"TEK ADAM REJİMİ VAR, SARAY REJİMİ"
Türkiye’nin bir kaosun içine sokulduğunu ifade eden Tezcan, “Cumhurbaşkanlığı makamı devletin denge ve uyumunu temsil etmesi gereken makamdır ama ne yazık ki kaos merkezi haline getirilmiştir. Bugün, işgal edilen cumhurbaşkanlığı makamı, kaos üretim merkezi haline dönmüştür. Bizzat saraydan milletin seçtiği belediye başkanlarına talimat, tehdit ve şantajla istifa emri gitmektedir ve kendilerini direnebilecek güçte görmemektedirler. Bundan daha büyük bir kaos olabilir mi? Tek adam rejiminin çok açık, adım adım uygulamaları. Her yeri tayin ettiği kişilerle yönetmek isteyen bir tek adam rejimi var, saray rejimi” diye konuştu.
“NÜFUSUN YARISI SEÇİLMEMİŞ BELEDİYE BAŞKANLARI TARAFINDAN YÖNETİLİYOR”
Bugün Türkiye nüfusunun yarısının “seçilmemiş belediye başkanları” tarafından yönetildiğini belirten Tezcan, şöyle devam etti:
“Bir kısmı kayyımlarla görevden el çektirilmiştir, bir kısmı da şantaj ve tehditle istifa ettirilerek görevden el çektirilmiştir. Bugün Türkiye nüfusunun yarısına yakını, seçilmemiş belediye başkanlarıyla, atanmış belediye başkanlarıyla temsil edilmektedir. Hani milli irade, nerde? Milli irade, sadece konjonktürün size uygun olduğu dönemde kullanılacak bir ifade midir? Milli irade demokrasinin özü değil mi? O zaman gelin, madem böyle bir kaos var, millet el koysun. Bu kaosun çözüm yolu milletin meseleye el koymasıdır. Sarayın iradesi değil, milletin iradesi esas olacaktır, bunun için de gelin, yerel seçimleri erkene alalım.
“SEN DE KURTUL, İTİBARIN SARSILMASIN”
Madem ki Türkiye’nin bir yarısı seçilmemiş belediye başkanlarıyla yönetiliyor, madem ki bunun sebebi sizsiniz, madem ki sizin OHAL rejiminiz Türkiye’yi bu noktaya getiriyor, o zaman sarayın iradesine göre değil, milletin iradesine göre çözelim. Anayasa mı engel, gelin anayasayı değiştirelim, yerel seçimlerin erkene alınması imkanını getirelim ve yerel seçimleri erkenden yapalım, bitsin bu kaos, herkes tedirginlikten kurtulsun. Sen de kurtul, iki de bir itibarın sarsılmasın; ‘istifa ettirebildi mi, ettiremedi mi’. Devletin tepesi belediye başkanlarıyla, cumhurbaşkanlığı makamını işgal edenler arasında istifa restleşmesine dönüşmesin. Milletin yarısından fazlası seçmediği belediye başkanları tarafından yönetilmek zorunda kalmasın.”
“ERKEN SEÇİM ÇAĞRIMIZA CEVAP YOK”
Tezcan, erken yerel seçim çağrısına hükümetten cevap alamadıklarını da belirtirken, “Niye kaçıyorsunuz, sandıktan niye korkuyorsunuz? Gerçekten milletin iradesiyse, haydi sandığa çağırıyoruz, çıkın, gelin. Cevap yok, köşe bucak saklanıyorlar, perde arkasına girdiler” dedi.
CHP örgütü olarak hazır olduklarını ifade eden Tezcan, “Türkiye’nin bu kaostan çıkışının yolu seçimdir. Seçim istiyoruz. Milleti sizin keyfinize malzeme yapmaktan kurtarmanın yolu seçimdir, seçim istiyoruz. Sandıktan kaçmayın, kaçışın kurtuluşu yok” diye konuştu.
ADAY GÖSTERMEME KARARI
Tezcan, MYK’da alınan karar doğrultusunda, istifa ile boşalan belediye başkanlıklarına bundan sonra aday göstermeyeceklerini de açıkladı. Tezcan, “Biz bundan önce İstanbul’da belediye meclisinde yapılan seçimde belediye başkan adayı göstermiştik. Dün Sayın Genel Başkanımız ‘millete gidelim’ çağrısını yapmıştır. Bu nedenle artık bu kaosu kesin olarak çözecek yer millet olacağından, bundan sonraki belediye meclislerinde bu sebeple boşalan belediye başkanlıklarına aday göstermeyeceğiz. Milleti adres gösteriyoruz, erken seçim istiyoruz” dedi.
Tezcan, AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner’in Kılıçdaroğlu’na yönelik açıklamalarının sorulması üzerine de, “Sayın Genel Başkanımızın dün yaptığı açıklamalara cevap verecek muhatap pozisyonundaki kişi Mehmet Metiner değildir. O yüzden muhatap alıp cevap vermeyi uygun bulmuyoruz” yanıtını verdi.
"BU İSTANBUL İMAMININ İSTANBUL'A İHANETİNİN İTİRAFIDIR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İstanbul'a ihanet ettik" sözlerini değerlendirerek eski bir gazete kupürü gösteren Tezcan, "O günün İstanbul imamı, 'İstanbul'a ihanet ettik' diyor. Bu İstanbul imamının İstanbul'a ihanetinin itirafıdır. Bir büyük ihanetin yaşandığını görüyoruz. İhanet sadece İstanbul ile sınırlı kalmadı. Bir ülkeye ihanettir. Hiç kimse kendisini güvende hissetmiyor. Herkes korku ve kaygı içinde" dedi.
