Hem kadın, hem erkek.
Hem deli, hem dahi.
Hem maço, hem zarif.
İki ayrı gerçek var.
Birbirine zıt iki gerçek.
İkisine de sahipleniyor.
Bunun psikiyatride bir adı da var, ama efendilik bende kalsın, söylemeyeyim. Adnan Menderes, seçilmiş bir başbakandı. Yüksek oylar almıştı. Askerler darbe yaptı. Mahkeme kuruldu. Siyasi bir davaydı. Hukuk, adalet çalışmadı. Menderes idam edildi.
Türkiye için yaradır.
Acıdır. Hüzündür.
Menderes’in asılmasına giden yolda darbeyi yapanlar arasında Alpaslan Türkeş de vardı. Gür sesiyle radyoda darbe bildirisini okuyan darbeci albay oydu. MHP’yi kurdu, siyaset yaptı, rahmetli oldu. Şimdi “evet oylarını” artırmak için hem Cumhurbaşkanı, hem Başbakan, bir yandan “darbeyle idam edilen merhum Menderes’in devamıyız” diyorlar, öbür yandan da Menderes’i idama götüren “darbenin önde gelen albayı Alpaslan Türkeş’in hayalini biz gerçekleştireceğiz” sözü veriyorlar.
Çift kişilikli.
Hem asanı alkışlıyor.
Hem asılana dövünüyor.
Deli mi ne!

* * *

Deli değil, kurnaz.
Siyaset kurnazı.
Ben sizden biriyim.
Ben sizi tanırım.
Veririm bir torba nohut.
Oyunuzu alırım.
Veririm bir küfe kömür.
Oyunuzu alırım.
Veririm Başbuğ’un hayalini.
“Evet oyunuzu” alırım.
Başbakan Binali Yıldırım, önceki gün MHP oylarının yüksek olduğu Yozgat ve Kırıkkale’de konuşurken, “Başbuğ Türkeş’in hayalini gerçekleştiriyoruz” dedi. Türkeş’in hayali “bakanlık modeli” idi diyorlar, nerede söylemiş, ne zaman söylemiş, Menderes asılırken mi söylemiş  mutlaka belgesi vardır.

* * *

Türkeş’in küçük oğlu.
Sağ ve sağlıklı.
Yaşıyor.
Tanrı uzun ömür versin.
Binali Yıldırım ile Tayyip Erdoğan’ın partisine girdi, milletvekili oldu.  Ahmet Kutalmış Türkeş, 4 yıl AKP milletvekilliği yaptı, “rahmetli babam Alpaslan Türkeş’e yaptığınız hakaretlere dayanamam” diyerek Binali Yıldırım ile Tayyip Erdoğan’ın partisinden istifa etti. 2015 yılı Mayıs ayında istifa ettiği gün açıklamasında şunları söyledi: “...Yılın 365 günü demokrasi sözünü dillerinden düşürmeyenlerin, bir kez olsun halkın iradesinin temsilcisi olan milletvekillerinin görüşlerini almamaları, iddia ettikleri ileri demokrasi seviyelerinin ispatıdır. Bir diğer husus, AKP Genel Başkanı ve aynı zihniyet sahiplerinin her fırsatta babam Alparslan Türkeş’e dil uzatarak hadlerini aşmalarıdır... Adalet ve Kalkınma Partisi’nde milli ve siyasi iklimin süratle bozulmaya yüz tuttuğunu gördükten sonra, bu partide görev yapmanın büyük bir manevi, milli ve vicdani vebal yükleyeceği inancına kanaat getirdiğim için, tarihe not düşmek amacıyla Adalet ve Kalkınma Partisi üyeliğinden istifa ediyorum.”

Bilenler uyarıyor!


HAYIR demek için 60 neden (51)

Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile aynı siyasi damardan geliyor.  Prof. Dr. Abdüllatif Şener de Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde onun yardımcılığını yaptı. Sonra inançları, ilkeleri, düşünceleri farklılaştı.  Mustafa Kamalak, iktidar sözcülerinin “hayır” diyeceklere “hain” damgası vurduklarını hatırlatıp, “Eğer, bu pakete hayır demek hainlik ise bu ülkenin bir önceki Cumhurbaşkanı (Gül’ü kast ediyor) hain durumda” dedi. Gül de aynı siyasi damardan geliyordu ve Tayyip Erdoğan Abdullah Gül için kardeşim diyordu. Abdüllatif Şener ise Sinop’ta halka konuşurken, “bu anayasa teklifine evet derseniz Türkiye Suriye’ye benzer, cumhurbaşkanı cinayet işlese bile yargılanmayacaktır” dedi.