Hem futbol hayatının en çok alkışlanan golünü attı.
Hem de hoca olarak en unutulmaz dersini verdi...
* * *
Bir zamanların müthiş futbolcusu Şota Arveladze, düne kadar Kasımpaşa Kulübü’nün başarılı Teknik Direktörüydü.
Başarısının yanı sıra şık görünümü, ağırbaşlı davranışları, esprili ama aynı zamanda bilgi dolu, dostluk ve barış yanlısı konuşmaları takdir topluyor ve sergilediği fotoğraf, ona saygın bir kimlik kazandırıyordu.
Ancak futbolda işler her zaman umulduğu ve planlandığı gibi gitmeyebiliyordu.
Yani teknik direktörlüğün doğasında biraz da nankörlük bulunuyordu!
* * *
Nitekim Kasımpaşa’nın durumu da, geçen yıla oranla pek parlak değildi.
Son haftalardaki maçların ardından Şota Arveladze’ye “Ne zaman istifa edeceksiniz” gibi sorular geliyordu.
Belli ki birileri onun sinirlenmesini ve çekip gitmesini istiyordu.
Ama o, tahrik amaçlı saçma sapan sorulara kızmak yerine, zeka ürünü esprili ve özgüven dolu cevaplar vermekle yetiniyordu.
Sinirlenmiyor, tam tersine gülüyor, güldürüyordu.
O gülerken sinirlenmesini bekleyenler birer sinir küpüne dönüşüyordu!
* * *
Şota Arveladze, Konya’ya kendisinin ve takımının üzerindeki kara bulutları dağıtmak ümidiyle gitti.
Nitekim Kasımpaşa, Torku Konyaspor’la oynadıkları maçın henüz başlarında Donk’un attığı haksız golle 1-0 öne geçti.
Futbolcuları birbirine sevinçle sarılırken o, fair play anlayışına uymayan bu golü kabul edemeyeceğinin işaretini verdi.
O işaret Kasımpaşa kalesinin açılmasına ve Konyaspor’un, santra yuvarlağından atılan şutla beraberliği sağlamasına yetti.
Şota Arveladze, Kasımpaşa’nın 2-1 yenildiği maçtan sonra istifa etti.
Ama verdiği o “fair play” dersiyle hem futbol tarihimizde, hem de gönüllerimizde rakipsiz bir yere geçti.
* * *
İstifasını TV ekranından izlerken aklıma, kadim dostum Müjdat Gezen’in “İlkelerin Olacak” şiirinden şu dizeler geldi:
“İlkelerin olacak
Seni satın alamayacaklar.
Onurunla, kimliğinle ve beyninle yaşayacaksın.
Üreteceksin, seveceksin, sevileceksin, inançlarının arkasında duracaksın.
Seni attan, ottan ayıran özelliğin farkına varacaksın.
Çünkü sen insansın.
Ve bunu yakaladığın gün, bembeyaz yaşayacaksın...“
* * *
Şota Arveladze örnek davranışıyla sadece futbolcularına değil, kendilerini ottan, attan ayıramayan, insan olduğunu unutan, bembeyaz bir yaşam sürmek yerine, kapkara bir hayatı tercih eden herkese unutulmaz bir ders verdi.
En başta da onca skandal ve insanlık suçu nedeniyle boğazlarına kadar kapkara zifte saplanmalarına karşın, bu rezil durumu sürdürmekte inat edenlere...
Hak, hukuk ve adaleti çiğnemeyi yaşam biçimi edinenlere...
Hak etmedikleri servetlerle sefa sürenlere...
“Onurunla, kimliğinle ve beyninle yaşamadıktan sonra kim olursan ol, hangi mevkide bulunursan bulun, istersen oraya kazık çak, neye yarar” dedirtenlere...