Erdoğan açık konuştu, “Ekonomimizi mahvetmeye çalıştılar ama başaramadılar” Peki kimler? Bak konuşmanın o kısmı kapalıydı... İsim vermekten kaçındı. Dertleri neymiş bizimle? Orasını hiç anlatmadı.

Nitekim dünyadaki her ülke “Ne kötülük yapabilirim Türkiye’ye?” diye başlıyor güne... Anayasalarının değişmez ilk üç maddesinden biri Türkiye’nin kuyusunu kazma girişimi... Kimin bu kadar çok umurundayız sahi?

★★★

Erdoğan devam etti, “İşte şu anda İngiltere’nin hali ortada, Fransa’nın ve Almanya’nın hali ortada. Elhamdülillah bizim halimiz de ortada...” dedi...

Kesin başka bir Türkiye daha var ama bize göstermiyorlar. Yoksa ortadaki duruma bakıyorum oldukça fena... Bununla övünemeyeceğine göre acaba nerede o Türkiye?

Ona küçük sürprizler yapın tadında aniden mi ortaya çıkartacak acaba? Heyecanlandım valla...

★★★

Ekonomimizin “kötü” demek için ne olması gerekiyor mesela? İnsanlar sokaklarda üstlerini başlarını mı yırtmalı... Açlıktan sapır sapır kırılmalı mı?

Sabahın kör karanlığında kuyruğa girip beş lira ucuz kıyma için saatlerce sırada mı beklemeli? Bi dakika lan... Zaten bu, şu anda yaşanan!

★★★

Biz bu refahı hak edecek ne yaptık? Bol para bulunca hepimiz şımardık.  Tanzim satış mağazaları aslında halkımızın sosyalleşme alanları... Çok ince düşünmüş buraları...

Kaldı ki; ülkede savaş, kıtlık, doğal afet falan söz konusu değil... Savaş halinde olan Ukrayna ve Rusya’da bile böyle yüksek enflasyon yok... Ekonomimizin iyi hali buysa kötüsü nasıl oluyor çok merak ediyorum valla...

★★★

İşin enteresanı “Paris’te metrolarda damdan sular akıyor sular... Bizim metrolar pırıl pırıl, tertemiz. Haberleri yok” demesi... Ufak bir ayrıntı onların metrolarının 123 yıllık olması... Bırak da azıcık aksın damı...

Zavallı Fransızlar! Yıllık ortalama gelirleri kişi başı 40.500 dolar... Bizim 9.000 dolarda gözleri var. Airbus uçakları gibi şeyler yapıyorlar. Savaş uçakları, uzaya attıkları uydular da derken Renault, Citroen ve Peugeot gibi otomobilleri üretiyorlar kendilerince... Zira TOGG’u durduramayacaklar.

★★★

Sahi biz Fransa’yı boykot ediyorduk. Hatta Erdoğan; “Fransız markalara asla iltifat etmeyin, bunlardan satın almayın” diye halka seslenmişti. Ne oldu? Durum devam ediyor mu?

Ediyor galiba... Keşke sadece Fransa olsa... Millet ay sonunu nasıl getireceğini düşünürken, Euro fiyatı 20 lirada seyrederken, bırak Fransız malını parasızlıktan Türk malını bile boykot ediyor bizim millet istese de istemese de...

★★★

Konuşmasında esas darbeyi “Kardeşlerim, göreve geldiğimizde, 94’te İstanbul’un suyu var mıydı?” sorusuyla vurdu. Kimse gıkını çıkartamadı.

Oysa cevap aşikardı... Bırak suyu Boğaz bile yoktu. İçmek için taşı sıkıp suyunu çıkarıyorduk. Yıkanma, diş fırçalama, abdest hak getire... Nereden nereye?