Süslenmek zina değildir sayın hocam!

Bu tarz haberler, çocuğu okul çağında olan insanların neden okul seçiminde bu kadar zorlandıklarını, neden bu kadar karamsar olduklarını çok iyi anlatıyor.
Adam Burdur gibi koca bir kentin Milli Eğitim Müdürü. Ve paylaştığı gönderideki cümle rezil: “Bir kadın evinden süslenip çıkıp, evine dönene kadar kaç erkeğin şehvetini tahrik etmişse, o kadar erkekle zina yapmış gibidir…”
Bu cümleyi her okuduğumda o üç nokta bölümünde sinirden kaskatı kesiliyorum. Dahası da varmış. Profil fotoğrafının altına “Dinsiz adama devlette iş verilmez” yazılıymış.
Daha Başbakan’ın şiddet gören şortlu kadın olayının ardından “Mırıldanma” tavsiye etmesinin üzerinden birkaç gün geçmişken, şimdi de bu…
Bu insan gelecekte ‘kadınları yola getirmekten sorumlu’ adamlar yetiştiriyor muhtemelen.
Makyaj yapmış, kendince süslenmiş her kadına hayat kadını gözüyle gören bir adam, kimi nasıl yetiştirebilir ki?
Profil fotosuna din göndermeli mesaj yazan bir Milli Eğitim Müdürü, öğretmen seçimlerini tecrübe, başarı kriterine göre mi yoksa başka kriterlere göre mi yapar?
İş çığrından çıkıyor artık. Görece modern bir yaşam tarzı seçen, tesettüre girmeyen biz bu ülkenin kadınlarına bu adamlar ‘şırfıntı’ gözüyle bakıyor. Ve bu adamlar eğitimin başında. Kendileri gibi bakan adamlar, itaat ve biat etmeyi birinci yaşam felsefesi yapan kadınlar yetiştiriyorlar.
Allah sonumuzu hayır etsin. Ama resmen halkı kin ve nefrete itekliyorlar.

Sinan Çetin sevilmeyen biri değilmiş

ruzgar-sinanwq8sbgt_wusyp7lutjnmzq

Cengiz Semercioğlu geçenlerde Sinan Çetin’in muhalif yapısı nedeniyle sevilmediğini ve oğlu Rüzgar Çetin’in de bu nedenle tutuksuz yargılanmak yerine babasının kötü şöhretinin bedelini ödediğini yazmıştı. Dün SÖZCÜ gazetesinin birinci sayfasında “İBB’den Çetin’e milyonluk tahsis” başlığıyla bir haber vardı. Buna göre İBB’ye ait 534 metrekarelik 4 katlı bina Sinan Çetin’in okuluna tahsis edilmiş.
E demek ki iktidar hayli seviyor Çetin’i. Çünkü bugüne kadar bizim taraftan sanatçılara bırakın böyle tahsisleri, yaptıkları haksız uygulamalara tanığız hep.
Demek Rüzgarcık (!) babasının suçunu çekmiyormuş!

Ahh Boğaz…

shutterstock_165188453

Gazetemizden Kamil Elibol’un haberine göre çoğu Boğaz manzaralı 6 bin 745 hektarlık 54 özel koru için çok özel bir yapılaşma izni çıkmış. Buralara dört metrenin altında inşa edilecek tesisler imar yasağının dışında tutulmuş.
Boğaz öngörünümüne bugüne kadar atılan kazıklar, dökülen betonlar yetmedi demek. Son kalan koruların da seyrekleştirilmesini istiyorlar.
Bu doğa ve tarih nefretini anlamak çok ama güç. En acısı olanı biteni uzaktan seyretmek zorunda kalmak…