Bursa'da, yerel bir internet sitesinin genel yayın yönetmenliğini yapan A.K., internetten yayın yapan televizyon kanalında sunduğu sabah programında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ölüm haberini verirken "Mekanı cennet olsun" ifadesini kullandı. 

Sosyal medyada büyük tepki çeken yayın sonrası Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, A.K. hakkında 'Terör örgütü propagandası yapma' suçundan soruşturma başlattı. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından ifadesi alınmak üzere emniyete götürülen A.K., sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, sözlerini canlı yayın kazası olarak değerlendirerek, şu ifadeleri kullandı:

* "Öncelikle bilinmesini isterim ki canlı yayın esnasında, toplumu bilgilendirmekle yükümlü bir gazeteci olarak kullanmış olduğum ifadelerin farklı şekilde yorumlanması, şahsımı derinden üzmüştür. 1984 yılında başladığım ve ilk günden beri gururla ifa ettiğim gazetecilik mesleğinin gereği olarak, halka her zaman doğru ve tarafsız haber aktarma ilkesine bağlı şekilde çalıştım. Canlı yayın şartları altında söylenen kimi ifadeler, özellikle de toplumsal açıdan bu gibi hassas dönemlerde ne yazık ki farklı yorumlanabiliyor. Duygularımı açıkça ifade etmem gerekirse, 40 yıllık gazetecilik kimliğimden bağımsız olarak, ömrünü Atatürk'ün ilkelerine ve cumhuriyetin değerlerine sıkı sıkıya bağlı geçirmiş, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi üyesi bir Türk vatandaşı olarak, ülkemize karşı hain planları olan FETÖ elebaşının ölümüne rahmet dilemem asla mümkün değil. Ne ben ne de ailem, hayatlarının hiçbir döneminde bu tarz tarikatlar ile uzaktan yakından bağ kurmamıştır. 

* Dolayısıyla gerek yakın çevrem gerekse de mesleki olarak iletişimde olduğum herkes çok iyi bilir ki ülkemize karşı haince planlar yapan bu şahsa karşı, ilk günden bu yana tavrım da duruşum da nettir. Ancak toplumu bilgilendirmekle yükümlü bir gazeteci olarak, duygularımı canlı yayında tam olarak yansıtamamaktan ötürü böyle bir ifadeyi kullanmış bulundum. Aslında toplumsal sorumluluğumuz olduğu için canlı yayında doğru kelime seçimi yapamamaktan ötürü anonsu bu şekilde bitirmek durumunda kaldım. Zaten dikkat edilirse, o ifadeleri kullanırken yutkunmam da bunun bir göstergesi diye düşünüyorum. Canlı yayında söylenen sözlerin geri dönüşünün olmamasından dolayı da maalesef aklıma gelen yüzlerce kelime arasından bunu kullanmış bulundum. Fakat insani duygularla söylenmiş bir cümlenin bu denli çarpıtılması gerçekten üzücü. Bu yüzden, farklı bir algıya neden olan bu hatalı sözlerimden dolayı şahsım ve kurumum adına kamuoyundan özür diliyorum. Anlayışınız ve desteğiniz için teşekkür ederim."

"HANGİ MAKSATLA OLURSA OLSUN KESİNLİKLE KABUL EDİLEMEZ"

A.K.'nin genel yayın yönetmenliğini yaptığı internet sitesinden yapılan açıklamada ise şöyle denildi:

* "Modern ve gelişmiş bir Türkiye ile Atatürk ilke ve inkılapları hedefinde objektif yayıncılık ilkeleri ile hareket eden kurumumuz, internet gazeteciliğinde birçok ilki başarmış, Türkiye'nin en büyük yerel internet gazetelerinden bir tanesidir. Kurulduğu 2009'dan beri de aynı çizgi ve kararlılıkla yoluna devam etmektedir. Bugün Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı ile yapılan bir TV röportajında kurumumuzda köşe yazarı ve genel yayın yönetmeni olarak çalışan A.K. tarafından, vatan haini, teröristbaşının ölümü ile ilgili yapılan ve toplumumuzun hassasiyetlerine ters düşen ifadeler, bizleri de derinden yaralamıştır. 

* Hangi maksatla olursa olsun, toplumumuzda bu tarz olumsuz etkilere neden olacak bir sürecin içinde kurumumuzun adının geçmesi, kesinlikle tarafımızca da asla kabul edilemez. Ülkemizin ve vatanımızın bölünmez bütünlüğü her şerefli vatan evladında olduğu gibi, bizlerin de kırmızı çizgisidir. Hain darbe girişiminin mimarı FETÖ elebaşının ve havarilerinin; başta şehitlerimiz ve gazilerimiz olmak üzere bu yüce milletin önünde verecekleri hesap, tüm toplumumuz gibi bizim de en büyük isteklerimizdendir. Bu kapsamda gereken adımları ivedilikle atacağımızdan değerli okuyucularımızın şüphesi olmasın."