Önceki gün Bursa’da, “Nilüfer Belediyesi Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi”nin açılışındaydık.

Cumhuriyet’in 100. yılı anısına açılan ve 20 yıllık bir çabanın ürünü olan müze, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Bursa’da tedavi gördüğü hastanede kullandığı mobilyalara da ev sahipliği yapıyor.

Müzenin en özel bölümü olan “Atatürk Odası”nda, Cumhuriyet’in ilk yıllarında başlayan sağlık seferberliğinin olağanüstü hikayesi ziyaretçileri karşılıyor.

★★★

Müzeyi gezenler, çok çarpıcı gerçeklerle karşılaşıyorlar.

Örneğin binlerce yurttaşımızın genç yaşta ölümlerine neden olan verem, sıtma, tifüs, kolera, humma, boğmaca, kızıl, kızamık, çiçek, cüzzam (lepra) ve frengi gibi hastalıkların devrim gibi bir mücadele ile önünün nasıl alındığını ve bunu genç Cumhuriyet’in sağlık seferberliğine borçlu olduklarını görüyorlar.

“Kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyet”in her doğan çocuğu aşılayarak Anadolu’daki birçok ölümcül hastalığı silmeyi başardığını hatırlıyorlar.

Dr. Ceyhun İrgil, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Odası’nda ziyaretçileri bilgilendiriyor.

★★★

Müzenin etkileyici bölümlerinden birini de Cumhuriyet’e kalan sağlık mirasının gözler önüne serildiği bölüm oluşturuyor:

■ O tarihte ülke nüfusu 13 milyon kişi. (11 milyonu köyde yaşıyor)

■ 40 bin köy var ama 38 bininde okul yok!..

■ Okuma yazma oranı erkeklerde yüzde7, kadınlarda ise binde 4!..

■ Tüm ülkedeki lise sayısı 23, kız öğrenci sayısı ise; 230!..

■ Tek üniversite mevcut. O da İstanbul Darülfünunu!.. 

■ Öğretmen çok az, üstelik üçte birinin öğretmenlik eğitimi yok!..

■ Hastane: 86!..

■ Doktor: 554!..

■ Eczacı 60!.. (sadece 8’i Türk)

■ Diplomalı hemşire: 4!..

■ Diplomalı ebe: 136!..

■ Diş hekimi: 0!.. (Evet, yanlış okumadınız; sıfır!.. Diş tedavisi yapanların tümü alaylı dişçi ya da 2 yıllık teknisyenlik okulu mezunu!..)

■ 6 milyon yurttaş, sıtma, verem, cüzzam (lepra), frengi ve trahom gibi enfeksiyon hastalıklarının pençesinde kıvranıyor!..

■ Bebek ölüm oranı hızı binde 480 (Yani iki bebekten biri, 1 yaşını bitirmeden hayatını kaybediyor...)

İşte böylesine acı bir sağlık tablosunu devralıyor genç Cumhuriyet...

★★★

Dr. Musa Kazım’ın 1925’te yazdığı kitap.

Müzede beni adeta çarpan ve uzun uzun düşündüren objelerden biri de eski yazıyla kaleme alınmış 1925 basımı bir kitap oldu.

Dr. Musa Kazım’ın imzasını taşıyan kitabın adı: “Nasıl Şişmanlamalı?”

Günümüzün popüler ve çok satan sağlık yayınlarının kaliteli ve uzun bir yaşam için kilo almamayı öneren diyet kitapları olduğu düşünüldüğünde, “Nasıl Şişmanlamalı?” adlı bu eser, apayrı bir anlam kazanıyor.

Zira kitap, savaştan yeni çıkmış, yokluk içinde salgın hastalıklara karşı hayatta kalma mücadelesi veren bir topluma nasıl kilo alınacağını anlatıyor!..

Ve daha ilk bakışta “Cumhuriyet sayesinde nereden nereye?” dedirtiyor.

Değerli kardeşim Dr. Ceyhun İrgil’i ve Nilüfer’in değerli Belediye Başkanı Turgay Erdem’i, topluma kazandırdıkları bu muhteşem eser nedeniyle yürekten kutluyorum.