İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları kurucusu Muhsin Ertuğrul, ölümünün 45. yılında kabri başında anıldı.
"DAHA KALABALIK OLMAYI UMUT EDERDİM"
İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, anma töreninde yaptığı konuşmada, "Bu yıl dönümünde burada daha kalabalık olmayı umut ederdim. Çok büyük emeklerle bugün tiyatromuz bu hale gelmiş" dedi.
Şehir Tiyatroları Eski Genel Yayın Yönetmeni ve Baş Dramaturg Hilmi Zafer Şahin de şunları söyledi:
"Muhsin Ertuğrul olmasaydı ne olurdu? O olmasaydı tiyatro kurumsallaşabilir miydi? Tiyatro okulları açılabilir miydi? Bilgi, birikim ve yeteneğin bir araya geldiği sanat yapıları oluşturulabilir miydi? Devletin ya da yerel yönetimlerin tiyatro bakışı sağlanabilir miydi? Tiyatrocuların bütün sorunlarına rağmen güvenceleri Devlet Tiyatroları ve Şehir Tiyatroları aracılığıyla örnek oluşturabilir miydi? Yazarların telif haklarının korunması, tiyatroda her mesleğin bir kimlik bulması ve adının konması, yine özel tiyatroların bu ülke için ne anlam ifade ettiği, yaptığı çalışmaların bütününe bakıldığında belki Muhsin Ertuğrul'un yerini daha iyi anlarız diye düşünüyorum."
Oyuncu Hüseyin Köroğlu, Muhsin Ertuğrul'un çağdaş Türk tiyatrosunun kurucularından biri olduğuna işaret ederek, "Biz de onun evlatları olarak, bizlere emanet ettiği çağdaş bayrağı, mutlaka bizden sonraki nesillere iletmek için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz, göstereceğiz de..." ifadelerini kullandı.
"TÜRK TİYATROSUNUN BABASI, HER ŞEYİ..."
Oyuncu Betül Arım da Ertuğrul'un ve eşinin çok özel kişiler olduğunun altını çizerek, "Türk tiyatrosunun kurucusu, babası, her şeyi. Galiba Muhsin Bey'in en önemli özelliklerinden birisi de disiplinli oluşu, bitmeyen çalışma azmi. O dönemi, onun yaptıklarını düşündükçe çok heyecanlanıyorum. Çoğumuz onun yaptıklarının tümünü aslında bilmiyoruz. İnsan okuduklarını unutuyor. Onun yaptıklarını tekrar okumak lazım" değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından Ertuğrul'un kabrine karanfil bırakıldı.