CHP’ye tuzak ya da komplo... Ne derseniz deyin durum bunu gösteriyor!
Emlâk Vergisi’ni oluşturan arsa birim fiyatlarındaki yüzde 500, yüzde 700 gibi akıl dışı artışları yapan CHP’li belediyeler aslında partilerine ihanet ediyorlar!
Çığ gibi yağan şikâyetler yalnızca CHP’li belediyelerden geliyor!
2018 yılı Emlak Vergisi öderken çıra gibi yanacak olan vatandaşlar “Ödeyeceğimiz vergi ile kendi evimizde kiracı durumuna düşüyoruz” derken, bir kısmı da “Bu vergilerle kendi evimizde oturamaz hale gelip, başka semtlere taşınmak zorunda kalacağız” diye yakınıyor.
Belediyelerin bu düşüncesizliği ya da aç gözlülüğü nedendir?
Onların aşırı vergi artırışı, iktidar kanadının işine yarıyor, CHP’ye kızanlar, o öfkeyle AKP’ye yöneliyor!
Bazı vatandaşlar, belediyelerin bunu bilinçli yaptığından kuşku duyuyor. Vatandaşı zora sokarak “AKP’ye mi hizmet ediyorlar acaba?” diye soran sorana...
İstanbul Ticaret
Odası dava açıyor
İstanbul Ticaret Odası, belirlenen Emlâk Vergisi arsa birim fiyatlarını çok aşırı bularak dava açmaya karar verdi.
Beni suçlayan CHP’liler var! Bunlar halk psikolojisini bilmeyen zavallılar! Vatandaşa atılan kazıkların sonunda dönüp kendilerine gireceğinin farkında değiller!
Hadi ben Emlâk Vergisi konusunda haksızım diyelim. İstanbul Ticaret Odası da mı haksız.
Oda yönetimi halkı,
belediyelerden daha çok düşünüyor.
Keşke belediye yönetimi Ticaret Odası’nın yetkisinde olsaydı: Halkın halinden anlayanlar işbaşına gelir, bu tür şikâyetler yağmaz, CHP de yara almazdı!
Harita mühendisleri
Odası da “Fahiş” diyor
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) İstanbul Şubesi’nden gelen bir açıklamada:
“Odamıza çok sayıda bilgi ve şikâyet ulaşmıştır. Bazı ilçelerde Emlâk Vergisi oranlarında yüze 500’lere varan fahiş vergi artışlarının olduğu görülmüştür. Yurttaşlarımız bu artışlara tepki göstermektedir. Tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açmak gerekiyor” deniliyor.
CHP’li belediyeler hâlâ devekuşu gibi kafalarını kuma gömüp, partilerini bekleyen tehlikeyi görmüyorlar!
Ne yapalım? Akıl pazarda satılmıyor ki!

Gülben Ergen ve Atatürk

Ben sanatçıların Atatürkçü olanını severim...
Atatürkçü olmayanlar asla gerçek anlamda sanatçı olamazlar.
Onlar ne kokar, ne bulaşırlar. “Tavşana kaç, tazıya tut” diyerek çıkarlarına bakarlar. İktidara yamanıp bir süre kendilerine menfaat sağlarlar. En sonunda buruşturulmuş kesekâğıdı gibi çöp sepetine atılırlar.
Neyse... Konumuz bu değil...
Atatürkçü olduğu için sevdiğim sanatçılardan biri olan Gülben Ergen’in sosyal medya hesabından söz edeceğim.
6.6’lık Bodrum depremini çocuklarıyla birlikte yaşadıktan sonra kendisini toparlamak isteyen Gülben Ergen, bir süre arkadaşlarının teknesinde kaldı.
Sanatçı bu arada sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Atatürk’ün, Suud Kralı ile yapmış olduğu bir yazışmayı paylaştı.
Atatürk, Hz. Muhammed’in mezarını yıkıp, yerini değiştirmek isteyen krala kendi el yazısı ve imzasıyla şunları yazmış:
“Suud Kralı’nın dikkatine!
Tarafımıza ulaşan haberlere göre Allah’ın sevgili ve özel kulu, elçisi Peygamber efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın kabrini yıkıp yerini değiştirecekmişsin. O mezarın tek taşına dokunursan Kurtuluş Savaşı’nı bırakır, ordularımla aşağı inerim.”
Gülben Ergen bu özel mektubu, bir de fotokopi ekleyerek sosyal medya hesabından paylaşırken, takipçilerine:
“Dikkatle okuyunuz. İdrak etmekte zorlanırsanız tekrar okuyunuz. Dikkat ederseniz Atatürk mektuba başlarken Suud Kralı için ‘Sayın’ sözcüğünü kullanmıyor” notunu düştü.

TEBESSÜM

“Mecburiyetten!”


Eyüp Karadayı’dan bir fıkra... Adam, iş seyahatinden daha erken dönmüş...
Anahtarı ile kapıyı açıp içeriye girmiş ama karısı ortalıkta görünmüyor... Gayri ihtiyari yatak odasına girince, karısını en yakın arkadaşı ile birlikte yatakta görmesin mi?
Onlar “Eyvah yakalandık!” diye korku içinde bakışırken, adam başını iki yana sallayarak yataktaki arkadaşına seslenmiş:
“Ulan Allah’ın salağı... Hadi ben mecburen yatıyorum bununla... Ama ya sen?”

GÜNÜN SÖZÜ

Dünyanın en mutsuz insanları, ülkesinde huzur olmayanlardır

11rahmibey_aynen