ADAYLAR ANLATIYOR


- Hiç bu kadar gergin bir seçim süreci yaşamış mıydınız ?

17 yaşında başladım ben belediyeciliğe, Ecevit’in Karaoğlan olduğu dönem. O günden bu güne ilk defa böyle bir yerel seçime şahit oluyorum. Türkiye’de yönetim biçimi değişmiş, tek adamlık gelmiş, 17 yıl boyunca Türkiye’yi yöneten iktidar ülkeyi patatese ve soğana muhtaç etmiş. Hâlâ beka diyorlar.

- Sahada ne görüyorsunuz, ne olacak ?

Biz bir saatliğine pazara gidiyoruz, 4 saatte çıkamıyoruz. Ak Partili adaylar ve milletvekilleri daha bir tane pazara giremediler. Esnafın elini sıkamıyorlar. Millet küs, dargın, suratı düşük, siftah yapmadan kapatan esnaf sayısı en az yüzde 50. Dolayısı ile bu seçim bir referandum seçimidir.

- Neyin referandumu ?

Bu seçim, Başkanlık Sistemi denilen ama ismini da tam koyamadığımız, işleyişini de hiç anlayamadığımız bu tek adamlık düzeninin oylanmasıdır. Türkiye’deki adaletin, hukukun, ekonomik gidişatın oylanmasıdır.

- “Beka meselesi” lafından kasıt bu mudur acaba ? Çünkü Sayın Bahçeli de diyor ki “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nin kalıcılaştırılması seçimidir bu”...

Aynen de öyle. Cumhurbaşkanlığı ve AK Parti neredeyse her gün araştırma yaptırıyor. Ankara’nın kayıp olduğunu, İstanbul’un gitmekte olduğunu gördü. Beka sorunu diye bir şey çıkartıp, yerel yönetim seçimini bizzat kendisi genel siyasete çekti ve il il, ilçe ilçe gezmeye başladı. Ama tersi oluyor, onlar konuştukça millet daha çok tepki gösteriyor.

- 1 Nisan’da nasıl bir Türkiye’ye uyanacağız sizce ?

Ya sandık başına giderken hukuk, adalet, ekonomi, tek adamlık, bunları dikkate alarak bir kırmızı kart gösterecekler iktidara, aynen 1989’da rahmetli Özal’a gösterdikleri gibi.  Ya da “yola devam” diyecekler.  Ondan sonra zaten Sayın Cumhurbaşkanı’nı kimse tutamaz, Türkiye’de yapması gereken ne varsa hepsini tek başına tek kararname ile yapar. Ben de kendisini alkışlar ve oy veririm ! 1 Nisan’dan sonra bir değişiklik olmazsa Türk belediyeleri 2-3 ay içinde mazot alamaz, çöp toplayamaz, maaş da ödeyemez...

Hasan Akgün, Özlem Gürses’in sorularını Çanakkale Şehitlik ziyareti sırasında cevapladı.

30 bin kişiye ekmek kapısı


- Büyükçekmece projeleriniz nelerdir?

Dünyanın en büyük film platolarından birini yapıyoruz. MidWood. 15 bin gencimize, insanımıza istihdam sağlayacak. En az 20-30 bin kişiye de ekmek getirecek. Dünyanın en enteresan yat limanını yapıyoruz, 2011’den beri AK Parti kanadı yıktırmaya çalışıyor, ben yapmak için direniyorum.

Dünyada 7 şehrin Saraybosna, Viyana, Berlin, Moskova, Amsterdam ve Londra gibi şehirlerin mimarisini yat limanının bölümlerine yansıttık, Big Ben’i bile göreceksiniz burada. Ayrıca Silivri Belediye Başkanımızın öncülük ettiği, Türkiye’de bir ilk olan “tarım sit alanı” uygulamamız var.

22 bin kadın eğitim alıyor


- Kadınsız demokrasi olur mu ?

Evinde ekonomik sıkıntı çekenler için kadınların satış yaptığı kadın pazarları kurduk. Bölgemizde tarım faaliyeti devam ediyor,  koruyucu tedbirler alarak bu ürünlerin semt pazarlarında halka satışını sağlıyoruz. Halk Akademileri’nde en az 22 bin kadınımız sürekli ve düzenli eğitim alıyor.

Büyükçekmece sahilini 1999’da itibaren temizledik, düzenledik tüm İstanbul halkına açtık. Burası halkın soluk alma yeri. Gidin görün, yürüyemezsiniz hafta sonları.. Şehrin kültür ve sanat hayatına dokunuyoruz. Dünya Festivaller Birliği’nin A Kategorisi’nde tek bir festival var, Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivali, 6 kez dünya ödülü aldık.