Ramazan’da uzun süren açlık karşısında, vücudun kendini korumak için alarma geçtiğine ve geçici olarak kıtlık sendromuna girdiğine dikkat çeken Altın; "Oruç tutan kişiler, uzun süren bir açlık dönemi sonrası, normal yeme düzenine geçtiklerinde tatlılardan kesinlikle uzak durmalıdır. Bayram ziyaretlerindeki şeker ve tatlı ikramları, sağlığımızı olumsuz etkiler ve kilo alımına neden olur." dedi. shutterstock_414109627

BAYRAMDA SAĞLIĞINIZDAN OLMAYIN

Gülşen Altın'a göre; şeker, çikolata ve şerbetli tatlıların fazla tüketilmesi, vücudumuzda aşırı şeker yüklenmesine ve devamında şekerin düşmesine sebep olurken, tatlıyı abartmak asıl besin ihtiyaçlarımızı karşılamamıza da engel olabilir. Artan tatlı tüketiminin yağ ve kolesterolde ani yükselişlere neden olacağını belirten Altın; ailesinde hipertansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, kalp-damar hastalıkları, mide- bağırsak hastalıkları olanların ve yaşlı kişilerin bu konuda daha hassas davranmaları gerektiğini söyledi. Altın, "Sağlıklı bireylerin de kan şekerlerini dengeleyebilmesi için tatlı tüketimine sınır getirmelerini öneriyoruz. Çay şekeri olarak bilinen glikozun; kanseri beslediği, bağışıklık sistemini zayıflattığı ve metabolizmayı kötü etkilediği de unutulmamalı." dedi. shutterstock_425861548

BİR DİLİM BAKLAVA ÜÇ DİLİM EKMEĞE EŞİT

Bir dilim baklavanın şurubu sıkıştırılıp süzdürüldüğünde bile, üç ince dilim ekmek yerine geçecek kadar, yani yaklaşık 215 kalori alındığına dikkat çeken Gülşen Altın; "Bayram boyunca tatlı yemek niyetindeyseniz kesinlikle porsiyonlarınızı tadımlık bırakmalısınız. Yapılan bir araştırmaya göre, bir besinin tadının beyinde ve damakta algılanıp keyif duyulabilmesi için ceviz kadar yenilmesi yeterli bulunmuştur. Canınız çok baklava çektiyse yediğiniz miktarın ceviz büyüklüğünde olması size aynı hazzı yaşatacaktır. Cevizden daha büyük miktarda yediğiniz her bir kırıntı artık kilo almak için yapılmış bir hamledir. " dedi. img_4822

"ŞERBETLİ TATLILARDAN SONRA YARIM BARDAK SÜT VEYA AYRAN İÇİN"

Gülşen Altın, tatlıya "hayır" denilemiyorsa tüketimin günde bir porsiyonu geçmeyecek şekilde; yani bayram boyunca 3 dilim baklava ya da 3 kase sütlü tatlıyla sınırlandırılmasını önerdi. Altın, şerbetli tatlılardan sonra yarım bardak kadar süt veya ayran içilmesini, bu şekilde tatlıdaki şeker miktarı ile sütlü üründeki proteinin etkileşerek şekerin kanda hızlı yükselmesinin engelleneceğini söyledi. shutterstock_520532956

BAYRAM SOFRALARINDA SEBZEYE YER VERİN, EGZERSİZİ İHMAL ETMEYİN

Gülşen Altın, tatlı tüketimi dışında kurulacak bayram sofralarında dikkat edilmesi gerekenler konusunda da uyarılarda bulundu. Altın; "Etin yanına hamurlu gıdalardan ziyade sebze ve salataya ağırlık verilmesini öneririm. Ette tercih kuzu eti yönünde olmalı. Kuzu eti günlük protein ihtiyacınızın ortalama yüzde 60’ını karşılar. Bu arada egzersiz de ihmal edilmemeli. Yüzmek, diğer egzersizlere kıyasla daha fazla kalori yakılmasını sağlar. Ramazan Bayramı'nın yaz aylarına gelmesinden faydalanın ve her gün 1 saat yüzmeye çalışın. Her gün yüzerseniz, besin kaçamaklarınızı gönül rahatlığıyla arttırabilirsiniz." dedi.