Nil SOYSAL

Ergenekon ve Balyoz kumpaslarıyla 4.5 yıl hapis yatan CHP İstanbul Milletvekili emekli Albay Dursun Çiçek önceki gün 66 gündür tutuklu olan arkadaşlarımız Gökmen Ulu ve Mediha Olgun’u ziyaret etti. Çiçek, Gökmen ve Mediha’yı umduğundan iyi gördüğünü söyledi. Silivri Cezaevi’nde yatan Gökmen ve Bakırköy Kadın Kapalı İnfaz Kurumu’nda tutuklu Mediha’yla birer saat görüşen Çiçek, hem izlenimlerini hem de arkadaşlarımızın mesajlarını iletti:

OĞLU EFE’Yİ ÇOK ÖZLEMİŞ

GÖKMEN beni son derece moralli karşıladı. Her zaman olduğu gibi yüzü gülüyordu. Yargı üzerindeki baskının bir an önce kalkması, iddianamenin çıkması ve tutuksuz yargılanmak için sabırsızlanıyor. En büyük dayanağı ise avukatları... Ergenekon ve Balyoz’dan çok iyi tanıdığımız Celal Ülgen ve Murat Ergün’e çok güveniyor. Bizlerle kucaklaşacağı günü sabırsızlıkla beklediğini söylüyor. En çok oğlu Efe’yi özlemiş.

[old_news_related_template title="Mediha kumpası anlatıp bizim için hesap sormuş" desc="CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, arkadaşımız Mediha Olgun’la Bakırköy Kadın Kapalı İnfaz Kurumu’nda yaptığı görüşmeyi şöyle anlattı:" image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/07/13mediha2.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/mediha-kumpasi-anlatip-bizim-icin-hesap-sormus-1953281/"]

MEKTUP YAZMASINA İZİN YOK

ŞU anda tek başına kalıyor. Çünkü kaldığı bölümde genelde FETÖ’yle suçlananlar var. Güvendiği ve kendisine yakın hissettiği hiç kimse olmadığı için tek başına kalmak istemiş. Mektup konusunda sıkıntısı var. FETÖ sanığı gibi davranıldığı için mektup yazmasına izin verilmiyormuş. Ki bu hiç normal bir şey değil. Eğer bir kişi örgüt üyesi değilse bu kısıtlamaların olmaması gerekir. Hakkında bir iddianame de yok.

“VİCDANLARDA AKLANDIM”

SÖZCÜ başta olmak üzere milletvekillerimizin selamlarını ilettim. O da şu mesajı gönderdi: Kamu vicdanında aklandığımı görüyorum. Toplum hukuksuzlukları kabul etti. Fikri, vicdanı hür bir gazete olan SÖZCÜ’nün bir ferdi olarak gazetemle ve bütün arkadaşlarımla onur duyuyorum. Eşsiz dayanışmanız ve dostluğunuz için teşekkür ediyorum. Sadece kendi özgürlüğüm ve ailem için değil sizler için, SÖZCÜ için, basın özgürlüğü için, demokrasi ve adalet için, ülkemin şerefini korumak için direniyorum. Sonuna kadar direneceğim. Hasretle ve en iyi dileklerimle sizleri selamlıyorum.”