Toronto Türk Toplumu Atası’nın mirasına bu 10 Kasım'da da sahip çıktı. İşte unutulmaz geceden notlar...

Toronto Türk Toplumu 7’den 70’e Atası’nı tek yürek olarak anmak amacıyla anma programından saatler önce tiyatroya varmıştı bile. İlerleyen saatlerde tiyatro kapasitesini çok aşan bir seyirci kitlesinin içeri girebilmek için bütün sokak boyunca kuyruk oluşturduğu görüldü.

Cenk Sayın’ın açılış konuşmasıyla başlayan anma günü,'Toronto Türk Toplum Gönüllüleri'nin yakın tarihimizin gerçek iki destanı olan Çanakkale ve Kurtuluş Savaşımızı ve her iki destanın da baş aktörü olan Mustafa Kemal’in Türk ulusunu arkasına alarak Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar verdiği mücadeleyi anlatan dönemi sahnede canlandırdıkları “Kayıtsız Şartsız Cumhuriyet” adlı gösteriyle devam ederek Sunay Akın’ın aydınlanma tarihini belleklere kazıdığı muhteşem sunumu ve kapanışta tüm salonun tek bir vücut halinde Ataturk’e verdikleri ant ile kapandı.

Turkish Society of Canada’nın her yıl olduğu gibi bu anma töreninde de topluma ve özellikle gençlere verdiği mesajlar çok netti. Gerek açılış konuşması, gerekse de sergiledikleri ve akıllardan silinmeyecek izler bırakan gösterileri ile topluma söyledikleri şunlardı ; "Her ne kadar son yıllarda unutturulmak istenseler de gecesi ve gündüzünün her anı şehit kanı, barut kokusu, gözyaşı ile dolu 1 yılı içine alan Çanakkale ve 3 yılı aşkın süren Kurtuluş Savaşımız, demir ve çeliğe karşı, kundağında bebesi olduğu halde 4 bin yıldır şekli hiç değişmemiş Hitit kağnılarıyla erine cephane taşıyan başta Anadolu kadını olmak üzere Anadolu halkının Mustafa Kemal önderliğinde yazdığı yakın tarihimizin gerçek 2 destanıdır.

Bir ülkeyi devlet ve çatısı altında yaşayan vatandaşlarını da millet yapan en önemli yapıtaşlarından biri de gelecekte yaşanacak güzel günleri kurabilmek için, geçmişte çektikleri sıkıntıları, özverileri, çabaları, destanları hatırlatan ve unutturmayan özel günler ve kurucu atalarına gösterdikleri saygıdır. Hangileridir bu özel günler; 18 Mart, 23 Nisan, 19 Mayıs’ımız…30 Ağustos, 29 Ekim, 10 Kasım’ımız.
Ancak ve ancak geçmişini ve geçmişte yapılan nice fedakarlıktan sonra varılan hedefi ve kazanımları unutmayan ve bundan güç alarak geleceğe güvenle bakan devlet ve milletler ayakta kalır.

Sevgili anne ve babalar,

Bizim çocuklarımıza karşı en önemli görevlerimizden biri de onlara hayatları boyunca yol gösterecek örnek insanları layıkıyla anlatmak ve köklerinin bulunduğu toprakların gerçek destanlarını öğretmektir. Unutmayın ki, değerleri bilinçli şekilde boşaltılıp yerine kuru hamaset yerleştirilen toplumlar yok olup gitmeye mahkumdurlar. Ancak değer üretebilen ve değerlerini koruyan uygarlıkları tarih ayakta tutar.
Mutlaka kültürümüzü, bilginizi, birikimlerinizi genç nesillere aktarın, Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tarihimize altın harflerle yazdığı destanları öğretin, cumhuriyet devrimleri mucizesini öğrenmelerine vesile olun…

Gençler,
Anavatanınızın tarihini öğrenin, batılı toplumların ileri medeniyet seviyesine ulaşmalarını sağlayan en önemli özelliklerinden biri de tarihlerini doğru bir şekilde öğrenerek sahip çıkmaları ve bunun sonucunda geçmişten ders alarak geleceğe, sağlam adımlarla ilerlemeleridir. Tarih tekerrürden, yani tekrardan ibarettir sözü doğru, ama eksik bir tanımdır. Tarih sadece okumayanlar veya okuduklarından ders çıkarmayanlar için tekrardan ibarettir.  “Sadece ufku değil, ufkun da ötesini görebilmelisiniz” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ü anlayarak okuyun, onun mücadelesinden ve hayat deneyiminden, başarıya ulaşmak için kullandığı yöntemlerden öğrenecekleriniz, hayatınız boyunca dünyanın neresinde olursanız olun size en büyük rehber olacaktır.

Yaşam pusulanızın yönünün, her zaman Atatürk öğretisine dönük olması dileğiyle…