Dün, 30 Ağus­tos 1922’de ka­za­nı­lan Baş­ko­mu­tanlık Mey­dan Sa­va­şı Za­fe­ri­’nin 93. yıl­dö­nü­müy­dü. Ulu­sal var­lı­ğı­mı­zı yı­kım­dan kur­ta­rıp son­su­za de­ğin ya­şat­ma ola­na­ğı­nı sağ­la­yan bü­yük ut­ku­nun kı­van­cı, ge­le­ce­ği­mi­zin sağ­lık­lı gü­ven­ce­le­ri­nin kay­na­ğı­dır. Köh­ne­miş ve son yıl­la­rın­da Ba­tı’­nın kö­le­si, kuk­la­sı, ma­şa­sı du­ru­mu­na düş­müş pa­di­şah yö­ne­ti­mi­nin ka­ran­lı­ğın­dan kur­ta­rıp lâ­ik cum­hu­ri­ye­tin yo­lu­nu açan Ulu­sal Kur­tu­luş Sa­va­şı­’mı­zın ba­şa­rı­ya ulaş­tı­ğı gü­nün mut­lu­lu­ğu, ya­şa­mı­mı­zın önem­li bir ev­re­si­ni do­ku­mak­ta­dır. Kök­ten­din­ci de­ğer­bil­mez­le­rin, Os­man­lı öz­lem­ci­le­ri­nin, inanç sö­mü­rü­cü çı­kar­cı­la­rın ka­ra­la­yıp suç­la­ya­rak sal­dır­dı­ğı kur­ta­rı­cı ve ku­ru­cu bü­yük­le­ri­mi­ze bor­cu­mu­zu öde­me­nin ola­nak­sız­lı­ğı gi­de­rek da­ha iyi an­la­şıl­mak­ta­dır. İk­ti­dar ağa­la­rı­nın se­çim­le il­gi­li çe­liş­ki­li ko­nuş­ma­la­rı bu sap­ta­ma­nın ka­nıt­la­rı­dır.
Yok­luk­lar ve yok­sun­luk­lar için­de Mü­da­fa­a-i Hu­kuk Ru­hu ve Ku­vay-ı Mil­li­ye ate­şiy­le ve­ri­len, tam ba­ğım­sız­lık, öz­gür­lük, ulu­sal ege­men­lik ve çağ­daş­lık sa­va­şı, bi­ze gü­neş­li ge­le­ce­ği açan ölüm-ka­lım gi­ri­şi­miy­di. Gü­nü­müz si­ya­sal kar­ma­şa­sın­da ulu­sal ben­li­ği­mi­zi, kim­li­ği­mi­zi, di­li­mi­zi, so­yu­mu­zu yad­sı­yan ki­şi­lik­siz­le­rin ve bağ­naz­la­rın ne­den ol­du­ğu ay­kı­rı­lık­lar ATA­TÜR­K’­ümü­zün Genç­li­ğe Ses­le­ni­şi­’n­de­ki buy­ruk­la­rı ye­ri­ne ge­tir­me, ema­ne­te sa­hip çık­ma öze­niy­le gi­de­ri­le­cek­tir. İçi­miz­de­ki di­renç, yü­re­ği­miz­de­ki coş­ku, an­dı­mı­za bağ­lı­lık, ye­nil­mez gü­cü­müz­dür. Ge­rek­siz se­çim­le ulu­sal ya­pı bir kez da­ha bo­zul­ma sü­re­cin­de­dir. Son kez 30 Ağus­tos kut­la­ma­la­rı­nın bir tür ya­sak­lan­ma­sı çok üzü­cü ol­muş­tur. Hiç de­ğil­se şim­di­lik te­rör­den uzak baş­kent­te tüm ül­ke­nin duy­gu­la­rı­nı yan­sı­ta­cak coş­ku­lu bir tö­ren dü­zen­le­ne­bi­lir­di.
TÜRK ta­ri­hi­nin gü­neş­li say­fa­la­rın­dan bi­ri­ne ge­çen Dum­lu­pı­nar ut­ku­su, TÜRK gü­cü­nün şah­la­nış des­ta­nı­dır. Kur­ta­rı­cı ve ku­ru­cu­muz Ga­zi Mus­ta­fa Ke­mal ATA­TÜR­K’­ün 30 Ağus­tos 1925’te Kas­ta­mo­nu­’da yap­tı­ğı ko­nuş­ma­yı gü­nü­müz di­liy­le ak­ta­ra­rak ulu­sal yö­ne­li­şin an­la­mı­na vur­gu yap­mak is­ti­yo­ruz. Hem de gü­nü­müz AK­P’­li cum­hur­baş­ka­nı ile buy­ru­ğun­da­ki gü­nü­müz baş­ba­ka­nı­nın hü­kû­met kur­ma tak­tik­le­ri ve da­yat­ma­la­rı kar­şı­sın­da:
“Yap­tı­ğı­mız ve yap­mak­ta ol­du­ğu­muz dev­rim­le­rin ama­cı; Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti hal­kı­nı tü­müy­le çağ­daş ve her an­la­mı ve gö­rü­nüş­le­ri ile uy­gar bir sos­yal top­lum du­ru­mu­na ge­tir­mek­tir. Dev­rim­le­ri­mi­zin asıl ama­cı bu­dur.
Bu ger­çe­ği ka­bûl et­me­yen an­la­yış­la­rı dar­ma­da­ğın et­mek zo­run­lu­dur. Şim­di­ye ka­dar ulu­sun bey­ni­ni pas­lan­dı­ran, uyuş­tu­ran, bu an­la­yış­ta bu­lu­nan­lar ol­muş­tur. Her du­rum­da an­la­yış­lar­da­ki boş inanç­lar tü­müy­le çı­ka­rı­la­cak­tır. On­lar çı­ka­rıl­ma­dık­ça be­yin­le­re ger­çe­ğin nur­la­rı­nı sok­mak ola­nak­sız­dır.”
Baş­ka sö­ze ge­rek yok.

