17 Aralık Büyük Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu
Peki 17 Aralık'ta ne oldu? Bir yıllık süreçte neler yaşandı?
Para sayma makineleri, para kasaları, bakan çocukları, İranlı işadamı, bürokratlar... Son bir yıldır Türkiye'nin gündemine oturan ve devletin adeta genetiklerini değiştiren 17 Aralık operasyonunun üzerinden tam bir yıl geçti. Peki 17 Aralık'ta ne oldu? Bir yıllık süreçte neler yaşandı?
İşte her günü ayrı bir belgesele konu olacak bir yıllık sürecin öne çıkan başlıkları;
17.12.2014 sabah saatleri;
Türkiye geçen yıl tam da bu saatlerde tarihinin en büyük yolsuzluk operasyonlarından birisine şahitlik etti. 7 Aralık 2013 sabahı, Cumhuriyet Savcısı Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'in talimatıyla, birçok kişinin gözaltına alındığı büyük bir operasyon başlatıldı.
Gözaltına alınan kişilere, 'rüşvet, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık' gibi suçlamalarının yöneltildiği operasyonu İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Zekeriya Öz koordine ediyordu.
8 DAKİKADA 17 ARALIK GÜNÜNÜN ÖZETİ - VİDEO
O dönemdeki İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, işadamları Ali Ağaoğlu, Rıza Sarraf ve Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in de aralarında yer aldığı 89 kişi gözaltına alındı.
26 KİŞİ TUTUKLANDI
Bakan çocukları Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan, işadamı Rıza Sarraf ve Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın da aralarında bulunduğu 26 kişi tutuklandı. Bakan Bayraktar'ın oğlu, işadamı Ali Ağaoğlu ve Fatih Belediye Başkanı Demir'in de aralarında olduğu diğer şüpheliler ise serbest kaldı.
28 ŞUBAT'TA SALIVERİLDİLER
Tutuklananlar ayrı ayrı dönemlerde serbest bırakıldı. Rıza Sarraf, Barış Güler, Salih Kaan Çağlayan 28 Şubat'ta salıverildi.
Erdoğan Bayraktar'ın canlı yayındaki istifası çok konuşulmuştu.
"PARALEL YAPI" TARTIŞMALARI
Dönemin Başbakanı şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başlatılan operasyonu AKP'yi ve ülke ekonomisini hedef alan siyasi bir operasyon komplo olarak yorumladı. Hem Erdoğan hem de AKP hükümetinin önemli isimlerinin yaptığı açıklamalarda operasyonun Gülen Cemaati tarafından yürütüldüğü belirtildi.
TAPELER ORTALIĞA SAÇILDI
Soruşturmanın ardından aralarında Erdoğan ve bazı bakanlar dahil birçok hükümet yetkilisine, bürokrata ve iş adamına ait olduğu iddia edilen ses kayıtları internette yayınlandı.
'SIFIRLAMA' DİLİMİZE GİRDİ!
Bunlardan en 'önemlisi' ise Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal arasında geçtiği iddia edilen 'sıfırlama konuşması' oldu.
"BAKARA MAKARA"
Operasyonlar ardından Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Metehan Demir ile "Bakara-makamara" konuşması kamuoyunda büyük tepki çeken AB Bakanı Egemen Bağış bakanlık görevinden alındı. İçişleri Bakanı Muammer Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ise bakanlık görevlerinden istifa ettiler.
25 Aralık'ta ne oldu?
25 Aralık'ta bu kez başka bir operasyon başladı. Savcı Muammer Akkaş tarafından yürütülen soruşturmada 96 kişiye yöneltilen suçlamalar arasında 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek, ihaleye fesat karıştırmak ve rüşvet' bulunuyordu.
Savcı Akkaş, birçok iş adamının da aralarında bulunduğu 41 kişilik gözaltı listesi hazırladı, mahkemeden bazı iş adamlarının malvarlığına el koyma kararı çıkarttı.
Akkaş, Başbakan Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan için de şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrı evrakı hazırladı. Ancak Emniyet, Savcı'nın talimatlarını yerine getirmedi. 96 şüpheliye yönelik suçlamalar arasında 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek, ihaleye fesat karıştırmak ve rüşvet' bulunuyordu.
Bilal Erdoğan ifadesini 5 Şubat'ta, soruşturmaya Akkaş'ın yerine atanan yeni savcılara verdi.
EMNİYET GÜÇLERİNİN EN ZOR YILI!
17 Aralık'tan hemen bir gün sonra emniyetin çeşitli bölümlerinde flaş görev değişiklikleri yapıldı. Operasyonda 24 saat sonra yani 18 Aralık'ta, aralarında operasyonu gerçekleştirenlerin de bulunduğu beş şube müdürü görevden alındı.
ÇAPKIN DA GÖREVİNE VEDA ETTİ
19 Aralık'ta İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın merkez valiliğine atandı. 20 Aralık'ta Emniyet'teki görevden almalar yayıldı.
6 Ocak'ta Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde gece yarısı büyük çapta görev değişikliği yapıldı. 350 polisin yeri değiştirildi. 8 Ocak'ta bir Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ile 15 ilin Emniyet müdürleri görevden alındı.
