Zekeriya  ALBAYRAK - ANKARA

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gazetemizin "Tayyip darbeci dediği Evren'in hayranı çıktı!" manşetini gösterdi.

Vural, tablet bilgisayarından da önce Kenan Evren'in üniformalı fotoğrafını, ardından da Recep Tayyip Erdoğan'ın general şapkası montajlanmış fotoğrafını göstererek "Ne farkları var? İkisi de darbeci..." dedi.

İşte Oktay Vural'ın konuşmasından satır başları:

-Türkiye’de ekonomi rayından çıktı, her kafadan bir ses gelmekte, hükümet merkez bankasının yanında olanlar karşısında olanlar diye ikiye ayrışmış durumdadır. Cumhurbaşkanı, Merkez bankasına karşı savaş açıyor, dolar tarihi rekorlar kırıyor, ekonominin başındaki bakan babacan “Bunlar siyasi polemik haline gelirse ülke komple zarar görüyor.” diyor.

-Peki bu polemiği kim yapıyor? Ülkeye zararı kim veriyor? Doların tansiyonunu kim yükseltiyor? Babacan keşke ülkeye zarar veren polemiklerin sahibinin adını da söylese.
Gerçekten Babacan haklı, Erdoğan ülkeyi azıcık terketti doların tansiyonu düştü. Peki bu tartışmalar yaşanırken, vatandaşın cebinden 80 milyar uçmuşken başbakan Davutoğlu nerede? Yok…

-Yine aynı şekilde; PKK doğu ve Güneydou’da paralel devleti kurmuş, yollar kesilmekte, mahkemeler kurulmakta, vergiler alınmakta, HDP “eğer yüzde on barajını aşamazsak devlet düşünsün” diye tehdit etmektedir. Peki bütün bu hayati önemde gelişmeler olurken iktidarın başındakiler ne yapmaktadır? Başbakan ve Cumhurbaşkanının ülkenin sorunları dağ gibi yığılmışken tartıştıkları şey nedir?

1-Başkanlık dayatması,
2- Merkez Bankasına baskı ve İstihbarat başkanının milletvekili aday adaylığı.
Bu nasıl bir iktidardır, bu nasıl bir yönetimdir anlayanınız var mı?
Halka artık verecek bir şeyleri olmayan, halkın gözünde itibarını sıfırlayan, milletten umudunu kesen AKP iktidarı bürokratik oligarşiden, maharebat başkanı Hakan Fidan’ın adaylığından dahi medet umar hale gelmiştir. Tablo budur.
Öyle ki, Mit müsteşarının istifasıyla AKP ve havuz medyası sayılarla fal bile bakmaya başladılar. Şu haberlere bakar mısınız? Fidan 7 Şubat’ta ifadeye çağrıldı, 7 şubatta adaylığını açıkladı ve seçimler de 7 Haziran’da diyerek bundan keramet çıkaran bunu manşetlerine taşıyan gazeteler var.
7 sayısı onlar için ne anlam ifade ediyor bilmiyorum ancak bildiğim bir şey var ki, Erdoğan başkanlık sistemini isteyerek 7. Cumhurbaşkanı Evren gibi olmayı amaçlamaktadır.
Erdoğan başkanlığı savunmak için verdiği örneklerle tıpkı 80 darbesinin 7. Netekimsel Cumhurbaşkanı Evren’in yolundan gitmektedir.
Hatırlarsanız, Davutoğlu geçen gün başkanlık sistemini savunurken grup toplantısında “ Parlamentonun kapısına kilit vurulurken 12 Eylül’de MHP neredeydi” diye sormuştu. Ben de kendisine gereken cevabı vermiş Ve şu soruyu sormuştu: “Bizler Mamak zindanlarında darbecilere karşı mücadele veriyorduk, Davutoğlu ve zihniyeti acaba neredeydi” diye?
Bakın bu resim Onların nerede olduklarını ve şimdide kim gibi olmak istediklerini açıkça göstermektedir.

MAKUL ŞÜPHELİ ÖLÜM

Bakın arkadaşlar Erdoğan’ın ve Davutoğlu’nun iç güvenlik yasası ya çıkacak ya çıkacak demesinin ilk meyvelerini dün gördük. Önceki gün, Makul şüpheli olarak görülen bir kameraman yolda keyfi bir şekilde durdurulmuş, “Yapmayın ben tansiyon hastasıyım, kelepçelemeyin” diyen kameramanın uyarısını polis memurunun dinlememesi nedeniyle bu kişi kalp krizi geçirerek ölmüştür. İç güvenlik yasası daha çıkmadan ismi bile can almaya yetmiştir. Yine Gaziantep’te , Polis barışçıl bir şekilde valiliği protesto eden esnafa durduk yerde biber gazı sıkmıştır. Hatta polis memuru sıkmak istemediği halde amiri “Sık la sık” diye zorla vatandaşın üzerine gaz sıktırmıştır. Esnafa acımasızca gaz sıkılma emrini veren bu amir sizce bu cesareti nereden almaktadır?
Tabii ki ceberrutlaşmak adına çıkarılan ve çıkarılmakta olan AKP’nin diktatörlük yasalarından almaktadır. Makul şüphe yasası bunun içindir, iç güvenlik yasası bunun içindir. Milleti korkutmak , sindirmek, iktidara yönelik en küçük eleştiriyi biber gazıyla, jopla, bastırmak için çıkarılmaktadır. İşte Erdoğan’ın istediği başkanlık sistemindeki murat da budur.