VE GÜ­NE YA­RA­ŞAN BİR Şİ­İR

“Şa­fak­tı,
Ko­ca­te­pe­’ye yü­rü­yor­du Mus­ta­fa Ke­mal
Çe­vik bir pars gi­bi,
göz­le­ri kor­du.
Bir ulu­sun ka­de­riy­di
ağa­ran
Mus­ta­fa Ke­ma­l’­in
işi zor­du.
***
Su­su­yor­du ko­mu­tan­lar,
Su­su­yor­du as­ker.
Dur­du bir­den­bi­re
Mus­ta­fa Ke­mal
Saa­ti sor­du.
***
Va­kit­ti,
Gür­le­di Mus­ta­fa Ke­ma­l’­in des­tan se­si.
Gür­le­di, dağ­lar-taş­lar
“Or­du­lar, ilk he­de­fi­niz
Ak­de­ni­z’­dir!” di­yor­du.
***
Za­fer
Sün­gü­le­ri­mi­zin ucun­da par­lı­yor­du.
Akı­yor­duk İz­mi­r’­e doğ­ru,
Akı­yor­duk or­du or­du.
Öz­bek İN­CE­BAY­RAK­TA­R
1922’le­rin ge­nel du­ru­mu ve ko­şul­la­rı bu­gün­kü­ler­le kar­şı­laş­tı­rı­lır­sa 30 Ağus­tos ba­şa­rı­sı­nın bü­yük­lü­ğü, son­ra ka­zan­dır­dık­la­rıy­la an­la­mı da­ha iyi an­la­şı­lır. De­ğe­ri­ni bil­me­yen­le­rin ay­maz­lık­la­rı, boş­luk­la­rı ve yoz­luk­la­rı da. 30 Ağus­tos ut­ku­su­nu yad­sı­yan­lar (in­kâr eden­ler) ik­ti­da­rın baş­ko­nuk­la­rı ara­sın­da boy gös­te­ri­yor. İyi de­ğer­len­di­ril­me­li­dir.

BAŞ­SAĞ­LI­ĞI

De­ğer­li ede­bi­yat­çı­mız Ok­tay AK­BAL ağa­bey ATA­TÜR­K’­ün ya­nı­na git­ti. Ken­di­si­ne Tan­rı­’dan en­gin rah­met, baş­ta de­ğer­li eşi Ay­la Ha­nı­m’­la sa­yan­la­rı­na ve se­ven­le­ri­ne baş­sağ­lı­ğı di­le­rim.