İsrail Meclisi, bugünkü oturumunda "İsrail'in ulusal güvenliğine zarar verdiği gerekçesiyle hükümete yabancı basın kuruluşlarını kapatma yetkisi tanıyan" kamuoyunda "Al Jazeera Tasarısı" diye isimlendirilen tasarıyı ikinci ve üçüncü oylamada kabul etti.

Başbakan Binyamin Netanyahu, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, Al Jazeera'nin İsrail güvenliğine zarar verdiğini, 7 Ekim'deki saldırılara "aktif" olarak katıldığını ve İsrail askerlerine karşı kışkırtıcı dil kullandığını iddia etti.

Kanalın bundan sonra İsrail'de yayın yapamayacağını duyuran Netanyahu, "Kanalın faaliyetinin durdurulması için yeni yasaya uygun olarak derhal harekete geçmek niyetindeyim" ifadesini kullandı.

Netanyahu, İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi ve Ofir Katz başkanlığındaki Meclis Komisyonu üyeleri öncülüğünde desteklenen ve Meclis'te onaylanan yasa tasarısını memnuniyetle karşıladığını belirtti.

Uzun süredir Netanyahu'nun onaylanmasını istediği yasa tasarısının, İsrail'in Gazze'ye saldırıları sırasında ön plana çıkan "Al Jazeera'nın İsrail'deki yayınlarını durdurma" amacıyla çıkartıldığı belirtiliyor. Yasa tasarısı, İletişim Bakanı'na "ulusal güvenliğe zarar verdiği gerekçesiyle bir basın organının" yayın platformlarından kaldırılması, İsrail'deki ofislerinin kapatılması, ekipmanlarına el koyulması, internet sitelerine erişiminin engellenmesi yetkisi tanımlıyor.

ABD: ENDİŞE VERİCİ BİR ADIM

Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, İsrail'in Katar merkezli Al Jazeera kanalının yayınlarını durdurma kararını, "Eğer doğruysa endişe verici bir adım." şeklinde yorumladı.

Beyaz Saray Sözcüsü Jean-Pierre, günlük basın brifinginde İsrail Parlamentosu Knesset'in Al Jazeera ile ilgili kararını değerlendirdi.

Jean-Pierre, ABD yönetimi olarak her zaman ve her yerde basın özgürlüğünü savunduklarını ve savunmaya devam edeceklerini kaydederek Al Jazeera örneğinde de bakış açılarının değişmediğini belirtti.

ABD'li Sözcü, "İsrail'in ne yapıp ne yapmayacağı konusunda sizi onlara yönlendiriyorum fakat eğer (haberler) doğruysa endişe verici bir adım. ABD olarak dünyanın farklı yerlerinde görev yapan gazetecilerin işlerini destekliyoruz ve buna Gazze'deki çatışmaları aktaran basın mensupları da dahil. Dolayısıyla eğer bu haberler doğruysa bu bizi endişelendirir." yorumunu yaptı.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VURGUSU

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller ise yasakla ilgili yorum yapmaktan kaçınsa da "basın özgürlüğünü" desteklediklerini ve Gazze'de olanların dünyaya aktarılması konusunda uluslararası gazetecilerin önemli işler yaptıklarını belirtti.

Kendisinin de Al Jazeera'ya röportaj verdiğini ve bazı konularda ayrı düşünseler de birçok başlıkta kanal ve muhabirleri ile irtibat halinde olduklarını aktaran Miller, dünyanın her yerinde basın özgürlüğü konusunda gazetecilerin rahat çalışabilmesi gerektiğini kaydetti.

AL JAZEERA YASA TASARISI

İsrail devlet televizyonu KAN'ın 20 Ekim 2023 tarihli haberinde, İsrail hükümetinin "devlet güvenliğine tehdit oluşturan" televizyon kanallarının kapatılabilmesine izin veren düzenlemeleri onayladığı bildirilmiş, karar doğrultusunda, İsrail'deki Al Jazeera ofislerinin kapatılmasının ve ekipmanlarına el konulmasının mümkün olduğu belirtilmişti.

İsrailli bakanlar, medyada "Al Jazeera Tasarısı" olarak bilinen yasa tasarısını 12 Şubat'ta onaylamış ve parlamento da aynı gün yapılan ilk okumada yasaya ilk onayı vermişti.

İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi de 21 Şubat'ta Al Jazeera'nın yayın yapmasını engellemek için gerekli prosedürlerin tamamlandığını duyurmuştu.