İşte tam da bu güney sahilerinde Cote d’Azur bölgesinde bir kasabadan bahsediyoruz. Her ne kadar kasaba olarak adlandırılsa da aslında St. Tropez başlı başına bir ülke gibi ve sizi ağırlamak için can atıyor.
Küçük ve rengarenk evler
Neredeyse yarım gün içerisinde tamamı gezilebilecek olan St. Tropez, küçük boyutuna rağmen Fransa’nın en önemli turizm damarlarından bir tanesi ve havalar sıcaklaşmaya başladığı andan itibaren dünyanın dört bir yanından ziyaretçiyi sınırları içerisinde barındırıyor.
Bu tura, şehrin liman bölgesinden başlayabilirsiniz.
Küçük ve rengarenk evlerle çevrelenmiş liman bölgesi, St. Tropez’nin en güzel yerlerinden biridir. Deniz kıyısından şehrin içerisine doğru ilerlediğinizde daracık sokaklar ve tarihi binalar sizi bekliyor olacak.
ALIŞVERİŞİN TADINI ÇIKARIN
Yolunuza devam edip biraz daha ilerlediğinizde kendinizi şehrin lüks bölgesinde yani alışveriş lokasyonlarının olduğu Rue Victor Laugier’de bulacaksınız. François Sibille Caddesi de benzer bir görevi görüyor. Fransa’nın ve diğer ülkelerin zengin ziyaretçileri bu caddelerde alışveriş yaparak şehrin tadını çıkartıyor. Tabii bu caddelerde sadece alışveriş değil, harika lezzetler ve eşsiz şaraplar da sizi bekliyor olacak.
Şehrin iki önemli caddesi
Rue George Clemenceau, şehrin trafiğe kapatılmış ve önemli caddelerinden bir tanesi. Burada gezerken hem şehrin tarihi dokusunu hem de günümüze uyarlanmış renkli mekânlarını gezebilirsiniz. Bu cadde, hediyelik eşyaların, yerli halkın ve küçük kafelerin bulunduğu bu bölgeye hayat veriyor.
Turistleri kendine çekiyor
Malum, St. Tropez her ne kadar lüksün merkezlerinden biri olsa da eşsiz deniziyle turistleri kendine çekiyor. Tam bu noktada Le Club 55, harika kumsalı, eşsiz menüsü ve güzel ortamıyla sizi kendine âşık edecek. Dünyanın en popüler plajlarından Nikki Beach, St. Tropez’de de kapılarını sizin için açıyor, burası listenizde bulunabilir. Eğer denizin tadını çıkarttıktan sonra harika bir akşam yemeği ziyafeti çekmek isterseniz Joseph Restaurant ilk durağınız olmalı. St. Tropez’nin bilinen en iyi restoranlarından birisi olarak kabul edilen Joseph Restaurant için önceden rezervasyon yaptırmanız gerektiğini hatırlatmakta fayda var. Hangi sokakta hangi plajda ne yediğinizin aslında pek de bir önemi yok, zira St. Tropez doğal güzelliğiyle, sıcak kanlı halkıyla ve eşsiz tarihi dokusuyla sizi kendine hayran bırakacak.