Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) 2023 Teşkilat Buluşması'na katıldı. Burada konuşan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı;

"NEREDE BATI?"

*3 gündür gerek bölge gerek dünya liderleriyle görüşüyorum, konuşmalar yapıyorum. Şu an itibari ile Gazzede su yok, ekmek yok, gıda yok. Bütün bunlar insan hakları evrensel beyannamesine ters. Nerede batı?

*Herhangi bir bu noktada aldıkları tedbir var mı? O da yok. Şimdi ne diyorlar; Amerika uçak gemisi gönderiyor 2nci uçak gemisi de gelecek. Bay Amerika; Amerika nere, Akdeniz, İsrail-Filistin nere? Ne işin var senin orada?

*Şimdi Amerika gibi bir ülkeye barışı tesis mi yakışır yoksa oraya benzinle körükle gitmek mi yakışır? Amerikadan beklenen nedir; bu. Ama düşünün Türkiye'ye ait Suriye'de bir SİHA'yı terörle mücadele ederken düşürecek kadar ferasetini kaybeden bir anlayış var. Biz senle NATO'da beraber değil miyiz?

*NATO'da beraber olduğun Türkiye'nin SİHA'sını terörle mücadele eden, bu ülkenin SİHAsını nasıl düşürürsün ya? Görmedim, bilmedim, farkında değilim bunu nasıl söylersin? Biz kriz ilk patlak verdiğinde tüm tarafları itidalle hareket etmeye çağırdık.

*Telefon diplomasisi ile çatışmalara diyalog yoluyla çözüm bulmaya gayret ettik. Bugüne kadar devlet ve hükümet başkanı seviyesinde 13 liderle telefon görüşmem oldu.

"KATLİAM DERECESİNE VARAN SALDIRILARIN HİÇBİR İZAHI YOK"

*Dışişleri Bakanımız bir taraftan muhataplarıyla irtibata geçerek görüşmelere devam ediyor. Neler yapabiliriz? Bunun üzerinde duruyoruz.

*Düşünün Mısırın refah kapısını bombaladılar. Buradan insani yardım gönderme noktasında; adım atalım, bunun çalışmasını yapalım dedik. Ama orayı da bombaladılar. Sayın Sisi ile de bu konuyu görüştük. Atacağınız adımlar var. Bu insanlar susuz, bu insanlar gıdasız. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde bunlara yönelik atılması gereken adımları gerektiren görevler var.

*Ama asla; bunların böyle bir derdi yok. Onların yok ama bizim var. Sivillere yönelik hiçbir eylemi tasvip etmediğimizi açık ve net bir şekilde ifade ettik. Hamaset peşine düşmeden tüm bölgemize sıçrama riski olan bu ateşi bir an önce söndürmenin derdinde olduk.

*Bugün de aynı yerde duruyoruz. Orantısız şiddetin daha fazla şiddete, daha fazla acıya, daha fazla yıkıma, daha fazla istikrarsızlığa sebep olacağını söylüyoruz. Gazze'de yaşananlar tam olarak budur. Gazzeli kardeşlerime yönelik katliam derecesine varan saldırıların hiçbir izahı olamaz.

"UÇAK GEMİSİNİ GÖNDEREREK NE YAPMAK İSTİYORSUN?"

Erdoğan, İsrail ile Filistin arasında yaşanılanlara ilişkin konuşmasının devamında şunları söyledi:

*Toplam 360 kilometre karelik dar bir alanda yaşayan 2 milyon Gazzelinin elektriğini, suyunu akaryakıtını, gıdasını kesmek ne insanidir, ne vicdanidir ne de bunun savaş hukukunda yeri vardır.

*Sene 1947 ve sene 2023. Sürekli olarak İsrail buraları işgal ederek ne yaptı; şu anda ufacık bir yere Filistin'i mahkum etti. Olması gereken ne? 1967 sınırları içerisine Filistin'i kavuşturmaktır.

*Sonucu ne kadar can yakıcı olursa olsun hiçbir eylem böyle bir zulmü haklı kılmaz. Devletler ile örgütleri ayıran en temel özellik uluslararası hukuka ve insani değerlere olan bağlılıktır. Örgütlerden farklı olarak devletler savaş hukukuyla insan haklarına riayet etmekle mükelleftir. Bu çizginin giderek kaybolduğunu görüyoruz.

*İçinde binlerce askerin, uçağın, silahın olduğu uçak gemisini göndererek ne yapmak istiyorsun? Filistin halkına yönelik insani yardımları durdurarak ne yapmak istiyorsun? Gazze'de yaşanan insani trajediye kör ve sağır kesilerek barışı hizmet edilmeyeceği açıktır.

*Barışa hizmet etmeyen her adım savaşa destek vermek demektir.  Biz bu çatışmaların, bu saldırıların, daha fazla büyümesini ve Allah korusun bölgemize yayılmasını istemiyoruz. Bölgede söz ve etki sahibi tüm aktörleri körü körüne birilerini desteklemek yerine gerilimi düşürmek için çaba harcamaya çağırıyoruz.

14-28 MAYIS SEÇİMLERİ

*Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimlerinden birisi olarak kayda geçen 14 ve 28 Mayıs seçimlerini tam bir demokrasi şöleni içinde yüzde 90'ları bulan rekor katılım oranlarıyla gerçekten istisnai bir atmosferde icra ettik.

*Meclis'te Cumhuriyet İttifakı'nın, Cumhurbaşkanlığında da şahsımızın zaferle çıktığı seçimler, siyaset tarihimize bir dönüm noktası olarak yazıldı. Pek çok çirkinlikle karşılaştık. Sayısız iftiraya ve ithama maruz kaldık. Daha önce siyasette hiç görmediğimiz kirli pazarlıklara şahit olduk. Ne dediler? Altılı masa dediler. Ne dediler?

*Gerekirse 16'lı masa dediler. Ne dediler? Gerekirse 1600'lü masa dediler. Ne oldu? Ne altılı, ne 16'lı masa ne de 1600'lü masa tuttu.

*Gençler şunu unutmayın. Bakın şu anda parlamentoda bu masadan bir kişi var mı? Nerede bunlar? Yok oldular. Ama kim var? Millet var millet. Terör örgütlerinin siyasete alenen müdahale ettiği sahnelerle karşılaştık.

*Ülkemizdeki sığınmacıların hedef gösterildiği provokasyonları gördük ama tüm bunlara rağmen her iki seçimde de aziz milletimizin teveccühüne mazhar olmayı başardık.

*Sizlerin şahsında bizlere destek veren tüm gençlerimize teşekkür ediyorum. Siz bize sandıkta sahip çıktınız. Biz de sizin için çalışmaya, sizlere hizmet etmeye devam edeceğiz. (AA)