Faktoring, firmaların mal ve hizmet satışlarından doğan yurt içi ve yurtdışı vadeli alacaklarının faktoring şirketi tarafından temlik alınarak garanti, alacak ve tahsilat yönetimi, finansman hizmetlerinin bir arada sunulduğu komple bir finansman yöntemi olarak tanımlanıyor.
KRİZ DÖNEMİNDE TALEP ARTAR
Bankacılık sisteminde artan kredi faizleri finansmanını bankacılık sektöründen karşılayan faktoring firmalarına da doğrudan yansıyor. Reel sektörün özellikle de KOBİ’ler için önemli bir fonlama aracı olan faktoring şirketlerine genellikle bankacılık sektöründen finansman sağlayamayan küçük işletmeler başvuruyor. Ancak, ticari işletmelerin kısa vadeli nakit ihtiyaçlarını karşılayan faktoring şirketlerinde işlem hacimi her geçen gün azalıyor. Şirket geri ödemelerinde vadelerin kısaltılması için önemli bir araç olarak kullanılan faktoring de faizlerin yüzde 40’ı aşmasıyla birlikte cazip olmaktan çıktı. Bu oranda yüksek faizlerle çek bozdurmak için ancak bir firmanın çok zor durumda olması gerekiyor. Böyle olunca da bu seviyelerde işlem yapmak istemeyen KOBİ’ler vadelerin dolmasını beklemeye başlıyor. Bu da piyasalarda nakit dengesini alt üst ediyor. Şirketlerin geri ödeme kabiliyetleri giderek bozuluyor. Genellikle kriz dönemlerinde nakit akışını sağlamak için faktoringe olan talep artıyor. Bankalar kriz dönemlerinde mali yapısı bozulan firmalara karşın daha tedbirli davranıyor, ancak bu dönemlerde faktoring şirketleri alacağın yapısındaki riske bağlı olarak firmalara nefes aldırabiliyor.
SEKTÖRDE SIKINTILAR BÜYÜYEBİLİR
ABD’de Lehman Brother’ın iflası ile başlayan küresel krizin ardından 2009 yılında Türk Lirası kredilerde faktoring şirketlerinin payı yüzde 3.2’lerden yüzde 5’lere kadar çıkmıştı. Özellikle daha kırılgan, piyasalardaki çalkantılara karşı duyarlı küçük firmaların başvurduğu faktoring şirketlerinin yılın ikinci yarısından itibaren işlemleri ciddi derecede yavaşladı. Tasfiye olunan alacakların kredilere oranı ise yüzde 5.1 ile bankaların ve diğer finansal kurumların önüne geçti. Şimdilik sektör için bir tehdit oluşturmadığı belirtilen tasfiye olunan alacakların artması durumunda sektörde sıkıntıların büyüyebileceği dile getiriliyor.
SON BİR YILDA YÜZDE 25 ARTTI
Türkiye Bankalar Birliği’nin verilerine göre, faktoring şirketleri tarafından bildirimi yapılan nakdi krediler hacmi Haziran ayı itibariyle son bir yılda yüzde 25.3 oranında 33.3 milyar liraya ulaştı. Faktoring sektöründe tasfiye olunan alacaklar ise aynı dönemde 1.5 milyar liradan 1.8 milyar liraya çıktı. Öte yandan, KOBİ’lerin haziran ayı itibarıyla 646 milyar 107 milyon TL kredi borcu bulunurken, 30.6 milyar lira tutarında kredi ise takipte. Bankaların takibindeki KOBİ kredilerinin 10.5 milyar lirası mikro işletmelere, 10.1 milyar lirası küçük işletmelere, 9.9 milyar lirası ise orta büyüklükte işletmelere ait.