Türk Silahlı Kuvvetleri’nde türbanın serbest bırakılması doğru oldu mu?
Kadın subaylarımızın, İranlılara benzemesini beğenip seven var mı?
Genelkurmay bu konuda çeşitli eleştirilere muhatap oldu. Karargâhın savunması şöyle:
“Milli Savunma Bakanlığı kadın subaylara türbanı serbest bırakırken bizim fikrimizi sormadı!”
Tuhaf bir açıklama doğrusu!
Tam referanduma giderken Genelkurmay’a danışılmadan alınan bu karar, iktidarın oy kaygısını yansıtıyor! Türban taraftarı olan kitlelere “Bakın biz askeriyeyi de dize getirdik, türbanı serbest bıraktık” diye mesaj verilmek isteniyor.
Siyasi bir karar ve siyasi bir oyun!

* * *

Türk askerinin, subayının, astsubayının üniforması belli...
Bu üniformalar yönetmeliklerde net olarak tarif ediliyor.
Birileri çıkıp “Ben kısa pantolon giyeceğim” veya “Ben sarık sarmak, ya da fes takmak istiyorum. Benim inancım böyle” dese uygulanacak mı?
Ordular, başıbozuk silahlı örgütler değildir!
Silahlı Kuvvetleri, eşkıya çetelerinden ayıran üniformadır, kurallardır.
Üniforması bozulan ordunun kendisi de bozulmaya başlar!
Ordunun içindeki türban aslında ikilik anlamına gelir, subayların ve astsubayların “Türbanlılar” ve “Türbansızlar” diye bölünmesi demektir.
Artık subaylarla astsubaylar birbirlerine “Türbanlı” mı “Türbansız mı?” diye bakacak, karşılarındakini ona göre değerlendirecek!

* * *

Siyasi bir anlamı olan türbanın orduda ikilik yaratması ihtimali az değildir.
Genelkurmay bu riski düşünmez mi? Milli Savunma Bakanlığı’nı uyarma görevini yapmaz mı?
Ordunun üniformasını Savunma Bakanlığı’nın değil, Silahlı Kuvvetler’in belirlemesi gerekir.
Ülkemizdeki bu tür olumsuz gelişmeler sanırım düşmanlarımızı sevindiriyordur!
Silahlı Kuvvetler, bizi bu belalı coğrafyada ayakta tutan en önemli güçtür. Bindiğimiz dalı kesmiş olmayalım!

Türk Edebiyatında Yazarlar ve Şairler Sözlüğü

Hikmet Altınkaynak, günümüzün “verimli ve değerli” yazarlarından biridir. 60’a yakın kitabı vardır. Onun, 9 uzun yılını vererek hazırladığı kitabın 3’üncü, baskısı Can Yayınları tarafından basıldı.
Adı: “Türk Edebiyatında Yazarlar ve Şairler Sözlüğü”
İlginç bir çalışma... 891 sayfalık dev kitapta, genç, yaşlı ya da bugün hayatta olmayan 1000’den fazla yazar ve şairin biyografisi, eserleri var.
Hangi yazar veya şairi öğrenmek istiyorsanız, hepsinin yaşam öyküsü ve özellikleri bu kitapta yer almış. Yok yok!
Hikmet Altınkaynak, günlük siyasi kavga ve çekişmelerden uzak sadece çalışıyor, çalışıyor ve üretiyor.
İlk kez 2007 yılında yayınlanan “Türk Edebiyatında Yazarlar ve Şairler Sözlüğü” yenilenmiş ve genişletilmiş baskısıyla yeniden okurlarla buluştu.
Edebiyata meraklı herkesin “Başvuru kaynağı” niteliğindeki bu kitap, okullar ve öğrenciler için de yararlı bir eser.
Böyle meşakkatli bir çalışmayı göze alıp başardığı için Hikmet Altınkaynak’ı kutlamak gerekiyor.

Tebessüm

Ya “Hayır” demezlerse!

Okurum Serdar Balkanlı’dan bir fıkra...
Uçağın yolcuları, önlerinden geçen kaptan pilot ile yardımcı pilota bakmışlar... Bir de ne görsünler?
Kaptan pilotun elinde beyaz bir baston, kolunda kör olduğunu ifade eden üç noktalı bant... Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması, tasmanın ucunda yol gösteren bir köpek... Sağa sola çarparak pilot kabinine girmişler.
Günlerden “1 Nisan değil ama şaka herhalde” demiş yolcular...
Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda... Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha da hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış.
Bazı yolcular panik içinde dua etmeye başlamışlar...
Uçak son hıza ulaşmış, bu arada pistin sonuna da gelmiş... Yüz metre sonra beton pistin bitip çimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde kalarak:
“HAAYIIRR” diye çığlığı basmışlar.
Aynı anda kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesip havalanmış...
Kaptan pilot arkasına yaslanarak derin bir nefes almış ve yardımcı pilota dönmüş:
“Biliyor musun azizim? Bir gün yolcular çığlık atmakta ve HAAYIIR diye bağırmakta gecikecekler ve hep beraber yok olacağız diye ödüm kopuyor!”

GÜNÜN SÖZÜ

Gerici ve yobaz, her zaman aynıdır. Unvan sahibi olsa bile yobazlığı baki kalır!

1