Adana’da, Karataş ilçesi yakınlarındaki kıraç topraklarda Türkiye ve dünyada az rastlanır bir yatırım yapılacaktı.

Adana’da tarla balıkçılığında kümelenme modeliyle kurulması planlanan ve Türkiye’ye yılda 250 milyon dolarlık ihracat geliri kazandırması, 3 bin kişiye istihdam yaratması hedeflenen Tarıma Dayalı İhtisas (Su Ürünleri) Organize Sanayi Bölgesi kurulacaktı.

Bu bölgenin kurulma çalışmaları eski Adana Valisi Mahmut Demirtaş zamanında başlatılmıştı.

Akdeniz Bölgesinde yıllardır su ürünleri alanında faaliyet gösteren çoğunluğu ulusal ve uluslararası, piyasada söz sahibi ve su ürünleri üretiminde tecrübeleri olan 52 firma bir araya gelerek bu iş için Akdeniz Balık ve Su Ürünleri Üreticiler Derneği’ni kurdu.

Dünyada ilk olacak bu projenin bir diğer özelliği ise bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan himayesinde yürütülmesi idi.

Bildiğim kadarıyla TBMM’nin ilgili komisyonlarında ve genel kurulda tüm Adana milletvekilleri de oluşuma destek verdi.

Proje için bir araya gelen 52 firma yaklaşık 2 milyar liralık yatırım yapmak üzere 2018 yılında Akdeniz Balık ve Su Ürünleri Üreticileri Derneği’ni kurduktan sonra çalışmalara başladı.

Araştırma geliştirme çalışmaları yapıldı, yer seçimi tamamlandı, seçilen yerin alt yapısı hazırlanmaya başlandı.

Arazi haritalandırma, planlama, sondaj, jeofizik, etüt işlemleri ve su analizleri gibi çalışmaların harcamalarını kendi bütçesinden karşıladı.

Adana Valisi Süleyman Elban


İş artık ÇED raporu sonrası yatırımların başlamasına kalmışken Mahmut Demirtaş’ın Mardin Valisi olması üzerine Adana’ya atanan yeni Vali Süleyman Elban, projenin ortaklık yapısıyla ilgili köklü değişiklikler yapınca işler karıştı.

Mahmut Demirtaş tarafından belirlenen ortaklık yapısının yeni Vali Süleyman Elban tarafından değiştirilmesi dev projeyi zora sokmuştu.

Bölgenin kuruluş çalışmalarını yürüten 52 yatırımcının bir araya gelerek kurduğu Akdeniz Balık ve Su Ürünleri Üreticiler Derneğinin, ortaklık payının düşürülmesi ve müteşebbis heyet dışında bırakılması doğal olarak tepki çekti.

Dernek Başkanı Murat Demir, ortaklık paylarını yüzde 52’den yüzde 7’ye düşüren Adana Valiliği kararına karşı İdare Mahkemesinde yürütmesi durdurma kararı açtıklarını bildirirken, “Eski Valimizin ve bizim yıllarca emek vererek kurduğumuz proje ve yaptığımız masraflar boşa gidecek. Ekonomimizin bu zor döneminde istihdam ve ihracat sağlayacak bu proje engellenmemeli” dedi.

Yıllık üretimi 600 bin ton olacak 350 milyon dolar ciro ve 250 milyon dolar ihracat hedefleyen Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi’nin bir önceki Adana Valisi Mahmut Demirtaş’ın destek ve önderliğinde başladığını kaydeden Murat Demir, başlarına gelenlere anlam veremediklerini kaydederek şöyle konuştu:

"Biz 52 firma bir araya gelerek büyük emeklerle bu derneği kurduk.

Ekonomik kazançlarını yanı sıra 3 bin kişiye istihdam sağlayacak Su Ürünleri OSB için derneğimiz OSB teminatını nakden ödedi.

Ancak tam ÇED sürecinin bitmesiyle kuruluş aşamasına gelen ve başlangıçta projeye dahil edilmeyen Sanayi Odası, Ticaret Borsası gibi kurumlar projeye dahil edildi, derneğimizin ise hisseleri düşürülüp ortaklık yapısından tamamen çıkartıldı.

Adana Valisi Süleyman Elban, bizimle yaptığı toplantıda ‘Benim kararım böyle. Kabul etmiyorsanız sizi ortaklık yapısından çıkartırım’ dedi. Biz de Valiliğin bu kararına karşı dava açtık.

Yazık, Türkiye’nin ekonomik olarak çok ihtiyacı olan böyle değerli yatırımlar heba edilmemeli. Şimdi her şey sil baştan olacak, zaman ve para kaybedilecek. Üstelik de bizler gibi bu piyasayı bilen firmalar dışarıda tutulacak. Böyle olursa bu projeden başarı çıkmaz."

Haksız da sayılmaz, çünkü bu işi pişirenler, projelendirenler onlar.

Burada Vali Süleyman Elban’ın neden böyle davrandığını anlamak hayli güç.

Sayın Vali, aynı şekilde yeni kurulması düşünülen kağıt, ambalaj, matbaa ve mobilyacılar organize sanayi bölgeleri konusunda da başlamış işleri devam ettirmiyormuş.

Bu konuda yukarıda saydığım sektörde çalışanlar, bana şikayetlerini bildiriyorlar.

Doğrusunu isterseniz Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi’nin başına gelenleri öğrenene kadar bu konuda sayın Vali Elban’a haksızlık edildiğini düşünüyordum ama bu son olay bakış açımı değiştirdi.

Sayın Vali Elban’ın bu kararlarını bence yeniden gözden geçirmesi gerek.

Ülkemizde istihdamın çok düştüğü, ihracatta her bir dövize bile çok ihtiyacımız olan şu günlerde böyle altın yumurtalayan bir tavuk neden kesildi anlayamadım gitti.

Bizim bildiğimiz devlette devamlılık esastır.

Bir hükümetin başlattığını diğer hükümet, bir valinin başlattığı diğer vali tamamlar.

Fakat burada maalesef tam tersi olmuş.

Sayın Elban’ın meselesi nedir bilemeyiz ama, bu tablodan Adana’nın zarar göreceğini çok iyi biliyoruz…