Vay canına! İktidar “Ne sihirdir, ne keramet, el çabukluğu marifet” diyerek Türkiye’nin en değerli kuruluşlarını bir anda “Ulusal Varlık Fonu” na devretti.
Özelleştirme diye elimizde avcumuzda ne varsa satıp satıp yemiştik. Şimdi elde kalan son değerli varlıklarımız da bir fona devredildi. Onları da heba edersek tutunacak dalımız kalmayacak!
Ziraat Bankası, Halk Bankası, Türkiye Petrolleri, PTT, BOTAŞ, Borsa İstanbul, Türksat, Türk Telekom’un Hazine hisseleri, Eti Maden, ÇAYKUR, artık Varlık Fonu’nun!
Varlık Fonu bütçesi fazla veren, döviz fazlası bulunan ülkelerde kurulur. Bizim gibi gırtlağına kadar borçlu olan ülkelerde Varlık Fonu çok garip bir iş!
Bu fon şimdi Sayıştay ve Meclis denetiminden uzak, keyfi bir yönetim sergileyecek! Yönetimin tepe noktasına Saray danışmanının getirilmesi amacın ne olduğu hakkında fikir veriyor!
Kılıçdaroğlu “Bugün bunları yapanlar yarın bu yetkiyle keyfi ve siyasi olarak özel sektörün mal ve işletmelerine de el koyabilirler. Anayasa değişikliği ile önlerinde bir engel kalmıyor!” dedi.
Üzerinde düşünülmesi gereken çok ciddi bir uyarıdır bu!