Anayasa Mahkemesi'nin, İstanbul Okmeydanı Cemevi'nde öldürülen Uğur Kurt'un "yaşam hakkının ihlal edildiği" yönündeki kararının ardından sanık polis memuru S.K'nin yeniden yargılanmasının 2'nci duruşması görüldü.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya maktul Uğur Kurt'un ailesi katıldı. Sanık polis memuru S.K.'nın duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanması bekleniyordu ancak teknik nedenlerden dolayı duruşmaya bağlanamadı. Duruşmada taraf avukatları da hazır bulundu.

"SANIK HAKKINDA PARA CEZASI VEREN HAKİM VE HEYETİ KINIYORUM"

Duruşmada söz alan Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt, "Masum bir insanın kolluk kuvveti tarafından yaşam hakkının elinden alınması ve bizim yaklaşık 10 yıldır adalet arıyor ve bugün hala burada olmamız çok acı. 25 Nisan 2017 tarihinde görülen haklı davamızda sanığa 12 bin 100 lira para cezası veren hakim ve heyeti kınıyorum ve asla kabul etmiyorum" dedi.

"YAŞADIĞIMIZ ADALETSİZLİĞİ ANLATAMIYORUM"

Çocuklarının babası öldürüldüğünde bir buçuk yaşında olduğunu söyleyen Narin Kurt, "Bundan sonraki hayatında babasızlığa mahkum eden kişiye ceza verilmiyor olması çok acı. Oğlum büyüyor ve süreci sorgulamaya başladı. Ben oğluma yaşadığımız adaletsizliği anlatamıyorum. Biz haklı davamızda yüce adalete ve sizin vicdanınıza sığınıyoruz. Bu zamana kadar yaşadığımız haksızlığın son bulmasını ve adalet terazisinde eşit tartılmayı ben ve ailem adına sizden umutla bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

MÜTALAA AÇIKLANDI

Duruşmada mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre mahkemenin suç vasıflandırmasının yerinde olduğu, sanığın somut olayda dikkat ve özen yüklülüğüne aykırı hareket ederek maktul Uğur Kurt'un ölümüne sebebiyet verdiği, sanığın bu suretle üzerine atılı taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği, ancak Anayasa Mahkemesi kararında da belirtildiği gibi cezanın eylemle orantılı olması ve ihlalin ortadan kaldırılması gerektiğinden sanık hakkında "Taksirle bir kişinin ölümüne neden olma" suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını ve  verilen hapis cezasının para cezasına çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etti.

DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme heyeti, avukatlara mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre verilmesine hükmetti. Ayrıca mahkeme, sanık polis memuru S.K.'nın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'ndeki teknik arıza duruşmaya katılamamasını gerekçe göstererek duruşmayı erteledi.

CHP İL BAŞKANI ÇELİK : BU DAVA TÜRKİYE TOPLUMUNUN DAVASI

Duruşma sonrasında Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, "Uğur Kurt davasını takip etmek için Çağlayan Adliyesi'ndeyiz. Ailenin bir adalet arayışı var. İçeride Uğur Kurt'un eşi, 'Çocuğum eşim katledildiğinde iki yaşındaydı, bugün 11 yaşında ve artık benim ona bir şeyler söylemem gerekiyor' dedi. 'Ben çocuğuma buranın güzel bir ülke olduğunu, adaletin mutlaka yerini bulacağını söylemeye çalışıyorum ama bunu söyleyemiyorum ne yazık ki' dedi. Vicdanlara seslendi. Dolayısıyla ailenin bir adalet arayışı var. Bu dava sadece Uğur Kurt davası ailenin davası değil, bu dava aynı zamanda Türkiye toplumunun davası. Bu yönüyle adaletin vicdanlarda tesis edilebilmesi için davanın takipçisi olacağız. 1 Mart 2024 tarihinde yine burada olacağız ve davayı takip edeceğiz" dedi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Uğur Kurt, Okmeydanı'nda 22 Mayıs 2014'teki olaylar esnasında, bir yakınının cenaze törenine katılmak için Okmeydanı Cemevi'nde bulunduğu sırada başına mermi isabet etmesi sonucu yaralanmış ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, sanık polis memuru S.K. hakkında "taksirle öldürme" suçundan 6 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.

Dosyanın gönderildiği İstanbul 85. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın "taksirle öldürme" değil, "kasten öldürme" suçundan yargılanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, sanığın "olası kastla öldürmek" suçundan 20 ila 25 yıl arasında değişen hapis cezasını öngören hükme göre yargılanmasını istemişti. Dava dosyası, istenen cezanın ağır ceza kapsamında olması nedeniyle İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti.

SAVCI 25 YILA KADAR HAPİS İSTEMİŞTİ, MAHKEME PARA CEZASI VERDİ

Yargılama sırasında esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın olası kastla hareket edip Uğur Kurt'un silahla ölümüne sebebiyet verme suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etmişti. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığa "taksirle ölüme neden olma" suçundan 2 yıl hapis cezası vermişti. Duruşmadaki tutum ve davranışlarını lehine takdiri indirim nedeni kabul ederek sanığın cezasını 1 yıl 8 aya indiren mahkeme, bunu da 605 gün karşılığı 12 bin 100 lira adli para cezasına çevirmişti. Kararın ardından Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt'un başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi, "maktulün yaşam hakkının ihlal edildiğine" karar vererek sanığın yeniden yargılanmasına hükmetmişti.