24 ile de yeni Emniyet müdürü atandı. 22 Ocak'ta Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde 470 amir, müdür yardımcısı ve memurun görev yeri değiştirildi.
6 BİN İSİM GÖREVİNDEN ALINDI
Bu tarihten sonra da görev değişiklikleri devam etti. 17 Aralık'tan sonra yaklaşık 6 bin Emniyet mensubunun yerinin değiştirildiği tahmin ediliyor.
SAVCILARDA SÜRÜLDÜ!
17 Aralık soruşturması, 29 Ocak 2014'te Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'in elinden alındı. Celal Kara, İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesi'ne duruşma savcısı olarak atandı. Kara daha sonra Afyonkarahisar Cumhuriyet Savcılığı'na atandı.
Mehmet Yüzgeç, İstanbul 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ne duruşma savcısı oldu. Yüzgeç, Haziran ayında ise Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcısı olarak atandı.
ZEKERİYA ÖZ EFSANE BİTTİ!
Ergenekon ve Balyoz gibi 'kumpas' davalarının savcısı Ocak 2014'te Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği görevine atanan Zekeriya Öz 11 Şubat'taki, 166 hakim ve savcının görev yerini değiştiren HSYK kararnamesi ile Bolu'ya savcı olarak atandı.
25 Aralık soruşturması dosyası ise, 26 Aralık'ta Savcı Muammer Akkaş'tan alındı.
ADLİYE ÖNÜNDE OLAY AÇIKLAMA
Adliye önünde yazılı basın açıklaması dağıtan Akkaş, "Soruşturma yapmam engellenmiştir" dedi. Başsavcı Turan Çolakkadı, bir basın toplantısı ile Savcı Akkaş'ı soruşturmanın gizliliğini ihlâl etmekle suçladı.
Çolakkadı'nın ardından HSYK (Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu), oy çokluğu ile bir bildiri yayımladı ve soruşturmayı bir üst birime bildirmeyi mecbur kılan yeni Adli Kolluk Yönetmeliği'nin, davaların önünü tıkayacağını ve Anayasa'ya aykırı olduğunu savundu.
16 Ocak'ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı dahil, 19 savcı ve bir hâkimin yeri değişti. Muammer Akkaş ise Tekirdağ'a atandı.
Kasım ayında HSYK Başmüfettişi Ömer Kara, 17 Aralık operasyonuyla ilgili hazırladığı soruşturma raporunda, Zekeriya Öz, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'in meslekten ihracını talep etti.
17 Aralık 2013'ten bu yana yapılan hakim ve savcı atamalarının ciddi bir bölümünün soruşturmalarla ilgili olduğu düşünülüyor.
HSYK'da köklü değişiklikler?
Hükümet, kamuoyunda yoğun tartışmalara neden olan bir sürecin ardından HSYK'nın yapısında değişiklik öngören bir yasa çıkarttı. Düzenlemeyle HSYK bünyesinde Adalet Bakanı'na hâkim, savcı ve adalet müfettişlerinin atanması ile disiplin soruşturmaları gibi birçok konuda geniş yetkiler verildi. Yeni yasa hem ülke içindeki muhalefet hem de Avrupa Birliği tarafından eleştirildi.
17 ARALIK'A TAKİPSİZLİK!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yaklaşık 11 ay süren incelemenin ardından, 17 Ekim 2014'te dosyayla ilgili takipsizlik kararı verdi.
Son olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi savcılarından Ekrem Aydıner tarafından yürütülen soruşturmanın kararında 'soruşturma kapsamında usulüne uygun delil toplanmadığı, suçun unsurlarının oluşmadığı ve herhangi bir örgüte rastlanmadığı' belirtildi.
GERİYE AYAKKABI KUTUSU KALDI!
Eski Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın eyleminin ise 'Yardım Toplama Kanunu'na muhalefet' niteliğinde değerlendirilmesinden dolayı dosyasının ayrılmasına ve hakkında işlem yapılması için İstanbul Valiliği'ne gönderilmesine karar verildi. Aslan hakkındaki diğer tüm suçlamalarda takipsizlik kararı verildi.
2 Eylül 2014'te, 25 Aralık soruşturmasıyla ilgili takipsizlik kararı verildi. Bilal Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 96 şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığı belirtildi.
RESMEN SIFIRLANDI!
17 Aralık soruşturmasına yönelik takipsizlik kararına yapılan itiraz iki gün önce yani 15 Aralık 2014'te reddedildi. Böyleyikle Cumhuriyet tarihinin en büyük 'operasyonu' bir yılı doldurmasına 48 saat kala resmen sona erdirildi.
TBMM'DE AĞIR AKSAK SÜREN SORUŞTURMA
Dört eski bakan (Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Erdoğan Bayraktar ve Egemen Bağış) hakkında hazırlanan fezlekeler önce Adalet Bakanlığı'na gönderildi. Adalet Bakanlığı'ndan, "Meclis'e gönderilmesi gerektiği" gerekçesiyle geri gönderilen fezlekeler daha sonra TBMM'ye geldi.
KASIMDA YAYIN YASAĞI
Sert tartışmalarla geçen 17-25 Aralık'ın TBMM ayağına Kasım ayında yayın yasağı geldi.