e-Devlet soyağacı sorgulama gündemden düşmüyor. Birçok kişinin e Devlet soyağacı sorgulamasında edindiği sonuçları sosyal medyada açıkça paylaşması sıkıntılı durumlar ortaya çıkarıyor. Anne kızlık soyadınızın yanında tüm önemli kişisel verileriniz paylaşımlarla ortaya çıkmış oluyor. Bunun yanında e-Devlet soyağacı sorgulama sonuçları birçok kişi için yetersiz kaldı, birçok vatandaş e-Devlet'te yer alan sonuçlardan daha ileriki tarihlere nasıl giderim sorusunu soruyor.

HALUK PEKŞEN DE GÜNDEME GETİRDİ

e-Devlet soyağacı sorgulama sisteminin bazı tehlikeli durumları ortaya çıkarabileceği tahmin ediliyordu. CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen de bu konuyla ilgili bir paylaşımda bulundu. "Soyağacı bilgileriniz tüm dünya ile paylaşıldı.Bu paylaşımlardan yalnızca siz mutlu olmadınız bütün bilgisayar hackerleri de çok mutlu oldu.Devlete güvenerek teslim ettiğiniz kişisel verileriniz artık ayyuka çıktı.Annenizin kızlık soyadının harflerini sormalarına gerek kalmadı(!)" Paylaşımını yapan Pekşen'in bu paylaşımı sosyal medyada ilgi gördü.



PAYLAŞMANIN TEHLİKESİ BÜYÜK

Soyağacı bilgilerini açık bir şekilde sosyal medyada paylaşan vatandaşlar büyük tehlike altında. Birçok önemli kurumda büyük önem arz eden anne kızlık soyadının açık şekilde paylaşılması kötü niyetli kişilere davetiye çıkarıyor. Güvenliğiniz için soyağacı bilgilerinizi kimseyle paylaşmayın.

SOYAĞACI SORGULAMADA DAHA GERİLERE NASIL GİDİLİR?

Vatandaşlar günlerdir e-Devlet kapısının uygulamaya koyduğu soyağacı sorgulama hizmeti ile yatıp kalkıyor. Aile tarihini araştıran ve 1300'lü yıllara kadarki kayıtlara ulaşan Kayserili Araştırmacı Hayri Şişlioğlu, daha geri tarihlere kadar soyağacı bilgisine ulaşılabileceğini söyledi. Aile tarihini merak ederek çıktığı bu yolda araştırmalarının 10 yıldır sürdüğünü belirten Şişlioğlu, soy izini 1300'lü yıllara kadar sürebilmesinin yanı sıra, Şeyh Edebali'nin Kayseri bağlantısını ortaya çıkardığını ve Edebali'nin büyük dedesinin Abdülkadir Geylani olduğu bilgisine ulaştığını da söyledi. Şişlioğlu, e-devletin verdiği bilgilerden daha ötesine gitmek isteyen vatandaşlara şu önerilerde bulundu:

“Türkiye'de ilk resmî nüfus sayımı 1904 yılında yapılmaya başladı. E-devlette bu tarih itibariyle hayatta olan büyüğünüz ne zaman dünyaya gelmişse o yıllara kadar gidebiliyorsunuz. Örneğin dedeniz 1904 yılında 80 yaşındaysa, e- devletteki nüfus kayıtlarında 1840'lı yıllara kadar ulaşabileceksiniz. Ancak insanlar istiyorlar ki bu yıllardan daha önceye de gidebilelim. Daha önceye gidebilirler, bunun için de tapu kayıtlarına girmeleri gerekiyor. Çünkü Osmanlı tapu kayıtları ortalama 1850'lerden itibaren tutulmuştur. Dolayısıyla bu vesileyle iki kuşak daha önceki büyüklerini ortaya koyma imkanları doğuyor. Bunun için de tapu kurumlarına müracaat edecekler. 1985 yılından itibaren Özal döneminde insanların devlet arşivlerinden araştırma yapmasına izin verilmiş; bu çerçevede dilekçe ile müracaat edildiğinde tapu kurumları da kendilerine yardımcı olabilecektir. Ondan daha gerisine gitmek isterlerse de, hemen hemen her şehrin eski mahkeme kayıtları yani şer'iyye sicilleri tutulmuş, bunları araştırmaları gerekiyor. Örneğin, Kayserininki yakın tarihe kadar Ankara Milli Kütüphane'de idi, daha sonra Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğüne geçti. Ben araştırmalarımı Milli Kütüphane'de yaptım. Eğer bir ipucu yakalanırsa çok daha geriye gitmek de mümkün olabilmektedir. Ancak bu yolda sabırlı olmaları gerektiğini bilmelidirler.”