Ankara’nın devrik Belediye Başkanı Melih Gökçek; “Seçim sonrası piyasalara 30 milyar dolar pompalanacak” demişti. Bir şey biliyor ki söyledi... Acaba cebinden mi verecekti? Tam olarak ne tarafa pompaladılar 30 milyar doları? Tarif edebilir mi?

* * *

Hesap adamıdır Melih Gökçek! Ankara Belediyesi’nin 1.6 milyar TL’sını harcayıp dinozor parkına yatırdı. İki kez ihaleye çıkıldı. Kimse yarısını bile vermedi! Yaklaşık 765 milyon liralık ihaleye teklif dahi gelmedi. Bilin bakalım kimin vergileri çöpe gitti?

* * *

Düşünün, öyle sağduyulu halkımız var ki, yine de Ankara ahalisi her seçimde onu seçti. Kendisi 23 yıl boyunca Ankara’yı yönetti. Başkanlık seçimi sonuçlarına bakınca niye şaşırıyorsunuz ki? Esas, Meclis listelerine bakın, kimler olmuş milletvekili? Görün memleketin halini...…

* * *

Telaş etmeyin, sakin olun. Başkanlık sistemi geldi. Çok yakında faizler inecek, dolar gerileyecek. Dış mihraklar kıskançlığından çatlayacak, borsa fırlayacak. Tıpkı referandumdan sonraki gibi! Peki, başkanlık sistemi geldi de, ekonomi nasıl idare edilecek? Doğru dürüst bilen var mı? Yok! O zaman neyi tartışıyoruz?

* * *

Cumhurbaşkanı dolayısıyla Başkan’ın Ekonomi Baş Danışmanı Yiğit Bulut’un telekinezi yöntemleriyle bezenmiş psişik zihniyetiyle mi yol alacağız? Adam düşünce gücüyle suikast yapılabileceğine inanıyor. Ötesi var mı?

* * *

Faizler düşsün diye düşünce seansları düzenleyip, borsayı okuyup üfleyecek miyiz? Dolar için de bağlama büyüsü yapıp ipe düğüm mü atacağız? Nevşehir’de “Fukara Baba” türbesi var. Ekonomi danışmanları artık orada yatıp kalkar!

* * *

Zira bütçe gelirlerini toparlamak için özel tüketim vergileri artırıldı. Seçim ertesi her halta zam yapıştırıldı. Para, milletin cebinden pompalandı. Kemeri vatandaş sıktı. Sahi devleti yönetenler harcamalarını hiç kısmayacak mı?

* * *

Olur mu öyle şey? Devlet-i Aliyye niye sıkıntıya girsin ki? Hiç itibardan tasarruf edilir mi? Seçimden sonra havaya silah sıkarak, konvoy yapıp kornalara asılarak kutlamadık mı? Şimdi devlete; “Sen de harcamalarını biraz kıs” demek bize yakışır mı?

* * *

Halkın yarısı ekonominin bu sefil halinin “dış güçler tarafından planlanan Türkiye’yi çökerme operasyonunun bir parçası” olduğunu kabul ediyor. Diğer yarısı da “herkes hak ettiği gibi yönetilir, oy verenlere az bile” savı ile layığımızı bulduğumuza inanıyor. Sonuçta herkes memnunsa bana ne oluyor?

sozcu-banner-1