Bizden gizlenen bir şeyler mi var? Mesela her daim doğal afet oluyor da, kimse bize söylemiyor mu? Yanardağ falan mı patladı? Tsunami ortalığı mı yıktı?

Yoksa koronavirüsü ülkeye geldi de, milyonlarca kişiyi mi etkiledi? Salgın hastalığın pençesinde miyiz?

Tamam, salgın bir yalakalık durumu var ama yalakalık henüz hastalık kapsamında sayılmıyor. Öyle olsa ülkede, medyanın yüzde 80’i karantinaya alınırdı neredeyse!

★★★

Önceden öngörülemeyen olaylar mı yaşıyoruz? UFO falan indi de söylemiyorlar mı? Haber yasağı mı geldi? Bir şeyler olduğu kesin!

Nereden çıkartıyorum bütün bunları?

Şöyle ki; Kamu İhale Kanunu’nun 21’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; “Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması hallerinde pazarlık usulü ile ihaleye çıkılabilir” hükmü altına alınmış.

Kısaca durum çok acilse gidip ihaleye çıkmam, paşa gönlümün istediğine ihaleyi veririm diyor. Belli ki bir şeyler dönüyor, panik olmamamız için açıklanmıyor. Zira doğal afet olmuş gibi ihaleler cayır cayır istenilen firmalara dağıtılıyor.

★★★

2019 yılında Türkiye’de kamu kurumları 100 milyon lira üzeri tam 29 ihaleyi “21B-Pazarlık” usulüyle kapalı kapılar arkasında istenilen firmalara verdi.

Yandaş şirketlere verilen 100 milyon TL üzeri ihalelerin bedeli 9.2 milyar lirayı aştı. Küçük ihalelerde şiraze iyice kaydı. Kim bilir kim neyi aldı?

★★★

İhaleler açık olmayıp davet usulü olunca haliyle ufak tefek tatsızlıklar çıkıyor. Sen onu aldın, bunu ben alayım muhabbetleri dönüyor. Yandaşlar arasında tatlı bir rekabet yaşanıyor.

İşin güzel tarafı bunların hepsi ticaret sırrı! Bilip de açıklayan namussuz, şerefsiz, vatan haini, casus... Ya sus ya mahpus!

Koşa koşa kaçıyorlar Türkiye’den!


Meğer ülkemizde ne kadar çok etik değerlere bağlı insan varmış. Neymiş? Suriyeliler üzerinden şantaj yapmak bize yakışmazmış!

Şantaj yapan kim? Biz! Şengeni yengen yapan kim? Onlar! Haliyle bizim de özgürlükleri devreye sokmamız kaçınılmaz.



★★★

Duyan da Türkiye’de bulunan 4 milyon Suriyeli şahane bir hayat sürüyorlar sanacak... Resmen sürünüyorlar.

Koşa koşa kaçıyorlar Türkiye’den! Onlar bile anladı bu yönetimle hiçbir şey olmaz bu ülkeden! Belki Avrupa ülkelerinde daha iyi koşullarda yaşayabilirler.

★★★

Bu mecrada ülkemize gelen Suriyeliler de özgür... Adamları kapı dışarı etmiyoruz. İsteyen istediğini yapsın diyoruz.

Misafirin iyisi gelir geçer kuş misali... Kötüsü oturur baykuş gibi...

Kriz ararsa evde yokuz!


Dünyada piyasalar biraz sakinleşsin, doları yine baskılayacaklar. Algı önemli... Kimse “kriz var” dememeli!

Bakın; Dolar 3 liraya çıktı, kriz yoktu... Dolar 4 liraya çıktı, kriz yine yoktu... Dolar 5 liraya çıktı, kriz değildi... Dolar 6 lira oldu, “hani nerede kriz” diye sordu.

Ne fark eder, dolar 7, 8, 9... Kriz ararsa biz yokuz!

★★★

Perşembenin gelişi misali... Sadece rakamlarla ekonomiyi yönetmeye çalışırsan elde edeceğin sonuç seni her zaman buraya getirir.

Ekonominin durumunu gösteren döviz-faiz-borsa seviyeleri ayar verilebilir araçlar... En azından bir süre için... Varlık Fonu borsada alım yapar, kamu bankaları ellerindeki dövizi satar, Merkez Bankası da faizi ayarlar.



★★★

Maliye politikası desen ellerinden gelen vergi koymaktan ibaret... Söylemedi demeyin; Yakında bir kez daha vergi affı açıklanacak. İşe yaramayan aflar mezarlığında o da yerini alacak.

Rakamlar sonuçtur. Esas Ülke nasıl yönetiliyor? Yönetilemiyor, savruluyor!

Ülke ekonomisinden çok kendi ekonomisi düşünen insana Türkiye’nin halini anlatınca, tepki göstermesini beklemek pek gerçekçi olmuyor.

★★★

Zira insanımız evin doğalgaz faturasını bile zar zor öderken maalesef yaşananların da faturasını ödeyecek. Savaş dönüp dolaşıp bu ülkede yaşayan herkesi vuracak.

“Takipteki krediler azaldı“ diye açıklama yapıyorlar. Ödenemeyen krediler azalmadı, ertelendi! Şirket krediyi aldı borcunu borçla kapattı. Hadi yeniden yeni borç bulsa, iş yapmaya kalksa, nasıl çıkacak o para?

★★★

Hani dedikodu diye yalanladıkları sosyal güvenlik reformu var ya... Emeklilerin maaşlarını kırpıp, kıdem tazminatını iç edecekleri düzenlemeler... Eğer Türkiye savaşa bu kadar gömülmeseydi, kesin getireceklerdi. Şimdi getirseler, bırak AKP seçmenini, kefen giyenler bile Erdoğan’a sırtını dönerler.

Uygun zamanı bekliyorlar. İlla getirecekler.