Amerika Başkanı Trump’ın foyaları bir bir ortaya çıkıyor.
Amerikalı gazeteci Michael Wolff’un yazdığı kitapta, Amerika’yı yöneten adamın içyüzü anlatılıyor!
Gazetelerde “Trump’ı kızdıran kitap 20 dakikada tükendi” diye haberler çıktı fakat kitabın içeriği hakkında fazla bilgi yoktu.
Yalnız Beyaz Saray’ı karıştıran kitapta Trump için:
“Bugüne kadar yeryüzünden gelmiş geçmiş siyasetçiler arasında en az inanılır, en az güvenilir kişi” deniliyor.
Yazar Michael Wolff “Fire and Fury” (Ateş ve Öfke) adını verdiği kitabı yazmak için Trump’a yakın kişilerin itiraflarını ele geçirdiğini söylüyor.

* * *

- Trump akşamları saat 18’de elinde peynirli hamburger ile yatağına giriyor.
- Gece boyunca 8 kola içiyor.
- Yatak odasında dev ekranlı 3 televizyon var. Aynı anda 3 kanalı birden izliyor.
- Yatakta yatarken, Bakanları ile telefon konuşmaları yaparak siyasi kararlar alabiliyor.
- Trump, genç karısı Melaina ile ayrı odalarda yatıyor.

* * *

“Ateş ve Öfke” adlı kitapta “Telefonda Seks Tuzağı” adlı yüz kızartıcı bir bölüm var. Bu bölümde Amerika’yı yerinden oynatacak kadar ağır suçlamalar bulunuyor.
İddiaya göre Trump yakın arkadaşlarının cazibeli karılarına göz koyuyor ve onları yatağa götürecek kadar ileri gidiyor. Tuzak şöyle kuruluyor:
- Trump, sekreterine adı geçen arkadaşını ofise çağırmasını söylüyor. Arkadaşı ofise geldiği zaman ona seks hayatına ilişkin sorular soruyor:
- “Karınla seks yapmaktan hoşlanıyor musun?”
- “Haftada kaç kere seks yapıyorsun?”
- “Hayatta eşinden başka kadınlarla yatmak da güzel ve ilginç, değil mi?”
Trump bu sohbetlerden sonra diyor ki:
“Bugün saat üçte Los Angeles’ten güzel kızlar geliyor. İstersen birlikte üst kata çıkar ve felekten bir gün çalarız, ha ne dersin?”
Bu diyologlar bir tuzak!
Çünkü bütün konuşmalar gizli olarak arkadaşının karısına dinletiliyor.
Yazar Michael Wolff bu olayları hiç çekinmeden en ince ayrıntısına kadar anlatıyor.
Yalnız Amerika değil, dünya siyasetinde şimdiye kadar böyle kepazelik görülmedi.
Tabii bu iş mahkemede bitecek.
Beyaz Saray Sekreteri Sarah Sanders ve Trump’ın avukatları, kitabın yazarı hakkında hukuki işlemler başlatacaklarını açıkladılar.Yazar Michael Wolff, yazdıklarının virgülüne kadar doğru olduğunu iddia ediyor.

Din ve kul hakkı yemek!


“Kanal A” diye bir televizyon kanalı vardı.
Ankara merkezli bu kanal, dinci yayınları ile tanınıyor ve iktidarın dümen suyunda gidiyordu.
“Kanal A” ansızın kepenkleri indirdi ve yayınlarına son verdi.
İktidar yandaşlığı yapan bir kanal nasıl finansman sorunu yaşar? Ayrıca kanalın patronu aynı zamanda büyük bir beyaz eşya üreticisi firmanın sahibi.
İddia şu: Kanal A’nın patronu bir yandan iktidara yakın dururken, diğer yandan Erdoğan’ın arasına mesafe koyduğu Davutoğlu ve Melih Gökçek gibi siyasilere fazla yaklaşmış. Böyle olunca iktidar Kanal A’yı kapının önüne koymuş!
Hadi, diyelim ki bu onların arasındaki bir sorun... Fakat bu kanalda gazeteci ve teknisyen olarak ekmek parası için çalışan 50’yi aşkın personel ne olacak?
Alper Tan, Tamer Korkmaz, Talat Atilla, Fatin Dağıstanlı, Celal Kazdağlı, Fahrettin Damga gibi onlarca gazeteci ve yönetmene tek kuruş ödenmedi.
Oysa kanalın “Erenköy Cemaati”ne bağlı olduğu ifade edilen patronu Mustafa Kaya “Hepinizle helalleşeceğiz” diye söz vermişti. Bunların din anlayışı “kul hakkı yemek” midir?

TEBESSÜM

Karar vermek en zor iş!


Adam işsiz güçsüz dolaşırken biri yanına gelmiş:
“Sen işsizsin galiba?”
“Hem de nasıl?”
“Gel seni bizim çiftliğe götüreyim. Yemek içmek benden, cebine de ayda şu kadar para.”
“Ne iş yapacağım?”
“Bizim ambarda yığılı elmalar var. Onları küçük, orta, büyük diye üç boya ayıracaksın.”
Adam çiftliğin ambarına gitmiş, elmaları eline almış ama bir türlü karar verememiş. Hangisi büyük, hangisi orta, hangisi küçük? Onu koymuş olmamış, bunu koymuş olmamış!
Dönmüş gelmiş:
“Valla beyim, bana iyilik ettin ama ben bu işi beceremeyeceğim. Meğerse karar vermek ne kadar zor işmiş! İşsizlikten de betermiş!”

GÜNÜN SÖZÜ


Gerçek durmadan yol alır ve yürüyen gerçeği kimse durduramaz!

11rahmibey_aynen