President “Söylemesi ayıp milleti kısırlaştırdılar” deyince düşündüm:
Osmanlı padişahları kısırlaştırılmamıştı, bir padişaha gerek olduğu için kalanlarını boğa boğa bitiremezlerdi...
Böyle bir sülale...
Erkek çocuklar, akılları erdiğinde boğularak öldürüleceklerini bilirlerdi, kaçmak ve kurtulmak olanaksızdı...

*

Şu köprünün adını verdiklerdi Yavuz Sultan Selim 30 bin Alevi’yi, babasını, 2 kardeşini 3 yeğenini, 3 vezirini öldürttü...
Kanuni, 2 oğlunu ve torunlarını boğdurttu...
III. Murat’ın 110 çocuğu vardı, 5 kardeşini boğdurdu...
III. Mehmet; 19 kardeşini, 1 oğlunu boğdurttu... Ama hamile olduklarından şüphelenilen cariyeler vardı...
Yani ola ki bir erkek doğurma olasılığı olan zavallı kadınlar...
Dokuz cariyenin de ayaklarına taş bağlanarak denize attılar, rahimlerinde bir bebek taşıma ihtimali var diye...

*

Cumhuriyet yönetimini suçlayarak “milleti kısırlaştırdılar” diyorsun da, kısırlaştırma dediğin böyle olur...

*

Geldik Cumhuriyet’e...

*

“Milleti kısırlaştırdılar” derken, kasıt o malum yıllar ise:
Erdoğan; 5 kardeş...
Emine Hanım; 5 kardeş...
Davutoğlu; 4 kardeş...
Arınç; 4 kardeş...
Mehdi Eker; 7 kardeş...
Cemil Çiçek; 11 kardeş...

*

Allah ömürlü etsin, çocuklarından bir tekinin tırnağına zarar gelmesini istemezdi Cumhuriyet...
Bunun için; çocuklarına çağdaş eğitimi bulup getiren ve yeryüzünde çocuklara “Bayram” hediye eden rejimdir o...

*

İşsizlik, eğitimsizlik, cehalet, aptal kazalar, trafik canavarı, çocuk ve kadın cinayetleri, yoksulluk, terör, şu gelen tabutlar...
Fazla fazla doğursunlar, bol bol harcayalım diyorsan...
Kısırlık, ama neyin kısırlığı bilemedim...