü hakkında yeterince bilgi bulunmuyordu.
BBC'de yer alan habere göre; Warwick Tıp Fakültesi’nden Dr. Jo Muter, birçok kadına düşüklerin sadece “şanssızlık” olarak açıklanmasının yetersiz olduğunu, rahmin hamilelik oluşmadan önce düşük için uygun ortam yaratma potansiyelinin bulunduğunu söyledi. Rahim zarının görevi, embriyonun tutunmasını sağlamak ve gebelik süresince destekleyici bir ortam oluşturmaktır. Ancak bu mekanizma gerektiği gibi çalışmadığında düşük riski artıyor.
Geliştirilen yeni test, rahim zarının embriyoya vereceği tepkiyi ölçerek düşüklere yol açabilecek sorunları tespit etmeyi amaçlıyor. Şu anda test, Coventry & Warwickshire Üniversite Hastanesi’nin düşük araştırmaları merkezinde binin üzerinde kadın üzerinde pilot uygulama olarak deneniyor.
SAYISIZ DÜŞÜKTEN SONRA GÖNÜLLÜ OLDU, BEBEĞİNİ KUCAĞINA ALDI
37 yaşındaki Charlie Beattie, dört yıl içinde sayısız düşük yaşadıktan sonra bu araştırmaya gönüllü oldu. Rahminden alınan örneklerin incelenmesi sonucunda rahminin bebek gelişimi için uygun ortam oluşturamadığı belirlendi. Araştırmanın önerisiyle üç ay boyunca sitagliptin ilacını kullanan Charlie, sonrasında yeniden hamile kaldı ve bebeğini sağlıklı bir şekilde dünyaya getirdi.
Bugün dokuz haftalık olan bebeği June’un, yaşanan kayıpların ardından “minicik bir mucize” olduğunu söyleyen Charlie, her ultrason kontrolünde bebeğin hareketini görmekten dolayı gözyaşlarına boğulduklarını ifade etti.
Test için isteyen her kadın gönüllü olabiliyor ancak uzun bekleme listeleri ve fon yetersizliği sebebiyle bazı kadınlar test ücretlerini kendileri karşılamak zorunda kalıyor. Araştırma merkezinin direktörü Dr. Jyotsna Vohra, bu test ve tedavilere erişimin herkes için mümkün olması gerektiğini belirterek fonların genişletilmesini umduklarını ifade etti.
Testin sonraki aşamasında ise her hasta için en uygun ilaç tedavisinin belirlenmesi hedefleniyor. Şu anda diyabet tedavisinde kullanılan sitagliptin en sık tercih edilen ilaç olsa da, hamile kadınlarda test edilmeyen diğer ilaçların da bu süreçte etkili olabileceği belirtiliyor.