Campylobacter, özellikle çiğ tavukta bulunan ve ishal, mide bulantısı ve kusmaya neden olan en yaygın gıda zehirlenmesi etkenlerinden biri. Çoğu vaka birkaç gün içinde düzelirken, bağışıklığı zayıf bireylerde hayatı tehdit edebilecek komplikasyonlar ortaya çıkabiliyor.

ABD'li araştırmacılar tarafından yürütülen yeni çalışmada, kolon kanseri hastası 70'ten fazla kişinin sindirim sistemindeki campylobacter jejuni düzeyleri incelendi. Daily Mail'de yer alan habere göre; üç yıllık takip sonucunda, kanseri vücudun diğer bölgelerine yayılan 34 hastada bakterinin daha yüksek seviyede bulunduğu tespit edildi.

Bilim insanları, bakterinin ürettiği cytolethal distending toxin (CDT) adlı toksinin, DNA'ya zarar vererek tümörlerin yayılmasını hızlandırabileceğini belirtti. Fareler üzerinde yapılan deneylerde de CDT'nin kolon kanseri tümörlerinin diğer organlara sıçramasını hızlandırdığı görüldü.

Ancak araştırmacılar, bu bağlantının kesinleşmesi için daha fazla insan çalışmasına ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Yine de İngiltere'de son iki yılda campylobacter vakalarının yüzde 27 oranında artması endişe verici bir tablo çiziyor.

İtalyan bilim insanlarının geçen hafta yayımladığı başka bir çalışmada ise, haftada 300 gramdan fazla tavuk eti tüketmenin sindirim sistemi kanserlerinden ölüm riskini iki kat artırabileceği öne sürüldü. Tavuk eti, pişirme sırasında yüksek sıcaklığa maruz kaldığında, hücrelere zarar verebilecek kimyasalların oluşabileceği düşünülüyor.

Ayrıca, tavukların beslenmesi sırasında maruz kaldığı yemler, hormonlar veya ilaçların da bu riskte rol oynamış olabileceği belirtildi. Bu bulgular, gıda güvenliği ve işlenmiş et tüketimi konusunda yeni sorular ortaya çıkarıyor.