Ülkemizde iktidar partisi var, muhalefet partileri var, bunların genel başkanları var. Velhasıl var oğlu var!
Ülkenin yönetiminden sorumlu iktidar partisi AKP, muhalefet partilerine lâf yetiştirmekten başka bir şey yapmıyor!
Bu arada ülkede kan gövdeyi götürüyor, onların umurunda mı?
“Açılım” diye diye PKK’nın güçlenmesine, dağlara silah ve patlayıcı depolayıp bu dehşet dolu günlere kolayca hazırlanmasına sebep oldular!
Bugün Güneydoğu illerindeki kanlı çatışmalar, “Açılım” denilen süreç sırasında PKK’nın ne kadar yol aldığını, bölgeyi silah deposuna çevirip, korkunç tuzaklar hazırladığını gösteriyor.
***
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ülkenin sorunlarını, siyasetçilerden çok daha bilinçli, çok daha etkili biçimde dile getiriyor.
Feyzioğlu, infilak eden mayınların yollara çok uzun süre önce yerleştirildiği yönündeki açıklamaları hatırlatarak:
“Peki, bu süre içinde iktidar ne yapmış?” diyor ve bu soruya kendisi cevap veriyor:
“Ordunun, emniyetin ve dışişlerinin yetişmiş kadrolarını yok etmiş...
Esad’ı devirmek takıntısıyla, Suriye’de örgütün serpilip büyüyeceği geniş bir alanın oluşmasını sağlamış.
Terör örgütü ile müzakere yaparken, gözlerini kapamış ve derin derin uyumuş!
Askerimize, polisimize ve sivil halka karşı ölüm kusacak bütün hazırlıklar yapılırken iktidar alan hâkimiyetini örgüte terk etmiş!”
***
“Açılım” denilen sürecin, iktidarın sımsıkı kapanmış gözleri önünde topyekûn kalkışma için verimli bir hazırlık dönemi haline geldiğini belirten Feyzioğlu şöyle diyor:
“Şimdi, erken seçim vesilesiyle kükrediğine bakmayın... Varsa bir sebebi bu yüksek seslerin, “Teröristler bütün bu hazırlıkları yaparken siz ne yapıyordunuz?” sorusunu sormayalım diye!”

CHP’ye destek şart!

“Seçim ittifakı” fikrini geçen hafta ben ortaya atmış “Kılıçdaroğlu’nun bunu düşünmesinde büyük fayda görüyorum” demiştim.
Bunun üzerine Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir görüşme yaptılar.
Siyasi kulisleri hareketlendiren sürpriz bir görüşmeydi bu...
Bir araya gelen iki liderin AKP iktidarını ve terörü sonlandıracak bazı seçeneklerin üzerinde durduğu ve görüşmenin olumlu geçtiği belirtildi.
***
Doğu Perinçek’in “Seçim ittifakına gidilmesi iyi olur” şeklindeki sözlerine Kılıçdaroğlu’nun “Desteğe açığız” cevabı verdiği öğrenildi.
Sonuçta, CHP ve Vatan Partisi’nden birer temsilcinin “Bu işi nasıl başarırız?” diye görüşmeleri sürdürmesine ve liderlere bir rapor sunmasına karar verildi.
Bu rapordan sonra, iki liderin vereceği karar doğrultusunda Vatan Partisi ya CHP’nin çatısı altında, ya da tek başına seçime girecek.
***
Sandalye ve koltuk peşinde olmadıklarını söyleyen Doğu Perinçek, ülkenin olağanüstü bir dönemden geçtiğini söylüyor (ki bunda haklıdır.)
Peki, CHP Genel Başkanı ne düşünüyor?
Aklın yolu bir... Onun bakışı da olumlu görünüyor...
“Güç birliği” konusunun değerlendirildiği belirten Kılıçdaroğlu “Karşılıklı görüşmeler devam ediyor. Olay netleştikten sonra kamuoyuna açıklama yapacağız.” diyor.
***
Halkın mutlaka eskisinden daha farklı bir tabloya, yeni bir heyecana ve yeni bir umuda ihtiyacı var.
CHP toplumda bu heyecanı yaratmak zorunda... Aksi halde sonuç geçen seçimden farklı olmaz ve hem CHP, hem de ülke kaybeder!

Te­bes­süm

Napolyon ve Türk medyası!

Uğur Dündar’ın, “Yalandan Kim Ölmüş” oyunu sırasında anlattığı bir fıkra:
Napolyon tekrar dünyaya gelmiş ve Beyaz Saray’da Başkan Obama ile görüşürken:
“Sayın Obama, sizdeki teknoloji bende olsaydı ben Waterloo Savaşı’nı asla kaybetmezdim!” demiş.
Sonra Moskova’ya girmiş, Cumhurbaşkanı Putin ile görüşürken:
“Sayın Putin, eğer sizin gizli servisiniz KGB benim elimde olsaydı ben Wateloo Savaşı’nı asla kaybetmezdim.” demiş.
Napolyon, son olarak Ankara’ya gelmiş ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşürken:
“Sayın Erdoğan” demiş “Eğer sizdeki Türk medyası gibi bir basın ve televizyon gücü benim elimde olsaydı, Waterloo Savaşı’nı kaybettiğimi  kimse duymazdı!”

Günün Sözü

“Suriyeli değilsin ki,ne üzülüyorsun?” dedi,
“İnsan değilsin ki sana ne anlatayım?” dedim.